Kasım 2012

Manayı kavratan

Her yerde hazır ve nazır olan

 
Yeryüzünün efendisi olan ben şeklinde kombine bir anlam verilebilir.

 
Enerji Toplama Hazırlığı


1.    Parlament maviMor ışığın yakılarak oturum düzenine geçiş (24 Sn)
2.    Negatif nefes ile meditasyon (84 Sn)
3.    Oturma (Ayakta veya yatar) durumunda iken ellerin solar pleksüs altında kilitlenmesi
4.    Rahat ve gevşemiş bir duruma geldikten sonra, sessiz ve sakince iradeyi zorlamadan ama yavaş yavaş ritmik nefes ile kısa bir süre zihnin sakinleştirilmesi.

 
Enerji Kürelerinin Oluşturulması


1.    Kısa bir süre ile nefesi içe çekerken koronel bölgenin üstünde KETHER’de AKASHA’ya tekabül eden ortasından kıvılcımlar saçarak parlaklaşan, baştan biraz büyük ve ortasında EHEIEH kelimesi görünen beyaz parlak bir kürenin hayal edilmesi ve nefes verilirken kelimenin dolgun ve güzel bir sesle seslendiril mesi, (60 Sn)

 
2.    Nefesi içe çekerken birinci kürenin ortasından çıkan ışın şaftının, iskeletten aşağı akarak gırtlağa ulaştığında, DAATH’da HAVA elemanına tekabül eden ortasından kıvılcımlar saçarak parlayan kaşa kadar büyüyen ve ortasında YEHOVAH ELOHIM kelimesi görünen beyaz bir küreye dönüştüğünün hayal edilmesi (30 Sn)

 
3.    Solar Pleksüs  Göbekte TIPHARETH’de  ATEŞ YEHOVAH ELOAH VE DAATH (30 Sn)
Kasıklar  Cinsel organda  YESOD ‘da  SU ŞHADDAl EL CHAI (30 Sn)
İki ayak  Taban ortasındaMALKUTH’da  TOPRAK ADONAİ HA ARETZ (30 Sn)
kelimeleri ile beyaz parlak kürelerin oluşturulması


4.    Toplam ışın şaftının ve kürelerin birkaç dakika hayal edilmesi (30 Sn)

 
5.    Çalışmalara alıştıktan sonra beyaz kürelerin üstten sırasıyla Beyaz Açık leylak Altın sanMenekşe morYeşilimsi siyah olarak hayal edilmesi, göğün beyaz yerin siyah güneş merkezinin san olduğunun düşünülmesi.

Enerjinin Duygu Küresine Dağıtılması

Enerjinin Duygu Küresine Dağıtılması

 
1.    Bir süre evrenden yansıyan spritüel enerjilerin saat yönünde anafor şeklinde korkunç bir hızla dönerek yukarılardan aşağı doğru AKASHA küresine emildiğine konsantre olunması (30 Sn)

 
2.    Nefes verirken soldan aşağı inerek topuklardan dönen ve nefesi içe çekerken sağdan yukarı çıkarak devreyi tamamlayan beyaz parlak geniş bir ışın bandının altı kere bedeni sargıladığının hayal edilmesi (30 Sn)

 
3.    Aynı şekilde nefes verirken önden aşağı, nefes alırken de arkadan yukarı doğru geniş bir ışm bandımn altı kere bedeni sargılamadığım hayal edilmesi (30 Sn)

 
4.    Bir süre bütün enerjilerin toplandığı TOPRAK küresine konsantre olunması (30 Sn)

 
5.    Nefes alırken AKASHA küresinin çekimi ile bu enerjilerin yukarı doğru ışın şaftı şeklinde emildiğinin ve nefes verirken de muhteşem bir fıskiye şeklinde kaynaktan vahşice fışkırıp yumurta biçimindeki auraya yayılıp aurayı yıkadığının, sonra da bu enerji serpintilerinin yine toprak merkezinde toplamp tekrar fışkırdığının hayal edilmesi ve bu fışkırmanın altı kere tekrarlanması (60 Sn)

 
6.    Sakince bedeni sararak her bir hücreyi yıkayan, canlılık ve şifa enerjisi veren beyaz ışıktan auramn çok canlı bir şekilde hayal edilmesi (30 sn.)

OKÜLT RİTÜEL ÖRNEK UYGULAMASI Ritüel Açılışı

OKÜLT RİTÜEL ÖRNEK UYGULAMASI Ritüel Açılışı (120 Sn)

 
Toprak Mabede giriş (87 Sn)

 
1.    Yürüyerek mabede girilmesi    (14 Sn)
2.    Ayakta açış müziğinin başlatılması (10 Sn)
3.    Normal ışıkların söndürülmesi    (10 Sn)
4.    Mum ve tütsülerin yakılması    (53 Sn)
•    Tanrının ışığını simgeleyen mabed mumunun yakılması
•    Önce ateş sonra su sütunlarını simgeleyen altar mumlarının yakılması
•Tütsünün yakılması Astral mabede giriş (33 Sn)
1.    Müziğe ve altarın ortasında Tipharet’e konsantre olarak ayakta kısa bir süre bekleme (33 Sn)
•    Sisler arasından astral mabedin yükselişi
•    Astral mabede giriş ve mabedin içten seyri
Ritüel Kapanışı (60 Saniye)
Mavimor ışığın kapatılması (5 Saniye)
Astral mabedden çıkışMabedin sisler arasında uzaklaşıp kayboluşu (20 Saniye)
Toprak Mabedden Çıkış (35 Saniye)
1.    Mum ve tütsülerin kesinlikle üfleyerek değil, mum söndürücü ile söndürülmesi
•    Tütsünün söndürülmesi
•    Önce su sonra ateş sütunlarını simgeleyen altar mumlarının söndürülmesi
•    Mabed mumunun söndürülmesi
2.    Normal ışıkların yakılması
3.    Müziğin kapatılması
4.    Mabedden yürüyerek çıkılması

 
Okült Ritüel Formu


•    Açılışı (Azami 120 Sn veya 2 Dk)
•    Kısa Korunma Çemberi (126 Sn veya yaklaşık 2Dk)
•    Enerji Toplama Orta Kolon Egzersizi ( 528 Sn veya Azami 9. 00 Dk)
•    Tarot Bakma İşlemleri (Yaklaşık 3060 Dk)
•    Kısa Korunma Çemberi (Açıştakinin aynen tekrarlanması) (126 Sn veya 2 Dk)
•    Kapanışı (Yaklaşık 60 Sn veya 1 Dk)
olmak üzere toplam 16 dakikalık ritüel uygulaması olabilir. Ortalama bir veya iki soruluk bir tarot bakma işlemi (45 Dk) ile toplam süre 1 saat civarında gerçekleşmelidir. Ritüel işlemlerinin süreleri belli bir melodiyle senkronize olarak belirlenmiş olup uygulamada sapmalar gösterebilir.

Tarot Falı Nasıl Bakılır ?

Soruların Gücü


Fal bakma Soruların gücü yüklendikleri duygu ile ölçülebilir. Fizik ve fizik ötesi alanlardan yaşamla ilgili içgüdümlerden türeyen duygular ne kadar güçlü ise taroloğa danışma isteği niyeti ve merakı o kadar artacaktır. Örneğin üreme içgüdümünden türeyen evlilikle veya açlık içgüdümünden türeyen para kazanma ile ilgili ciddi bir sorun taroloğa giderek soru sorma konusunda güçlü bir istek niyet ve merak uyandırabilir. İşte bu bütün sistemi harekete geçiren bir enerji gibidir. Bu olmadan kehanet sonuçları yetersiz kalacaktır.

 

 
Tarot’a sorulacak sorunun kalitesi, alınacak cevabın kalitesini de belirler. Tarot sadece merak nedeni ile gelişigüzel sorulan sorulara cevap vermez. Sorular bilinçaltım çok meşgul eden sorular olmalıdır. Bilinçaltında ki bir soru ne kadar ıstırap veya endişe verici ise o kadar enerji yüklüdür. Bu enerji birikimleri geleceğin hayat ağacını oluşturacak tohumlardır.

 

 
Damşamn sevgi ve korkusu ile yüklü güçlü isteğinden oluşan niyetinin dikkatle taroloğa yönlendirilmesi sonucu, yaratılan şarjı yüksek mekanda yayılan kartlara göre, yorum yapan tarolog, şarj ile cezbedilen sezgisel bilgileri de kullanabilir durumdadır. Duygusal şarj majikal bir ortam yaratılarak da arttırılabilir ve bu anlamlı rastlantı mekanı güçlendirilebilir.

Soruların Kapsamı

Taroloğa pek çok soru sorulabilir. Bunlar
• Danışanın kendisi
• Danışanın bir yakını
• Danışanla bağlantısı olmayan birisi
• Danışanla bağlantısı olmayan politik felsefi bilimsel toplum
ile ilgili bir soru şeklinde dört ana grupta toplanabilir.

Soru genelde danışanın kendisi ile ilgilidir. Sorunun duygusal dozajı yüksek olmalıdır. Damşan güçlü bir sorunla karşı karşıyadır. Zihninde damşana endişe ıstırap veren bir konu vardır. Danışan duygu dozajı yüksek olan bu acil soruyu gündeme getirmelidir. Sadece merak için sorulan bir soru olmamalıdır. Dolu dolu yaşanmakta olan hal ile ilgili bir soru olmalıdır.

 

 
Sorun yaşanmakta olduğu için kısa sürede çözüme ulaşacaktır. Bu nedenle kısa süreli denilebilir. “îş hayatında başarılı olacak mıyım?” sorusu doğum am horoskopu, “Bu işte başarılı olacakmıyım?” sorusu tarot ile cevaplandırılabilir. Soru genel olmayıp belli bir konu ile ilgilidir. Tarot evet veya hayırı, ne gibi şartlarda olacağım, yakın geçmişteki neyin geleceği etkileyeceğini ve benzeri soruları cevaplayabilir.

 

 
Damşan bir yakım hakkında da taroloğa soru sorabilir. Bu kişi yakın bir akrabası veya yakın ilişkiler halinde bulunduğu komşusu, hizmetçisi veya amiri gibi kişiler olabilir. Ancak bu kişi ile arasında duygusal bir bağ olmalıdır. Bu bağ ne kadar güçlü ise tarottan o kadar iyi sonuç alınabilir. Buna göre danışanın kendisi veya bir yakını ile ilgili sorularda duygusal şarj yüksek olup tarot ile doğru cevaplar alınabileceğinden tarolog bu tip sorulara cevap verebilir. Ancak bunun için önce hakkında soru sorulacak kişi ile temas için zaman uygun mu diye tarot açılmalıdır. Eğer kartlar bu kişi için bilgi vermeye hazır ise damşan zihnini o kişiye konsantre ederek aklına gelen soruyu Tarota yöneltebilir.

 

 
Damşan kendisi veya bir yakım ile ilgili olmayan bir kişi veya politik, felsefi ve bilimsel nitelikli toplumu ilgilendiren bir soru da sormaya kalkabilir. Örneğin bir gazetecinin kimliği belirsiz kaybolmuş bir çocuk hakkında sorması, veya bir arkadaşın “Türkiye’nin nükleer enerji üretimine girmesi iyi mi?”, X futbol takımı İstanbul’daki karşılaşmayı kazanacak mı, “Reenkarnas yon var mı?” veya “Kansere beş yıl içinde ilaç bulunacak mı?” diye sorması gibi.

 

 

Bu tip sorulara tarot ile cevap alımp alınamayacağı tartışmalı olup şöyle bir kural getirilebilir. Eğer taroloğa danışırken ciddi bir araştırma ve büyük bir merakın yarattığı heyecan hali var ve güçlü bir istek ve niyet yaratılmış ise gerekli şarj sağlanmış olabileceğinden, sorunun cevabi astraldan cezbe dilebilir. Bu tip sorulara cevap almadaki başarı oranı iyi araştırılmalıdır.
Bu esaslar dahilinde tarolog bu tip sorulara cevap verip vermeme kararını durumu değerlendirerek vermelidir.
Soru Tipleri ne ve Nasıl

Tarot danışmalarında genelde ne ve nasıl sorularma cevap aramr. Karar soruları olabilir. İnsan gündelik hayatında her an karar durumları ile karşılaşmaktadır. Taroloğa danışalacak karar konusu önemli olmalıdır. Örneğin İşimden ayrılayım mı? Borsa ya girip, A şirketi hisselerinden alayım mı? X işine yatınm yapmalı mıyım, Nişanlım la evleneyim mi? Ayşe ile evleneyim mi? gibi sorular hayatın akışım ve gideceği yönü belirlediklerinden önemli sorulardır.

 

 
Ne ve nasıl ile ilgili sorularm bir kısmı da geçmiş şimdiki zaman ve gelecekle ilgili sorular olabilir. Yaptığım yatırım kar edecek mi? Evliliğim devam edecek mi? Bunlar da karar soruları gibi ne olduğuna veya olacağına dair sorulardır.

 

 
Sorular en çok


• Eğitim ve başarı ile ilgili olarak meslek seçimi eğitim işe girme iş için imtihanla seçilme politikacılığa seçilme işte başarı ve yükselme
• Evlililik ve bebek ile ilgili olarak duygusal ilişkiler uyum nişan evlenebilme bebek doğumu evlilik sorunları
• Para ve yatırım ile ilgili olarak şirket kurma % İş anlaşmaları Ortaklıklar Para kazanma şansları mülk alımı borsaya para yatırma şirket durumları
• Kayıp ve hırsızlık ile ilgili olarak kaybolan eşyalar, hayvanlar ve kişiler çalınan hayvanlar, değerli eşyalar
• Sağlık ve ölüm
konularında olabilir.

 

 
Soru Tipleri Ne Zaman, Nerede ve Kim


Tarot ile ne zaman evleneceğim, ne zaman bebeğim olacak, ne zaman işe gireceğim, ne zaman terfi edeceğim, ne zaman bir ev satın alabileceğim gibi zaman sorularına cevaplar araştırılabilir. Bu konuda zamanlamalı yayma yöntemleri kullanılabilir Veya bu konuda tahmin modelleri geliştirilebilir. Kelt Haçı yönteminde soru içinde tarih belirlemek gerekir. Örneğin soru aralık 2003 e kadar evlenebilecekmiyim şeklinde formüle edilebilir.

 

 

Böyle bir sorudan sonra danışan bu tarihe kadar bir daha tarot’a aynı soruyu sormamalıdır. Aym konuda tekrarlanan tarot danışmaları ciddiyetsiz ve inançsız bir tutuma işaret ettiğinden kehanetin başarı oram azalacaktır.
Tarot ile nerede gibi bir sorunun cevabı da araştırılabilir. . Örneğin bir malm veya bir yakının kaybolması veya çalınması ile ilgili sorular olabilir.

Danışan Tarolog Bağlantısı

Danışan Tarolog Bağlantısı


Tarot‘ta danışanın tarologla manyetik bir bağlantısı olmalıdır. Bu bağlantı kendiliğinden çok çeşitli şekillerde gelişebildiği gibi belli bir metot dahilinde de geliştirilebilir.
Sempatizasyon bağlantıyı sağlayan önemli bir yöntemdir. Danışan taroloğu bir biçimde bir yerden öğrenerek ona ilgi duymaya başlar. Radyo, TV, gazete, dergi gibi medyatik araçlar zamanımızda bu konuda önemli rol oynarlar. Sempatizasyon bir araya geldiklerinde karşılıklı konuşmalar ile artar. Sevilen ortak konulara yönelme sempatizasyonu arttırır. Danışanın devamlı olarak aynı taroloğa gitmesi ile sempatizasyon gittikçe güçlenir.

 

 
Manyetik bağlantı fiziksel temaslarla da güçlenir. Taroloğun çalışma yerinde buluşma el sıkışma bu teması sağlar. Fiziksel planda bir araya gelememe hallerinde danışan kendisine ait sevdiği veya çok kullandığı bir eşyasını, bir kaç saç telini vs taroloğa gönderebilir.
Yapılan tarot çalışmaları ile danışanın taroloğa olan güveni, inancı artıyor ise manyetik bağlantı da kuvvetleniyor demektir. Danışanın taroloğa inancı varsa manyetik bir bağlantı da vardır. İnanç bağlantıyı güçlendiren çok önemli bir husustur.

 

 
Tarolog ile yapılan fikir toplantılarında, konuşan taroloğu dinleyenlerin dikkatleri taroloğa odaklaştıkça, aralarında man
yetik bağ güçlenir. Üzerinde enerji yoğunlaşması artan taroloğun astraldan sezgiler şeklinde bilgiler çekmesi, artar ve daha çok coşarak konuşmaya devam edebilir. Bu fincanla ruh çağırma seanslarmda, çalışmaya katılanlarm dikkatleri ne kadar çok merak ve heyecanla fincan üzerinde yoğunlaşırsa, fincan ile astraldan o kadar çok bilgi çekilebilmelerine benzer.

 

 
Ruhsal derinliği arttırmak için ilave teknikler de kullanılabilir. Karşılıklı konuşmaların mana alemine kaydırılması, bu sırada kişilerin hoşlanacağı mistik melodilerin çalınması ile duygusal derinlik arttırılarak saygı, inanç ve huşu duyguları uyandırıla bilir. Bu derinlikte manyetik bağ güçlenmekte sezgi potansiyeli artmaktadır.

Tarolog ve Sezgiler

Tarolog ve Sezgiler


Tarota danışacak kişi kehanetin başarısı için konusunda gelişmiş bir tarolog bulmalıdır. Bu gelişme ile taroloğun sezgisel potansiyeli artmıştır. Taroloğun gelişimi verdiği iç ve dış görüntüler ile ölçülebilir. Taroloğun tecrübesi ve ruhsal gelişimi ne kadar fazla, horoskopu ve dış görüntüsü tarolog formatına ne kadar uygunsa, kehanet o kadar başarılı olabilir.

 

 
Taroloğun tecrübesi nekadar fazla ise, astral formatlarla enerji seviyesinde bağlantısı o kadar fazla olacağından astral kayıtlara ulaşabilme yeteneği veya sezgisi artacaktır. Tarotu sadece kartları yayıp yorumlama gibi anlamak çok hatalı olur. Bu şekilde belli bir başarı elde etmek zordur. Tarot sadece enformasyon işlemenin ötesinde sezgisel denilebilecek yönü de ağır basan bir uygulamadır.
Taroloğun ruhsal gelişimi ne kadar fazla, manevi açıdan ne kadar güçlü ise egonun erimesi ile sezgi gücü o kadar artacaktır. İçimizdeki benler, egolar nekadar az ise, hapsettikleri enerji de o kadar az olacağmdan aura daha saf radyant hale gelir. Algılama ve serbest kalan enerjiyi konsantre edebilme gücü artar.

 

 
Taroloğun dış görüntüsü ne kadar çok aşağıda anlatıldığı gibi tarolog tiplemesine veya imajma uyuyor ise o kadar iyidir. Tarolog formatı ile taroloğun ve danışanın bilinçaltı seviyelerinde etkinlik artmasıyla, enerji konsantrasyonu ve bilgi cezbedilmesi hızlanacağından sezgiler konusunda daha çok başarı elde edilebilir.

 

 
Danışanın dışarıdan izleyebileceği sezgiyle ilgili bu kalitelerin yanında taroloğun görünmeyen ruhsal yapısı da önemlidir. Doğası itibariyle sezgileri güçlü bir tarolog bu konuda daha başarılı olacaktır. Bu nedenle doğum horoskoplarmda sezgileri arttıran unsurlar araştırılabilir. Bunların en tipiği NeptünGüneş kavuşumudur.

 

 

Bu açıya büyük astrologlarm haritalarmda rast lanılmaktadır. Neptün kollektif bilinç alam ile teması arttırarak, güneşle simgelenen farkındalık halinin ve isteklerin astral kayıtlar doğrultusunda oluşmasını sağlar. Su grubu burçlar, bunlara denk gelen evler, bilinçüstü ve bilinç altını gösteren planetlerin bu alanlarla ilişkileri vs. sezgisel potansiyele ışık tutan unsurlardır. Bunu bir astrolog anlayabilir.

Fal Bakma ve Astral Çağrışımlar

Astral Çağrışımlar


Fal bakma ve Gizli bilimlerde bilinçüstü, bilinçaltı ve kollektif bilinç genelde kabul gören kavramlardır. Bilinçüstünün bilinçaltına ulaşması çeşitli yöntemlerle geliştirilebilir. Bir objeyle ilgili görüntü koku ses gibi fiziksel olarak algılanan bilgiler bilinçaltına düşünce formları olarak kayıt olurlar. Bu forma da bir kod veya bir isim verilir. Bu düşünce formları çağrışım yöntemi ile bilinçaltmdan bilinçüstüne cezbedilebilir. Bu şekilde hafıza geliştirme yöntemleri icad edilmiştir. Kişinin yarattığı kendine ait düşünce formları olduğu gibi evrensel zihnin de kendine ait düşünce formları vardır. Bunlar da kollektif zihin alamndan çağrışım yöntemi ile bilinçaltı alanına cezbedilebilirler.

 

 
Benzerler birbirini cezbettiğinden astralda benzer kalitedeki formlar birleşme ve düşünce salkımı oluşturma eğilimindedirler. Tarot ile ilgili yaşanan bilgiler bilinç altı alanına girdikçe, astralda daha önceden güçlü olarak yaratılmış olan evrensel formlarla kolayca birleşerek güçlenir Örneğin güneşin neleri sembolize ettiği bilinç altına girdiğinde, daha önce astralda oluşturulmuş olan evrensel güneş formları ile birleşerek güçlenir. Form taro log tarafından nekadar çok yaşanmış ise o kadar çok enerji yüklü olup, evrensel formları cezbetme becerisi de o kadar yüksek olur. Böylece taroloğun bilinçaltında astraldaki güçlü merkezi antenle irtibat kuran bir anten oluşur.

 

 
Astrolojide Plüton yeni bulunan bir planettir. Güneş sisteminin ucunda olan bu küçük planetin astrolojik etkisi çok büyüktür. İhsan hayatında ölüm kadar etkileyici değişimler yaratmaktadır. Bu nasıl olmaktadır. Fiziksel seviyede çok küçük olmasma rağmen astral etkisi çok güçlüdür. İnsanlar binlerce yıldır yeraltı tanrısını ölüm, kötülük, dehşet gibi kavramlarla özdeşleştirmişlerdi. Mitolojik pluton kodunun, bulunan yeni planete verilmesi ile bu düşünce formları da planetin astraldaki enerji şarjlı izine doğru kanalize edilmiş olabilir. Pluton kodu ile astralda yeni bir kanal açılmış olabilir.

 

 

 

Tarot ve Benzerlerin Çağrışımı

“Tarot Üzerine Teoriler ” isimli bu kısımda, bu noktaya kadar anlatılan düşünceler gözlemlerime dayalı olup tutarlı ve geçerli bilgilerdir. Burada anlatacaklarım ise sadece düşüncelerimi yansıtmakta olup araştırılması ümidi ile yazılmıştır.
Astraldaki bir tarot formatı veya merkezi anten daima benzer bilgileri cezbetme eğilimindedir. Nitekim danışan ile ilgili bilgileri de kendine benzediği için toplamış olabilir. Taroloğun bilinçaltı da hem merkezi antenle hem de danışanla bağlantısı olduğu için danışanla ilgili bu bilgi alamna girerek, bilgileri algılayabilir. Böylece çağrışımlarla danışanla ilgili benzer kalitede bir bilgi kollektif alandan taroloğun bilinçaltma taşmabilir.

 

 
Bu nedenle tarolog bir takım bilgilerin astraldan gelmesine ve de tarot formatlarına uygun şekilde gelmesine neden olduğu için deşifre edici bir medyum gibidir. Bu inanç bağlantısı daha önce, çeşitli iletişim araçları ile taroloğa konsantre olma ve ona inanma veya taroloğa gitme ile oluşmuş, inançla beslenmiş güçlenmiş bir bağ olabilir.

 

 
Örneğin danışanın bir eşyasım kaybetmesi halinde bilinçaltında o eşyamn nerede olduğu bilgisi vardır. Danışanın eşyasını başkası kaybetmiş veya danışanın bir yakını kaybolmuş ise kaybolanla arasında duygusal bir bağ olduğundan, kaybolanın nerede olduğuna dair bilginin akabileceği manyetik bir bağ var demektir. Bu kaybolana konsantre olunduğunda benzerler birbirini cezbedeceğinden bilinçaltına bilgiler cezbolur ve oradan da divinatörün (Medyum falcı tarolog şaman rahip gibi) kullandığı aracı formlarm (kahve telvesi, tarot kartları gibi) beynin PSÎ enerjisi yardımıyla benzer şekilde sıralanması ile kaybın durumu ile ilgili bir bilgiye ulaşılabilir.
Bunun tersi de doğru olabilir.

 

 

Fizik evrende aracı form olan kartların, istenilen bir şekilde sıralanması ile, astral alanda enerji yüklü benzer formlar harekete geçerek, benzer formatlara sahip olan taroloğun bilinçaltından manyetik bağlantısı olan kişiye bir mesaj fırlatmasına ve onun da mesaja göre yönlenmesine neden olabilir.

 

 
ABD’de 1960-1990 arası askeri denemelerin yapıldığı iddia edilen, uzaktan görme (Remote Wiewing) becerisinin geliştirilmesi çalışmaları da bu konunun anlaşılmasına ışık tutabilir. Bir yerin koordinatları aracı form olan tarot kartları gibi düşünülebilir. Koordinatlar ve yerle ilgili görüntüler arasında astralda çağrışımsal bir bağ olabilir. Belli koordinaatlara konsantre olan bir kişi benzerlik yasası sonucu çağrışımla, o koordinatları ve o koordinatlarm temsil ettiği yeri bilen kişilerin astralda yarattıkları görüntü formlarını cezbedebilir.

Tarot Kehanetler Ve Nostradmus

Tarot Kehanetler Ve Nostradmus 

Bundan beş yüzyıl önce Güney Fransa’da yaşamış, daha çok isminin Latinceye çevrilmiş hali olan Nostradamus adıyla anılan Michel de Nostredame simya bilgini, kâhin, tip doktoru, şifalı bitkiler uzmanı, kozmetiklerin ve meyveleri korumakta kullanılan maddelerin mucidi, bu 16.yy Rönesans adamı yüzyılımıza kadar olağandışı ve esrarengiz kalmıştır. Nostradamus 14 Aralık 1503 tarihinde Renee ve Jacques de Nostredame’in oğlu olarak dünyaya geldi.
Noter olan babasının varlıklı bir kişi olmasından dolayı rahat bir çocukluk dönemi geçirdi. Michel’in geleceği görme yeteneği ilkönce büyükbabaları Jean de St. Remy ve Pierre de Nostredame tarafından desteklenmişti. Jean ve Pierre aynı zamanda Kral Rene ve oğlunun fizikçileriydiler. Büyükbabası ona, Eski Yunancayı, Latinceyi ve Ibraniceyi, matematik ve simya bilimini de öğretmişti. Jean torununa hemen her konuda ders veriyordu; klasik edebiyat, tarih, tip, astroloji ve şifalı otlarla tedavi.
Nostradamus ilk defa Hıristiyan dünyasında yasaklanan sanat ve bilimin tadını Yahudi Kabbalah’ini ve Simya’yı öğrenerek almış oluyordu. 1522’de Montpellier Üniversitesi’ne tip okumaya gitti. On dokuz yaşındaki bu öğrenci dedelerinden aldığı eğitimle ve okulda öğrendiklerinle çok başarılı bir doktorluk kariyeri yaptı.
Doktorluktaki ününün pekişmesi ise, şarbon hastalığı salgınında kan akıtarak tedavi yapmak yerine, hastalarım temiz hava, su ve bitkilerle tedavi etmesi olmuştu.1534’te Rönesans’ın en büyük bilim adamı ve düşünürlerinden Jules Cesar Scalinger tarafından Agen’e davet edildi. Daha sonra burada adını bilmediğimiz bir hanımla evlendi ve bu evlilikten iki çocuğu oldu. Şarbon salgını sırasında mucizeler yaratan Nostradamus yeni bir salgında ise karısını ve iki çocuğunu kurtaramayarak, şarbona kurban verdi. Bu da şehirde ona karşı bir güvensizlik duyulmasına neden oldu.
Yine bir salgın için geldiği Aix şehrinde tekrar evlendi. Yıllarca süren Avrupa gezileri sırasında topladığı eşyalan da buraya getirmişti: Usturlaplar, sihirli aynalar, su bulan çatallar, pirinç kâseler, eski kâhinlerin tasarladığı üçayaklı sehpa Branchus…
Geceleri herkes yattıktan sonra o, sabahlara kadar üst kattaki odasında çalışırdı. Titrek mum ışığında astronomik takvimlere danışır, burçların rotasını çıkartırdı. Nostradamus geleceği görmeye başladıkça, bunları başkalarıyla paylaşmak için büyük bir istek duymaya baslar ve 1550’de ilk almanağını yazar. Bu ta on iki tane manzum dörtlük bulunuyordu. Her bir dörtlük gelecek yılın bir ayı ile ilgili genel bir kehanet içeriyordu.
Bu çok ilgi görünce o da her yıl hayatının sonuna kadar bir almanak (yıllık) yazdı. 1566 yılının Haziran ayında Franciscan Manastırında öldü. Ölmeden bir gece evvel yanına kimseyi sokmadı ve soranlara “Bu son gecem, beni yalnız bırakın, zira sabaha ölmüş olacağım.” diyerek son kehanetinde bulundu.
Aşağıdaki metin, Nostradamus’un oğlu Cesar’a hitaben yazdığı önsözden olduğu gibi alınmıştır:
“İnsan kaynaklı olaylar kesin değildir, ama her şey düzenlidir ve Tanrı’nın hesaplanmaz gücüyle yönetilir, bize öfke sarhoşluğu değil, telaşlı eylemle de değil, yıldızların etkisiyle ilham verir. Belli şeyleri bir kehanet ruhu içinde ancak ilahi ilhamı bulanlar önceden kestirebilir. Ben çok uzun süreden beri pek çok kehanetlerde bulundum, daha sonra olmuş olayları çok önceden söyledim, yerini de belirttim. Bütün bunları ilahi güce ve ilhama yorumluyorum. Söz ettiğim olaylar, kimi mutlu, kimi hüzünlü, dünyanın ikliminden giderek artan bir doğrulukla geçmiştir, ama bir zarar verme olasılığı yüzünden, yalnız şimdiki zamana değil, geleceğe de bir zarar verme korkusundan, sessiz kalmaya, bunları yazıya dökme meye razı oldum.
Hükümranlıklar, mezhepler ve bölgeler öyle çapraz ve ters değişimlere yol acıyorlar ki, gelecekte neler olacağını açıklarsam, devletlerin, mezheplerin, din ve inançların başındaki büyükler bunların kendi hayallerinden farklı olduğunu, duymak istedikleri şeyler olmadığını görünce, gelecekte doğru olduğu anlaşılacak sözleri suçlamaya kalkarlar. Gerçek kurtarıcının dediği gibi, “Kutsal şeylerinizi köpeklere vermeyin, incilerinizi domuzlara atmayın, çünkü ayaklarıyla ezerler, dönüp sizi parçalarlar. “Dilimi kalabalıklardan, kalemimi kâğıtlardan uzak tutuşumun nedeni bunlardır.
Daha sonra (Leoni)’den ötürü kararımı verdim, muğlâk ve şaşırtıcı cümlelerle insanlığın geleceğinde olacakları, özellikle de en önemlilerini, benim gördüklerimi, kimsenin duyarlılığını zedelemeden açıklıyorum. Bunların hepsinin bulutlu biçimde yazılması gerekiyordu, tüm kehanetler gibi. Ne var ki, simdi ya da ileride, Yaratıcı Tanrı’nın gelecekte yer alacak sırları ilham ve hayal yoluyla açıklamak isteyeceği kişiler çıkabilir, bunlar yargısal astroloji yoluyla, geçmişte belli bir gücün gelip onları alev gibi sarması, insanı ve ilahi ilhamları yargılamaya itmesi biçiminde olabilir… Çünkü biz de kehanetlerimizi yazı
ya, ilahi ilham ve vahiylerle, sürekli gözlem ve hesaplarla dökebildik.
Ama sana açıklamak istediğim şey, göklerin hesaplarıyla elde edilen kararlardır. Bu yolla insan gelecekteki olayları bilir, hayali her şeyi de kesinlikle reddeder. İlahi ve doğaüstü ilhamın astrolojik hesaplarla birleşmesi sayesinde, yerleri ve zamanları doğru olarak bulmak mümkündür, bu da ilahi sevapla, güçle, yetenekle kazanılan bir kült özelliktir. Bu yolla geçmiş, şimdiki zaman ve gelecek bir tek ebediyet olur, çünkü her şey çıplak ve açık hale gelir.”

Tarot , Kehanetler, Nostradmus , fal, tarot, kehanet

Tarot Kartlarına Nasıl Sorulmalı

Tarot Kartlarına Nasıl Sorulmalı

Tarot kartlarınıza başvurduğunuz çoğu zaman bir sorunla karşı karşıyasınızdır. Hayatınızda size acı veren bir şey olabilir bu. Bunun neden böyle olduğunu ve bu konuda ne yapabileceğinizi öğrenmek istersiniz. Bu durumda, durumunuzla ilgili bir soru belirlemelisiniz. Bu kısımda, bunu nasıl yapmanız gerektiği açıklanacaktır.
İlk adım bu duruma doğrudan ve açık bir şekilde yaklaşmanız gerektiğidir. Olayın içindeki tüm dolaylı ya da dolaysız kişileri ve etkileri hesaba katmalısınız. Bir takim ön yargılar ya da kısıtlamalar getirmemelisiniz.
Tarot Kartları Sizin için Seçemez
Örneğin şu iki soruyu ele alalım:
Babamı bir yaşlılar evine mi yerleştirmeli, yoksa kendi evimde mi bakmalıyım?
Babamın en iyi şartlarda yaşayabilmesine karar vermek için bilmem gerekenler nedir?
İlk soruda Tarot’a danışan kişi bir karar verebilmek için sorumluluğunu kartlara bırakmaktadır. İster ki kartlar ona ne yapacağını söylesin. İkinci soruda ise, basit bir şekilde kartlardan bilgi istemektedir. Bilir ki sorumluluk ondadır.
Birinci soru türü gerçekten daha cezp edici görünmektedir. Hepimiz iyi secimler yapabilmek için kesinliğe ihtiyaç duya
rız, ama Tarot kartlan bizim için seçemez. Sorumluluktan kaçan bu tip sorulardan bu nedenle uzak durmalıyız, tıpkı şunlar gibi.
“Evet” ya da “Hayır99 Cevaplan İstenen Sorular
Bu ay diyetimi layıkıyla uygulayabilecek miyim?
İş bulabilecek miyim?
Hazır mıyım?
“Yapmalı mıyım” Sorusunu İçerenler
Birden fazla üniversiteye gitmeli miyim?
Ahmet’le beraber olmalı mıyım?
Kız kardeşimin ayrı bir eve geçmesine izin vermeli miyim?
Sadece Zamanla İlgili Olanlar
Mehmet ne zaman bana evlilik teklif edecek?
Yeni bir arabayı ne zaman satın alabileceğim?
Ne zaman ikramiyemi alacağım?
Bunların Yerine, Sorulan Şu Şekilde Sormak Gereklidir
… neden böyle olmuştur?
… yi anlamak için bilgi verir misin?
… ‘nin anlamı nedir?
… nin amacı nedir?
… olayının ardındaki sebepler nelerdir?
… yi tamamlayabilmek için nasıl davranmalı?
… konusundaki şansımı nasıl arttırabilirim?
Bütün Seçeneklere Açık Olmak
Soruları baştan bir takım yargıları kabul ederek belirlememek gerekir. Örneğin:
Kaynanamın evden gitmesini nasıl sağlanm?
Kaynanamla daha iyi ilişkiler kurmak için neleri bilmem gerekiyor?
İlk soruda, soruyu soran kişi bütün seçeneklere hazır değil. Baştan bazı şeyleri kabul etmiş. Kaynanasının gitmesini tek çözüm olarak görüyor, ikinci soru ise daha geniş tabanlı. Aslında sinirli sorular da sorulabilir Tarot kartlarına; tabii baştan bazı şeyleri kabul etmediysek.
En iyi Detay Seviyesini Bulmak
Çok genel ve çok detaylı sorular sormamalıyız. Bununla ilgili bazı örnekler:
İşimde nasıl daha başarılı olurum?
Haşan’m istediğinde dosyalara kolayca ulaşabilmesi için masamı nasıl yeniden düzenlemeliyim?
Haşan’la aramdaki iş ilişkilerini nasıl daha iyi bir duruma taşırım?
İlk soru çok genel. İşin hangi alanda olduğunu bile belirlemiyor.
İkincisi çok detaylı. Olaya sadece bir yönüyle yaklaşıyor.
Üçüncü en iyisi çünkü ilk iki soru arasındaki dengeyi buluyor. Bilmek istediğiniz şeyleri daha net görebilmek için yalnızca gerekli detayları isin içine sokmalısınız.
Kendiniz Üzerine Yoğunlaşın
Sadece kendiniz için Tarot kartlarını açtığınızda, daima merkezdeki kişide sizsinizdir. Ama bazen başkalarının durumları üzerine de bunu kullanmak istersiniz. Bu duruma şöyle bir örnek verilebilir:
Eray’ın alkol probleminin ardında ne var?
Eray’a alkol probleminden kurtulması için nasıl yardımcı olabilirim?
Eray’ın alkol probleminde nasıl bir rol oynamalıyım?
Buradaki ilk soru tamamen Eray ve onun problemi hakkında.
İkincisi sizi de kapsıyor ama merkezde bulunan hala Eray.
Üçüncüsü en iyisi, çünkü belki de rol oynamanız iyi olmayacaktır. Bu tamamen onunla ilgilidir…
Pozitif Olun
Soruları belirlerken pozitif olmalısınız.
Şu örneklere bir göz atın:
Neden topluluk içinde konuşma fobimin hakkından gelemiyorum?
Topluluk içinde konuşabilme yeteneğimi nasıl arttırabilirim?
Bana neden her karşılaşmadan yenilgiyle çıktığımı söyleyebilir misin?
Karşılaşmalarda beni zafere taşıyacak hangi yolu takip etmeliyim?
Neden araştırmamı bir türlü yayımlayamıyorum?
Araştırmamı yayımlatabilmek için nasıl bir forma sokmalıyım?
İlk sorular bastan bir yenilgiyi kabul etmiş havada.
İkincileriyse daha kendine güvenli. Soran kişi biliyor ki iyi bir öneri onu başarıya hala taşıyabilir.
Belki bir soru sormak konusunda neden bu kadar detaya indiğimi .merak ediyorsunuz. Bir soru sormak genellikle üç ya
da dört dakikadan fazlasını almayacaktır, ama bu küçük zaman kaybı size daha net yanıtlar sağlar ve aynı zamanda durumunuzu daha iyi anlamanıza ve kartları daha iyi yorumlamanıza vesile olur.

tarot, tarot nedir, kartların anlamları, tarot bakma, fal nedir, burçlar, burçların yorumları

Tarot bakmanın sakıncaları var mı?

Tarot bakmanın sakıncaları var mı?

İyi yanları olduğu gibi kötü yanları da vardır. Mesela eğer karşınızdaki insan çok sıkıntılıysa, onun negatif enerjisi size geçebilir. Bu yüzden olabildiğince saydam, yansıtan olmak zorundasınız. Eğer dış etkilere, enerjilere karşı güçsüzseniz Tarot bakmanızı tavsiye edilmez. Çünkü her Tarot seansından sonra yorgun düşecek, güçsüzleşecek ve zarar göreceksiniz.
Peki, güçsüz olduğunuzu nasıl anlayacaksınız? Eğer size nazar değiyorsa, çok sık başınız ağrıyorsa, bir insanla konuştuktan sonra kendinizi yorgun ve bezgin veya tam tersi enerjik ve hareketli hissediyorsanız dış etkilere açıksınız demektir. Bu durum sık sık sizin zarar görmenize neden olabilir. Tarot bakmanın diğer bir sakıncası, eğer iyi bir yorumcu olmayı başarırsanız, diğer insanların dertleri ile uğraşmaktan kendinize zaman aylamayabilirsiniz veya insanların devamlı kendilerine Tarot bakmanızı rica etmeleri sizi sıkıp, bunaltabilir ve gittiğiniz her yerde size rahat vermeyebilirler.
Her şeyden önce şu bilinmelidir ki Tarot falı geleceği görmekten çok sizin ruhsal durumunuzu deşifre eder. Karşınızdaki insan Tarot’un simgesel içeriğini, sembollerin derinliğini anlayamayabilir. Tarot açılımı yaptığınız kişi derin değilse, size altın sunmuyorsa, Tarot yorumcusu sadece bir aracı olduğu için en değerli kelimeleri bulup çıkartamaz, soru işaretleri havada asılı kalır. Bunun için Tarot açılımı yapacağınız insanı önceden uyarmak zorundasınız, yoksa enerjinizi boşu boşuna tüketebilirsiniz.
Tarot bakmanın getireceği sıkıntılardan biride şu olabilir.
6. Hissiniz gün geçtikçe güçlenecek ve gelişecek, bedensiz varlıklar tarafından rahatsız edilebilirsiniz. Bu durumun yaratacağı etkiler kişiye göre değişebilir. Ama yinede diğer boyuta açılan kanala veya paralel dünyalara yakınlaşacaksınızdı^ Tarot bakan her kişi bu ince sınıra yaklaşmayabilir. Burada asıl belirtmek istediğim; siz zaten bazı meziyetlere sahipsinizdir, Tarot kartları sizin hassaslık derecenizi arttırır. Yaşayacağınız olaylar, sesler, içine doğmalar rahatsız edici boyuta varabilir. Eğer bu tür meziyetlere sahipseniz ve rahatsız olabileceğiniz düşüncesi varsa, bu falı öğrenmeyin.
İnsanlar genelde Tarot’un kökeninde insan psikolojisinin ağır bastığını bilmezler. Şuan, geçmiş, beklentiler, korkular, dış etkenler, gelecek kombinasyonu ile yaşamı elle tutulur bir hale getirir. Burada en önemli etken soru cevap yöntemi ile kartların işaret ettiği noktayı tam olarak tespit etmektir. Tarot geçmişi ve bugünü, tüm yaşananları net bir şekilde ortaya koyar. Eğer geçmişi deşemezseniz gelecekle ilgili tahminlerinizin sağlamlığı azalır. Tarot açılımı yaptığınız kişinin kişiliğini ve son günlerdeki ruhsal durumunu kartları kullanarak ortaya çıkarmalısınız. Bu çok önemli, neden mi? Çünkü sizin ve karşınızdaki insan arasında bir bağ, güven oluşmasını sağlar. Bu güven geleceği daha iyi görebilmenize yardımcı olur.
Eğer bu gizemli kartların geleceği okumasını istiyorsanız, ilk önce kartların üzerindeki resimleri belleğinize iyice işlemeniz gerekiyor. Piyasada birçok sanatçının resmettiği Tarot serileri var. Size tavsiyem mutlaka bu özel tasarımlı kartları kullanmanızda. Çünkü Tarot da ilk başta sindirdiğiniz semboller çok önemlidir. Bu yüzden Tarot kartı çeşitleri içinden size en yakın olanı, hislerinizin sesini dinleyerek belirleyin. Ve Tarot kartlarını seçerken ki diğer bir husus, sembollerin işlenişi birbirinden farklı olmalı. Özellikle belirtmek istediğim, sizin olumlu veya olumsuzu net olarak görebileceğiniz, sembollerin kolayca anlaşıldığı Tarot kartı serilerinden birini seçmeniz.
Tarot serilerindeki sembolleri inceleyerek hislerinize en iyi tercüman olacak seçimi yaptıktan sonra Tarot serüvenine başlıyorsunuz demektir. 78 tane Tarot kartının üzerindeki resimleri belleğinize iyice kazımak yıllarınızı alacak. Tarot da bir tek seriyi yıllarca kullanmak her zaman daha iyidir. Eğer farklı farklı sanatçıların resmettiği serileri bir arada kullanarak Tarot’u öğrenmeye çalışırsanız çok güçlük çekersiniz. Şimdi artık kendinize bir Tarot destesi almaya hazırsınız.
Seriniz 22 majör Arcana ve 56 Minör Arcana olmak üzere iki çeşit gruptan oluşacaktır. Majör Arcanalar ruhsal gelişmeleri, ana değişimleri içerdikleri sembollerde barındınrlar. Minör Arcanalar da yaşamın içindeki sembolleri, kişileri, ilişkileri, sevgiyi, başarıları, engelleri, tehlikeleri, is hayatini, maddi iniş çıkışları, zaferleri, yenilgileri… Günlük yaşamın içinde etkili olan her durum simgesel olarak minör Arcana kartlarında işlenmiştir.
Tarot kartları, ruhsal gelişimimizi tamamlarken yaşamın tüm ayrıntıları göz önünde tutularak tasarlanmıştır. Bu nedenle hiçbir ayrıntı gözden kaçmaz ve günlük yasamda burnumuzun dibinde duran gerçekleri net bir şekilde görmemize yardım eder.
Kendi yaşantımıza çerçevenin dışından bakmamızı sağlar. Bugünü iyi anlarsak yarınımızı kendi ellerimizle varedebiliriz. Ama bugün ki kısır döngülerimizden kurtulamazsak, neyin etrafında dönerek vakit kaybettiğimizi algılayamazsak, ümitlerimiz yarınlarla birlikte renksizleşmeye baslar.
Tarot günlük yaşamımızı aydınlatır, önemli olan andır ve bize bunu daima fısıldar. Bugününüz yarının elçisidir. Kartlar bunu bilir ve bize geleceğin nasıl şekillenebileceğini göstermeye çalışır. Bu 78 adet kartın her biri büyülüdür ve nerede, ne zaman sizin parmaklarınızın arasına sıkışacağını bilir.
Asla şüpheye düşmezler. Sorunuza karşılık ortaya çıkan kartlar belki ilk başta size anlamsız gelebilir. Fakat olaylar yaşanmaya başladıktan sonra kartların aslında size neyi işaret ettiğini görür ve hayretler içersinde kalırsınız.

tarot bakma, tarot kartların anlamları, fal bak, fal bakma, fal nedir, tarot nedir

Tarot Kartları

Tarot Kartları

Bilindiği gibi Tarot kartları “Büyük Arkana” ve “Küçük Arkana” olmak üzere iki kısımdan oluşur.
Büyük arkana 22 karttan oluşur ve kökeni çok eski zamanlara dayanır. Küçük arkana ise 56 karttan oluşur. Küçük arka nanın geçmişi ise ortaçağa dayandırılmıştır. Değişen teorilere göre kartlar haçlılar ya da Çingeneler tarafından Avrupa’ya getirilmiştir.
Tarot falı olumlu bir fal sistemidir. Çünkü Tarot kişiyi gelecekteki kararların sorumluluğundan kurtarmaz. Diğer fal biçimleri gibi kehanetlerde bulunmaz. Tarot gelecekten haber vermez. Gelecek için atılan adımlara yol gösterir.

 
TAROT NEDİR, NASIL ÖĞRENİLİR


Tarot günümüzün en popüler fallarından bindir ve diğer fallardan farklıdır. İlk önce kendinize bu falı neden öğrenmek istediğinizi sorun. Vereceğiniz cevap çok önemli, çünkü o cevap size kapıyı açacak olan doğru anahtan getirecektir. Eğer verdiğiniz cevap yeterli değilse, elinizde yanlış anahtarla doğru kapıyı açmaya çalışacaksınız. Ama kapı açılmayacak.
Eğer bu falı öğrenirken kapı açılmazsa, Tarot falına baktığınız insanlar size ‘’hayır öyle değil, doğru değil, bilemiyorsun” derseler, yanlış anahtarı tutuyorsunuz demektir. Ve o zaman ‘’neden Tarot öğrenmek istiyorum?” sorusu tekrar senden bir cevap bekler. O doğru anahtarı bulma meziyetti belki bir ayını, belki de yıllarını alabilir. Bu falı yanlış anahtarla asla bakamazsınız.
Eğer Tarot falını öğrenmeyi hala istiyorsanız, bu kartlarla yaşamak istiyorsunuz demektir. Tarot özel zamanlarda, özel insanlara bakılan bir falmış gibi lanse edilir. Ama Tarot bakan kişi her ani özel ve her insani özel kabul eder. İsterseniz mistik dekorlu, loş ışıklı ve sakin bir yerde, isterseniz kalabalık, gürültülü bir caddede kartları açıp yorumlayın. Hiçbir önemi yok. Eğer geleceği görme yetisine sahip ve karşınızdaki insanın ruhunu okuyabiliyorsanız, zaman, mekân önemini yitirir.
Tabii güzel dekorlu, mistik objelerle süslü, ipek masa örtüsü, kimsenin el sürmediği 10 yıllık Tarot kartları ve masada yanan bir mumun olduğu odada Tarot açmak keyiflidir. Ve sizin daha iyi konsantrasyon sağlamanıza yardımcı olur. Fakat bu ayrıntılar hiçbir zaman sizin geleceği görmeniz için yeterli değildir. Eğer bu ayrıntılar ve geleceği görme yetisi birleşirse çok keyifli ve doyurucu bir seans ortaya çıkacaktır.
Tarot kartlarını, kendinizin değil başka insanların geleceğini görmek için yorumlamak zorundasınız. Bu yüzden anlatımlarda, karşınızda size fal baktırmak niyetinde olan bir insanı göz önünde bulundurarak açıklamalar yapmaya çalışacağız. Tarot tek kişilik bir oyun değildir. Eğer sadece kendi geleceğinizi görmek için kartları kullanmak isterseniz, olduğunuz yerde sayarsınız ve de en sonunda kartları terk edersiniz.
Tarot kartlarını iyi yorumlayan insanların, kartları kullanmaya başlamadan öncede 6. hissi, sezgileri güçlü olduğu bilinir. Kartlar sezgilerin yön bulmasını sağlar. Zamanla daha güçlü ve doğru tahminler yapmaya başlarsınız. Peki, sezgilerinizin güçlü olduğunu nasıl anlayacaksınız? Kendinizi dinleyerek. İçinizden gelen sese güveneceksiniz. Eğer sizde ufak bir kıvılcım (6. His, sezgi) mevcutsa, ilerleyen yıllarda sönmeyen ve kontrollü yanan ateşe dönüşecektir. Maalesef ki bu kıvılcım Tarot bakmak için şarttır.
6. Hissiniz kuvvetli değilse, bir taşın iletkenliği gibi geçirmez, katı olursunuz ve karşınızdaki insanın sıcak veya soğuk, iyi veya kötü, güçlü veya zayıf, haklı veya haksız olduğunu algılayamazsınız. Algılayamadığınız zaman Tarot kartlarına iletemezsiniz ve sonuç olarak kartlar gerçekleri yansıtmaz. Tarot’un en önemli prensibi, kendi enerjinizi ve karşınızda oturan insanin enerjisini, hislerinizi dinleyerek kartlara akıtmaktır.
Bunu nasıl yapacaksınız? Kendinizi dinleyerek. Çevrenizdeki sessizliği değil, kendi içinizdeki dinginliği ve yalınlığı yakalayarak. Kendiniz ve karşınızda oturan insan hakkındaki tüm düşüncelerinizden arınarak bunu başarabilirsiniz.

tarot kartları, tarot nedir, tarot kartı, tarot falı, tarot