İlluminati

Tiahnanako: Yaşı bilinmeyen şehir

Ancak bugünü anlayabilmemiz için düşüncemizi kem çok geriye, hem de çok ileriye yöneltmem gerekiyor. Üstelik her bilinen şey bir gerçek olmadığı gibi her gerçek de bilinmiyor; ya da bir gerçek olarak bilinmiyor.

Çeşitli kaynaklar karşılaştırılarak bu kitapU sı rahman Bilinmeyen Gerçekler böyle bir görüş içinde yararlı olabilecektir; her ne kadar, Herakleltos’un dediği gibi inanılmaz olunca gerçek kabul edilmiyorsa da.

Tiahnanako: Yaşı bilinmeyen şehir
Nazka’nın çizgileri
Paskalya Adasj’nm devleri
Ehramların gölgesinde
Maya’lonn bilginleri
Bir esrar dizisi üzerine

Kuskusuz, bütün bunlar hep şeytanın yardımıyla yaratıldı.

Kimliği Bilinmeyen Uçan Nesneler

Kimliği Bilinmeyen Uçan Nesneler başlı başına bir esrar, bir bilinmeyen gerçek sayılabilir; oysa, bunu böyle kabul etmemek gerekir. Genel anlamda, her esrar, her garip olay aslında bir çeşit zincirin parçasıdır.

‘Dünyamızın Gizli Sahipleri” adım taşıyan bu kitapta eski efsaneler, destanlar, mitoslar ve kayıp ülkelerle ilgili bölümlerin bulunması yersiz gibi görülebilirse de genel görünüm içinde bu bölümler, bize getirdikleri ek malzemeyle mutlaka gereklidir. Üzerinde durduğumuz ya da en a ından değindiğimiz her olayda düşündürücü rastlantılarla karşılaşıyoruz ve bunların incelenmesi bizi zincire daha sıkı bağlıyor.

Birçok eski uygarlıklar ve bazı ilkel topluluklar gökyüzünden inen tanrılara inanırdı. Bunlar bilgi kaynağı o Uıt insanları yaratan, sonradan eğiten, destekleyen ve büyük bir kısmı uçan nesneler kullanan tanrılardı. Tapınaklarda, kabartmalarda, kaya resimlerinde, destanlarda ve dinî kitaplarda bunların izlerine rastlanmaktadır.

Aradan yüzyıllar geçti; şimdi gökten inen tanrılara, tapanların evrim geçirmiş uygarlaşmış çocukları, gökyüzünün fethine hazırlanıyorlar; sanki uzaya dönen tanrıların peşinden gidiyormuş ve süreçte bir çeşit değişim oibi. Ama çok eski kuşakların hayal ürünü olan ilk ve Ukd inançlar, esrarları istediğimizde bizlere m deıeceye kadar yardana olabiliyorlar?

İnancın, efsaneleri, destanları, mitosları ve düşleri besleyen insanoğlunun hayal gücü. boşluktan doğup boşlukta kurulan bir şey değildir. Hayal te gereksinmenin, bir arzunun ve bir zorunluluğun bilinçli ya da bilinçsiz u rûnüdur İler hayalin arkasında ve oluşunda bir gerçek yatan bu en azından bir gerçek duygu dur. Bir gereğinu ranü olduğundan, hayal çeşitli nedenlerden dolayı biçimlendirilir; belirli şemalara, klişelere uydurulur ve toplumlar söylenir, öğretilir. Bunun en tipik örneğim din! inançlarda görürüz. Bunlarda hayal, bir noktadan sonra canlılığım, hayatını ve özgürlüğünü yitiriyor; bir biçimin tutsağı, bir sistemin savunucusu oluyor. Buna karşılık yaratılışında rol oynayan gerçekle ilişkisini bütünü île koparmıyor ve ayn bir gerçeğin temsilcisi oluyor.

Bir “garip” olay

1938 YILINDA BİR GÜN Çinli arkeolog Pu Tel, Çûıle Tibet’i avir.ni aının oluşturan Bayan Kara Ula dağlarındaki bir mağarada c rarengi işaretler ve bir çejit hi veroftUAe kaplı yuvarlak taşlar buldu. Yapılan Uk inlemelerden sonra bu taşların 12.000 yıl öncesine ait olduğu . Işılıtıldı Taşların üzerindeki işaretlerle yazabilmek için 24 yıl uğraşıldı. aonunda nendi bir ao nuca varıldı. Oysa, bu öykatae şaşırtın âdeta korkutucu bir sonuçtu ki. Pekin Tarih Öncesi Akademisinin aldığı bir kararla taşlarla ilgili bütün bilgiler gizli tutuldu.

Bu sürenin ardından, karann geçerliği tartışmalara yol açtı ve sonunda Prof. Tsum Um Nui’nin başkanlığındaki araştırma komisyonu 1963de raporunu sundu ve rapor arşive kaldınldı. Dört yıl daha geçli; 1967 yılının Haziran sayısında Sovyet dergisi Sputnlk, Felsefe öğretmeni ve SSC B Bilim Akademisi Edebiyat Enstitüsü aaistanı Vjalschevla Zaitsev’in “Onikibın yıl önce varolan uzay gemilerine alt taş yazmalar’ konusunda bir araştırmasını yayınladı ve böyloco konuyu örten esrar perdesi yırtıldı.

Prof. Nui’nin raporunu izleyen araştırma, yuvarlak taşların binlerce yıl önce uçan gemilerle uzaydan gelen yaratıklarla İlgili bilgiler verdiğini anlatıyor ve Dropaslann serüvenini açıklıyordu.

Kimdi, neydi bu Dropas’lar? Dropaslar ve Hamlar, Bayan Kara Ula dağlarındaki mağaralarda yaşadıkları bisimden vard. Dıopas’lann; Çin toynaklarına göre. Uçm gemilerle bulutlardım İnen, İlkin insanlan dehşete düşüren. sonradan oıüarU iyi geçinen yaratıklardı bunlar. Ancak. Dropas’larla ilgili bilgiler yazdı taşlarla, etki efsanelerle bitmiyordu: Mağralarda iskeletler bulunmuştu; koca kafalı kıtacık boylu, insana benzer yaratıkların ıs kdetleri.
Bövlecc Ur incirin Öç parçası oluyordu: Mezarlardaki iskeletler, efsaneler ve uzaydan gelen yaratıkların hikâyesini anlatan yuvarlak, ortası delinmiş, tara 716 taş!

Bu kitapta buna benzer olaylara geniş bir yer verilmiştir; fakat bir sansasyon yaratmak amacıyla değiL A maç, okuru üzerinde yajadığı dünyanın geçmişine ve giderek geleceğine ait birtakım gerçekler ya da en geniş anlamıyla gerçek sorunlar üzerinde aydınlatmak. İlgisini uyandırmak gerekirse belleğini tazelemektir.

Ay’a ayak basmakla uzay fethinin ilk aşa mattım başaran insanoğlu; ilkin yakın gezegenleri, ardından da uzak dünyaları keşfetmeye hazırlanırken, kendi dünyasının birçok esrarını hâlâ çözemediğini unutuyor ya da bilmezliğe geliyor. Kendini, her geçen gün bir kat daha hızlanan, hızlanmakla yeni sorunlar, yeni gereksinmeler yaratan bir hıza kaptıran ve buna ayak uydurabilmek için didinen insan düşüncelerini, yorumlarını kesin ve tartışılmaz bir gerçeğe bağlamak zorunlusunda duyuyor; üstelik de bir çeşit garanti istercesine. Oysa, bu gerçeğin toplumsal, siyasal, dini ve ekonomik nedenlerden dolayı kendisine aşılandığını, hattA zorla kabul ettirilmiş olabileceğini düşünmesi gerekir. Bu yüzden çağdaş insan çoğu konularda daha açık, geniş ve iU rici bir görüşle hareket etmek zorunluğunu benimsemelidir. Kaldı ki.

bugün eercek verilere dayanan bilim bile ulaştığı sonuçlarda ayn bir açıklık, bir hoşgörü ile hareket etmektedir. Evren, milyarlarca ışık yılı ile ölçülüyor; ga larie’lerin sayısı milyarian aşıyor, atom ayn bir evren sorunu getiriyor, dünya tarihinin sınırlan büe günden güne zorlanıyor; gençleşen bilim, hem yeni bir heyecan kazanıyor. hem de yeni çoğunluklara yol açıyor.

Kuşkusuz, bilim her aman ilerici ya da yenilikçi olma isteğinde değildir.

Kahvaltı atlamayın

Kahvaltı atlamayın. Beynin düzenli olarak glikoza ihtiyacı vardır ve ideal olarak da mutlu bir şekilde işleyebilmek için yavaş yavaş özümsenen karmaşık karbonhidratlara ihtiyaç duy maktadır.
Eğer sabahları katı besinler tüketemiyorsanız, o zaman yoğurttan, meyvelerden ve fındık, ceviz gibi tohumlardan oluşan karışımlar yiyebilirsiniz. 2003 yılında yayınlanan araştırma raporları, kahvaltıda soğuk ve şekerli besinler tüketen çocukların hafızaları ve dikkat seviyelerinin test sonuçlarında 70 yaşındaki insanlara eş düzeyde çıkmaktadır.

Balık kesinlikle beyin için en faydalı besindir. Omega 3 yağ asitlerini içerir ve beynin düzenli ve iyi bir şekilde işlemesini sağlayan ruh halini iyileştirici hormonlar için de harika bir kaynaktır.
Stresli günlerde, glikoz seviyenizi düzenli tutmak için yanınızda atıştırmalık bir şeyler bulundurun. Fındık, ceviz, muz ve avokado gibi besinler, kendinizi iyi hissetmenizi sağlayan serotonin hormonunun salgılanmasına yardımcı olur.

Özellikle, işlenmiş besinler, kekler, hamur işleri ve bisküviler gibi kötü yağlar içeren zararlı besinlerden ve atıştırmalıklardan uzak durun. Bu besinler yalnızca kilo almanızı sağlamakla kalmaz aynı zamanda zihinsel sorunlar yaşamanıza da neden olurlar.

Günde en azından beş öğün taze meyve ve sebze tüketin. Meyvelerin içindeki doğal şekerin, kan şekeri seviyeniz üzerinde rafine edilmiş şekerden çok daha yumuşak etkileri bulunmaktadır.

Düzenli olarak sarmısak tüketmek bağırsak kanserinden kalp rahatsızlıklarına kadar pek çok hastalık tehlikesinin azaltılmasına katkıda bulunmaktadır. Daha da iyisi, bu besin yatak odasındaki performansınızı artırır! Berlin Üniversitesindeki araştırmacılar, sarmısağın, kasıklardaki kan dolaşımını hızlandırarak erkeklerdeki iktidarsızlık sorununun üstesinden gelinmesine yardımcı olduğunu keşfetmişlerdir.

istiridye yiyin. İstiridyenin, cinsel gücü artırdığı ile ilgili olarak uzun süredir devam eden inanç doğru olabilir; çünkü istiridye bol miktarda çinko içermektedir.

 

KAFEİNE TEMKİNLİ YAKLAŞIN

Çayda, kahvede, kolalı içeceklerde ve çikolatada bulunan kafein, büyük olasılıkla dünyada en fazla kullanılan ve ruh durumunu değiştiren maddedir. Genellikle kendimizi yorgun ya da huzursuz hissettiğimizde kafein almak isteriz çünkü canlanmamızı sağlar. Bir fincan kahve ya da çay içmenin genellikle psikolojik açıdan olumlu etkileri bulunmaktadır çünkü bu sayede yaptığımız işe biraz ara verir ya da bir arkadaşımızla sohbet ederiz.

Bununla birlikte kafeinin fazlası endişeye, panik ataklara ve depresyona neden olabilir. Beyninizdeki melatonin seviyesini azaltır ve bunun sonucunda da gece iyi bir uyku uyumanıza engel olur; bu nedenle geceleri kafeinden uzak durmak en iyisidir.

MUTLULUĞUNUZU ARTIRMAK İÇİN BESİNLERLE İLGİLİ 15
İPUCU
Besinlerin ruh haliniz üzerindeki etkilerini artırmak için kullanabi leceğiniz son derece kolay ve lezzetli yöntemler bulunmaktadır.
1 Serotonin seviyenizi artırmak ve ruh halinizi iyileştirmek için karbonhidrat tüketin.
2 Her öğünde protein tüketin. Bu, bedenin, kendinizi iyi hissetmenizi sağlayıcı en iyi hormonlarından bir tanesi olan triptofan seviyenizi artıracaktır.
3 Beta endorfin seviyenizi yükseltin. Bunu başarmak için şekeri ve beyaz besinleri, beslenmenizden uzak tutabilir ya da azaltabilir ve farklı renkteki sebzeleri tüketebilirsiniz.
4 Dışarıda yiyin. Dışarıda arkadaşları ile birlikte yemek yiyenler daha az strese ve depresyona girme eğilimindedirler çünkü günün stres dolu olaylarına keyifli bir ara vermemizi sağlamaktadır.
5 Kendinize bir külah dondurma yeme hakkı tanıyın. Bilim adamları, bir külah dondurmanın tıpkı para kazanmışsınız ya da en sevdiğiniz müziği dinliyormuşsunuz gibi beyninizin zevk merkezini harekete geçirdiğini keşfetmişlerdir.
6 En sevdiğiniz yiyecekleri arada sırada tüketin. Bu sayede alacağınız zevk en üst seviyeye çıkarken bir yandan da kendinizi daha az suçlu hissedersiniz.
7 Yemek saatleriniz düzenli olsun. Altı saatten daha uzun bir süre boyunca yemek yememek büyük bir hatadır; çünkü enerji seviyeniz aniden düşer ve bu sürede depresyona girebilirsiniz. Bedeninize yavaş yavaş enerji salan, yulaf ya da diğer tahıllardan oluşan besinler tüketmeye çalışın.

 

Kabala okulları

Kabala okullarımla eğitim atmış ama sonu boş çıkmış ve İMbala hakkında hiçle ha olmayan şeyler oyhıyocdu Diyorsun. Madonnayı bilmem etmem. Hocasm bilirim ama bu Mm milyoner oldu . Tahmin edeniniz İd bizimle hiç Ur alakalan yoktur.

Bir bilim adamı kanıtlamadığı Mr şeye gerçek diyybılır mı? Dmr gülerler ona İnsan manevi çalışmaya kalptaki noktası uyanım gelir ancak. Kalpteki nokta uyanmadıysa o kişi için yapacak bir şey yoktur Kalpteki noktası uyanan bir kişinin maneviyata yönelik izlenimleri zaten başlamıştır Bu kişi hayatini cevap bulana kadar arayarak geçirir. Kalpteki nokta konutuyla ligdi daha denn okumanızı öneririm. Doğ-ru cevabı bulduğu raman devam eder. Bu yüzden maneviyatta bankı yoktur denir. Adam kalbinin sorusuna cevap bulduğu yerde çalışır denir. Kişi Yaratanı doğru gruba getirir ve kişi oradan izlenim alırsa ve kalbine uygunsa kalır. Dolayısıyla burada bizim (çin çelişki yoktur. Biz manevi çalışmada dincilerden ayrı olarak çalışırız. Dinci kendisine söyleneni gerçek olarak kabul der ve uygular. Buna kor inanç denir, kor inanç sahibi bir insana maneviyatta salak denir. Bu kişiyi küçük görmek için değildir. Zira bu sadece bir tanım Dolayısıyla dinci bir başkasından duyduğuna inanır ve kendisine söyleyeni peki kimden duydu? O da Ur başkasından duydu… Bu yüzden bu tur bir inanca Allaha inanmak denmez, bir başkasına inanmak denir

Maneviyatın kolay olmadığı konusu doğrudur, Yaratanı ifşa etmek sadece en sabırlı ve inatçı olanlar içindir ve bu yıllar ve hatta omur sürebilir. Bu yüzden seçilmiş insanlar diye Ur tanım vardır. Bu tanım bu kişiler içindir.

Soru-1- AÇIKLAMALARINIZDAN SANKİ TEVRAT VE ONU UYGULADIĞINI İDDİA EDEN YAHUDİLERÎN YANLIŞ YOLDA OLDUĞUNU İDDİA ETTİĞİNİZİ GÖRÜYORUM. İsrailde yaşayan w orada resmi bir okulu bulun Ur topluluğun onula Myet mâtltrmmi hem biraz zor.
2- ‘ModonnaV bilmem mmm hocasını bilirim milyoner Oİ~ dm‘ d iyon mu: lloemt, olan bu zmt Kabmlmet biri herhalde Eğer kabalan ite bu yolda istem tarikatlarında oldufrt gibi farklı öğretileri olan hocalar mı var.

3- Dinci bankasından duyduğuna inanır, o da ba,katından duvmuftur. Buna kör inanç denir- diyorsunuz mmm KABALA KONUSUNDA SİZ DE BİRİNDEN DUYDUKLARINIZA GÖRE HAREKET ETMİYOR MUSUNUZ? inanç konutun da bence bir farkınız bence yok?

Cevap-1- Sokaktaki sıradan dinciden hahsediyonanız Tevrat konusunda, o adamın da bir sucu yok.. Çocukluğundan ona öyle Öğretiliyor oda bu şekilde inanarak yasıyor. Kimseyi küçümsediğimiz ya da kimseye sen unu yanlış yapıyorsun demiyoruz…

Birim yolumuz farklı. İnsan ve Allah sevgisi denilen cümlenize gelince Hu dünyada sevgi niteliği zatm yok o vuzden dünyada kimse kimseyi sevmiyor bu dünyada sadece kişisel sevgi var o yüzden istere Hükr isterse Stalin ya da bir başkası olsun bizim yaklaşımımız nötr. İsrailde gelişip gelişmesi bizi ne ilgilendirsin ki biz dünyevi bir grubuz grubumuz tüm dünyadan arkadaşları dil din irk ayırt etmeden barındırıyor Gelişmesine de dinciler elbette karşı olacak, karşı olmasalar bir şeyleri yanlış yaptığımızı dıijunurduk.

2- Elbette farklı Kabala hocalara var İslamdaki tarikatlar gibi dm dünyanın en karlı isi görmüyor musunuz villalı hor alanını.

3- Oç çeşit inanç vardır. Kör inanca (dinci) mantıklı inanç (laikler) ve mantık ötesi inanca (manevi çalışımda olanlar) sitemizde açıklanıyor bu konular… dolayısıyla tene bir far-lunu yok dediğiniz zaman o sadece sizce bir farkı yok ama bizce doğuyla bati kadar uzak.

Smu Bm zamana kadar otan yazışmalarda iki Önemli komada tam aydınlandım.

f. Kabala kakkmda okuduğum birçok olumsuz yazıma medenimin dinlerde olduğu gibi Kabalacılıkta da. dinlerdeki tarikatlar gibi farklı hoea ve topluluklar olduğu (masonlar, tapınak şövalyeleri, Sebataycı VJ.) gerçeği Nasıl dinlerde istismar ve dünyevi kazanımlar vana bu yolda da benzer istismar edenlerin olduğu.

2- Yahudiliği Tevratı esas almayan kabalan grupların.

3- Tabi bu konularda Kabalan olup da tam tersi uygulamaları bulunan grupların Kabala üzerinde bıraktığı olumsuz etkiyi toplamlardan silmek biraz zor. Bunlar soru değil bir tespit bir itirazınız varsa açıklama yazarsınız.

Cevap- Varsayımlarınız doğru ancak 2. madde de bir ayar yapmamız lazım.

Otantik manevi kitapların hapsi (ki Tevrat da buna dâhil) hepsi ayni yayi anlatmakta Tüm otantik manevi kitaplar başka hiç bir şeyden bahsedemez çünkü manevi edinim sahibi olan herkes ayni şeyi görür. Dolayısıyla Tevratı temel olarak almamamızın nedeni otantik bir kaynak olmadığı değil sadece bu kitabin dili o nesil için geçerliydı ve bizim neslimi.İn manevi çalışması için uygun değil. Zira kişi bu kitabi okuduğu zaman Hz Musanın sanki bu dünyadan bahsettiğini düşünüyor ve anlatılanların hiç bir kelimesi bu dünyaya değil.

Bu yüzden biz Kahalıstik dilde yazılan (dal ve kökler dili olarak bilmen) kaynaklardan çalışıyoruz. Bu yazılar 1500 yıl-larda Ari ve 20. yy; da Ba.il Ha Sulamin yazılarıdır ve diln-yevl kavramlarla karıştırmamak için Sefirotlari dili olan bu kaynaklan ve elbette de makaleleri çalınyonı. Ama akten-Un şeyler aynidir, sadece dil farklı.

İlluminati İsrail

Sairce 1946-1975 yıllarında 215 kez askeri gücüne başvurmuştur. Ayni yıllarda insanlığa 19 kez nükleer silah kullanma tehdidini sa vurmuştur.

1967 Arap İsrail savaşında 300 bin Arap Öldürüldü. İşgal altındaki Filistinde çeşitli çatışmalarda 25 Un civarında Filistinli öldürülmüştür.

1963 yılmda bağımsızlığına kavuşan Afrika ülkesi Kenyanın ilk Başbakanı Kamau Kenyatta. bakın sevgi banş dini diye sunulan Hıristiyan Dininin misyonerleri için neler demiş:

Misyonerler geldiklerinde bu topraklar bizim, İndi onla-nndı. Elimize Incili verdiler, gözlerimizi yumup hep beraber dua edeceğiz dediler. Gözlerimizi açtığımızda Incil bizim, topraklarımız olann olmuştu.

Haçlı seferlerinde 1096-1291 yıllan arasında milyonlarca insanın katledildi. 1099 yılmda Kudüsün Haçlılar tarafından işgal edilmesiyle 70 bin Müslüman ve Yahudi katledilmiştir. Acaba bu seferleri hep sevgi ve barıştan bahseden. Hz. İsa nu emretti merak ediyorum. Yoksa bu seferlerin kışkırtıcılığını, yine günümüzdeki gelişmelerin perde arkasında olan İlluminatimn, geçmişteki tarikatı olan Tapınak Şövalyeleri mi iyi düşünelim. Bunlar da PaganEzoterik inançtan gereği Kudüs ve Tapınak hayranı. Bu amaçla Yahudi ve Hıristiyanlığı ellerinde oynatıyorlardı ve bunlann içinde yüzyıllarca yaşadılar. Hıristiyan dünya sonunda bu örgütün gerçek yüzünün farkına varıp. MS. 1307 yılında tasfiye etti. Ama Masonluk olarak tekrar örgütlendiler ve tekrar Yahudi ve Hıristiyan dünyayı ele geçirdiler. Böylece Orta Çağ’da yarım kalan serbest kapitalist anlayışı oluşturdular Esldden olduğu gibi paraya hükmederek devletlere hükmetmeye, dünyaya hükmetmeye başladılar. Yani 1 doların üzerinde yazan NO VUS ORDO SECLORUM-YENİ DÜNYA DÜZENİ kurulmaya başlandı. Şimdi günümüzde ise ANNUIT COEP-T1S\ yani “BAŞLANMIŞIN TAMAMLANMASI çalışmaları hızla devam ediyor. Her önemli olayın arkasında ayni ekip olduğunu unutmayalım. Niçin devamlı Deccal in ordu-

20. yüzyıl avaşlannda tahminen 200 milyon inan katledildi.

Bunları neden yazdık Bu katliamlara ibretle bakıp düşünelim diye Bu katliamların sebebinin çoftu kimine göre ÖZGÜRLÜK VE DEMOKRASİ adına, ama gerçekte sömürge vc YENİDÜNYA DÜZENİ yani NEW ORDUS SECLORUM savaşlarıdır Acaba bu katliamlarm kaç tanesini Müslüman-lar gerçekleştirmiştir? Şimdi iyi düşünelim! Kim Deccal kim masum? Gerçekte Tanrı ya mı hizmet etmekteyiz, yoksa Seylana mı? ABD halkı bu oyunu görmeli ve kendileri için de kotu dan bu gidişi durdurmak (Tabi İlahi Adalet mazlum insanlara yaptıklarının hesabım görmeden yakalarım bırakır mı bilemem Malum köidik yüzünden Çıkan kuzey-güney savaşında binlerce masum insanı köleleştirerek girdikleri günah yüzünden. Allah onları bir birlerine kırdırtmıştı) Dec-cala karşı olalım derken. Dcccalin askeri olmayalım. Bu dünya hepimize yeter. Gelin boş kehanetler uğruna dünyamızı perişan etmeyelim; Çünkü bu katliamlar bir şey değil. Çıkarmaya çalıştıldan ARMAGEDON SAVAŞI NDA Öldürülecek olan insanların yanında hiç kalır. Çünkü bu savaşta dünya nüfusunun üçte ikisi, yani 15 milyar insan öldürülecektir. Hala ikna olmayanlar vc bu savaşın çıkması için çaba sarf rd enlere.

Şam. Irak. Arabistanda Kargaşa

Rcsulullah (sav) şöyle buyurmuştur bela ve musibetler olacak fa. hiçbir kimse. mgmakdıı.ığı bir makam bulamayacaktır. Bu belalar Şamm etrafında dolanactk. Irakıtı literme çökecek.

Mehdinin gelişi Fit aman ayında ayn ıhken tutulmasına sebep olacaktır. (Kıyamet Alametleri s. 200)

Mehdinin çıkmasından fince bir Ramazan içinde güne iki defi tu-tulacakhr. (Olüm-Kıyamet-Ahirel ve Ahir Zaman Alametleri. Şa-nmi. s. 440)

Yukandaki rivayetlerde dikkati çeken en önemli nokta Ramazan ayının ortasında hem güneş tutulmasının, hem de bir ay içinde Ay’ın ve Güneş’in iki kere tutulmasının imkansız olduğunun fark edilmesidir. Bu, normal şartlarda gerçekleşmeyecek bir durumdur. Oysa diğer ahir zaman alametlerinin çoğu insanın anlayabileceği, sebepler dairesi içinde gerçekleşebilecek olaylardır.

Eğer bu hadislerde tarif edilen olaylar dikkatle incelenirse, rivayetler arasında çeşitli farklılıklar olduğu göze çarpar. Yukandaki 1, 2 ve 3. rivayetlerde ay, Ramazanın birinci günü, 4. rivayette ise sonuncu günü tutulacaktır. Böyle bir durumda yapılacak en doğru şey, aynı olaya bakan farklı rivayetlerin ittifak ettikleri ortak yönleri tespit etmek olacaktır. Buna göre, yukandaki hadis rivayetlerinin toplamından çıkan ortak sonuçlar şunlardır:

1. Ramazan ayında Ay ve Güneş tutulmalan olacaktır.

2. Bu tutulmalar ortalı, yani 14-15 gün orayla olacaktır.

3. Bu tutulmalar iki kere tekrarlanacaktır.

Bu tespitlere uygun olarak. 1981 yılında (Hicri-1401dc) Ramazan ayının 15. günü Ay, 29. günü de Guncş tutulmuştur. Yine ikinri olarak, 1982 yılmda (Hkri-1402 de) Ramazan ayının 14. günü Ay. 28. günü dc Güneş tutulmuştur.

Aynca bu hadisede Ayın Ramaıanta tam ortasında DOLUNAY halinde tutulması ve dikkatleri çekecek bir alamet olarak belirmesi de son derece anlamlıdır.

Bu olayların İla Mehdinin diğer çıkı alametleriyle aynı donemde meydana gelmesi ve hicri 14. yüzyıl batlarında, üs üste iki yıl (1401-1402) mucizevi bir tarzda tekrarlanması rivayetlerin işaretinin bu olaylar olabileceğini kuwetlendirmektedir. Mehdi için Ari alamet vardır ki, bunan birinci! Ramazan ın birinci geresi Ayla İkincisi de ortasında Güneşin tutulmasıdır. (El-Kavfu I MuhhAsar Fi Alamehl MMkffg Muntazar, s. 49) Ramazanın birinci gecesi Ay, ortasında Güneş tutulacaktır. Onun saltanatı zamanında. Ramazan ayının on dördünde Güneş tutulacaktır, o ayın ikisinde de Ay kararacaktır. (Mektubat-ı Rabbani, 21163) Ramazanda iki defa Ay tutulması olacaktır. (El-Kavlut Muhtasar Fi Alamalil Mehdiyy-il Muntazar, s. 53)

Bu tespitlere uygun olarak, 1981 yılında (Hicri 1401’de) Ramazan ayının 15. gUnü Ay, 29. günU de GUneş tutulmuştur. Yine ikinci olarak, 1982 yılında (Hicri 1402de) Ramazan ayının 14. günü Ay, 28. günü dc Güneş tutulmuştur.

Bağdatın Alevlerle Yok Edilmeli

2003 senesinde Irak Savaşı’nm ilk gününden itibaren Bağdat en yoğun bombardımana tutulan şehirlerden biri olmuştur Ağır bombardıman, gecelcri Bağdat ın tıpkı hadiste haber verildiği gibi alev alev yanmasına neden olmuftur. Bağdatın gazete ve televizyon haberlerine yansıyan görüntüleri, yukarıdaki hatimle dikkat kilen alev alev olması ile Mm olarak mutabıktır

Irak’ın Yeniden Yapılanman

Jnita eoldmbnadûça hymmt kopm.u. Ve Irtkükı masum m-sanlar Şma doğru m|w yerleri ararlar. Şm> yemâm yapıla-mr. Irak da yemim yapdamr. (fenni UmmaL Kstab-ul hyame hsm-ulefat. t S. t. 254)

Hadiste Irakın yemden mya edileceğine dikkat çekümekle-dır Om Iran-Irak Savayı, daha aonra Körfez Savayı, son ola-rak da 2000Irki Irak Savayımn ardından. Irak ta pek ok fa-hir yerle bir oimuytur Bu avapn ıonrawnda j i|iaı yag olaylarının da etküiyle büyük bir harabeye dönüşen Irak’ın yeniden inşa edilmesi mecburi hale gelmiştir.

Irak halkı İÇ fırkayı aynlıı, Bir kısmı çapulculara katılır Bir kısmı şiltlerini geride bırakıp kaçarlar. Bir kısmı iavafir tv âldündürler.. Siz bumlan gördüğünüz vakit kıyamete hazırlanın(Yusuf el-Makdist. Fra Idu Fevaidil Fikr Fil İmam EMİM El-Muntazar)

Şam v Mısır Devlet Balkanlarının öldürülmesi Ondan önce Şanı ve Mıaır melikleri (hükümdar, memleket tahibi) öldürülecektir (El-Kavlul Muhtasar Fi Alamet i! Mehdtyy-il Muntazar, s. 49)

Bu hadiste Mehdi nin gelişinden önce Şam vc Mısır yöneticilerinin Öldürüleceklerine dikkat çekilmektedir Mısırın vakın tarihi incelendiğinde hadiste de belirtildiği gibi bir mdiğm’ öldürüldüğü görülmektedir. 1970 yıfanda Mısırın başına geçen Enver Sedat 1981 yıfanda bir resnigeçit sırasında muhaliften tarafından düzenlenen bir suikast sonucunda hayatını yitirmiştir. Serada Şam lideri olduğu belli. Birkaç ay bekleyelim ve sonu nasd olacak gördün. Günümüzde Ortadoğu’da Yaşananlar bu hadisleri doğrulamaktadır. Sn diğer şeyh ve krallara geldi.

Annagedon mu? ORDO AB CHAO mu?

Armagedon savaşı acaba birilerinin ORDO AB CHAO yani Ak kaosla gelen düzen için mİ kullanılmaktadır. 1994 yıluıda

Birleşmiş Milletler tş konseyi loplanbsmda bir savaş beklen-tisini şöyle açıklanıyor.

Küresel Ur değişimin eşiğindeyiz. Bekkdigİmlz şey, tam zamanında gelecek Ur bunalımdır. Uluslar YENIDONYA DÜZENTni o zaman kabul edeceklerdir.

İrak Fatihi başkan Bush Ur konuşmasında inandığı misyonu şöyle izah ediyor Adalet İle rulom her zaman UıUrienyle savaş halindedir Allah bunlar arasında tarafsız değildir. Biz İyiyle kota arasmda Ur savaştayız.

Amerika, kötülüğü iyilikten ayırt edecek.

Bu anlayışta olan Baykan Buah ve Fransa eski Cumhurbaşkanı Jacques Chirac, İrak savaşından One bir araya gelmişler.

O toplantıda Busfc Chirac ı birlikte savaşa girmeye ikna et-mekiçin:

Ortadoğu da Yectlc ve Mccüc harekete geçti. İndlin öngördükleri yaşanmaya başlandı, bana yardım etmelisin demiş.

Hele 11 Eylttldc ABDye yapılan saldırıların sonunda dünyaya bir bakalım 11 Eylül saldırılan dünya için yeni bir milat olacak gibi. Bu saklından sonra Hıristiyan Dünyaya yıkılan Komünizmin yerine yeni bir düşman bulunmuştu. Bu yeni düşman İSLAM ve İSLAM DÜNYASTYD1, daha doğrusu RADİKAL İSLAMDIR Kendilerine karjı olan her Müslüman radikal İslam. Bu kurguda gerçekten M usl umanlar başrolde miydi, yoksa perde arkasında olaylan belli hedefler için kurgulayan başka birilcri mı vardı? 11 Eylül saldınlann-da. bu uçaklan gerçekten ABDye kastetmiş teröristler mi. yoksa binleri uzaktan kumanda ile hedeflere sevk ederek mi gerçekleştirdi?

Pentagon a çarpan uçak mıydı yoksa başka Ur şey miydi iyice anlamaya çalışalım Ihı binalarda en çok yaşayan insanlardan ölenlerin, neden en az sayıda olduğunu anlamaya çalışalım. 13 Eylül 2001 tarihli İsrailde yayınlanan Jerusalem POst gazetesi, ikiz kulelerde çalışan 4000 Yahudiden 3 kişi-nin öldüğünü yazdı. Daha sonra bu sayının 1 kişi olduğu an- ıdh taşıldı. Çok garip değil mi? FBTnin luıva konanı İlan ettiği 19 kişinin ismi, nc ikiz kulelere, ne Pentagona (saten Pentagona çarpan uçakta görülemedi) ve ne de Pmnslylvanlaya düştüğü İddia edilen uçakların yolcu listelerinde bulunmadığı onaya çıktır O halde bu olayın perde arkasında ne var? Mistik Kabalanm en Önemli kitabı Zahorm 8. cildinde 2001 yılmda Mesihin gelişiyle ilgili ilginç kıyamet alametlerinden birinde şunlar yasmakladır.

Bu günde, uzun büyük şehirde, ateş alevi olacak. Ses bütün dünyayı uyandıracak. Birçok kuleyi yakacak Birçok kule yıkılacak ve birçok Önemli insan v görevli o gün ölecek Aynen böyle olmadı mı? Bu durumda yenldünya düzeninden bahsedenlerin. Mrllerinln ince planlarına göre yönlendirmelerinin olup olmadığını iyi gözlemlemeleri gerekir. MOSSAD’ın kuruculu ve İsrail istihbaratının 1947den 1963’o kadar başkanlığını yapan Isser Harel, Amerikalı ünlü gazeteci Michael D Evanaa 1900 yılmda gelecekle İlgili yaptığı ve hepsi bir bir gerçekleşen söyleşideki ABD’ye karşı olası terör saldırılan baklandaki kehanetlerinden biri:

New York, sizm özgürlüğünüzün ve kapitalizmin sembolü. İlk olarak ovaya saldtrmalan olası En yüksek binanıza, gücünüzün sembolüne.

Aynen böyle olmadı mı? İşin şakaya gelir yan vok. 2006 Ağustos unda İsrailin Lübnana saldırmasıyla başlayan şiddetli çatışmalar sürerken. Kıyamet savaşının başlangıcı için, ünlü tarihçi ve oryantalist Prof. Dr. Bemard levris Neo-Conlarm yayın organ Wall Street Jumal gazetesinde tarih bile verdi;

22 Ağustos başlıklı yananda ve vinç İsrail istihbaratına yakınlığı Oe bilinen DEBKAfde ınternet ıHaatnfc Miraç Kandili günü (22 Ağustos) dünyayı sanan Mr eylem olacak diye larih bile verdiler

Dunyamıı Allah korada ve ucuz kurtulduk. Önceki keha netlerde olduğu gibi binlen bir yerden düğmeye her an bulabilır.

Kabalanın dönüşünü hazırlamaya çalıştığı Mesih kimdir?

Bu esterde Hıristiyanlığın temelinin Kabala olduğu ispatlanmaya çalışılmıştır. Tevratta tami geçen büyük peygamberlerin yaptıkları yanlılıkları okuyan bir ki i, böyle bir dinin peşinden nasıl gider veya böyle kutsal kişilerin bu haltları işleyeceğine ihtimal verir mİ? Blrilerlnln bu kutaal kişilerin say gınlıgına gölge düşürüp, günahı kutsallaştırmak için sarf et tikleri çabayı anlamaz mı? Bu çabaların sonucunda hangi Tannya hizmet edildiğinin farkına varmaz mı? Neden Ya hudi Mistizminde öteki dünya yoktur? Neden Cennet. Mesihin gelmesiyle bu dünyada kurulacaktır? Kabalanm dönüşünü hazırlamaya çalıştığı Mesihin kimdir? ASLINDA KABALA. MUSA DİNİ VE DİCER SEMAVİ DİNLERİ REDDEDEREK. BUNLARIN YERİNE ALTERNATİF BİR DİN OLMA ÇABASINDADIR Kabalacılar her ne kadar Yahudi kökenli obalar da. gerçekte Tevrat da dahil hiçbir dini kitabı, peygamberi ve vahyi kabul etmezler. Onlar Tanrıya bu dünyada ulaşılacağına inanırlar. Kabakçılık saf Musa Dinini de tasfiye etmektedir. Saf bir şekilde nefsini kötülüklerden koruyup Tanrıya yakın olmaya çahşan. Hıristiyan ve Musa D-ni’nden olup hoşgoru içinde birlikte yaşamayı amaçlayanlar bunlara dikkat etmelidir. İşin içme bir de Siyonizm dahil edilmiştir. ~Illuminati~ isimli eserin Hıristiyan yazan Texc Mam bakın bu konuda ne tespitler yapıyor.

Başkenti Kudüs olacak şekilde, bir dünya hükümeti hatta dünya imparatorluğu kurmak için çalışıyorlar. Siyonizmi yüceltiyor, Yahudilerin büyük tapınağını yeniden inşa etme-yi ama aslında bunları yaparken, ne Tevratı ne Musanın Şe-riabnt. ne de Mesih, Hz- İsayı şereflendiriyorlar. HıristiyanInr, yurtseverler vo mllllyotçllor için kafalarındı planladıkları şeyi düşünmek bile deliye! verici. Eğer bu adamların planlan gerçekleşirse İsrail ve Yahudiler de bundan çok zarar çekecekler. Dünyadaki büyük dinlet. Mm hayrete düşüren iğrençlikte şeytani bir dm ulu rt Kin okulı mezheplerle bir (eşerek bir sente haline geldiğinde. Ortodoks Yahudiliği de sona ermiş olacak Yazar kitabında Lufkrfden (Aydm-latan-Şevtan) aldıktan ışıkla aydınlanan lllumlnati hakkında geniş bilgiler sunar Yazar bu grupların neden Kudüs ve Tapmakta ilgilendiklerinin çok farkında. Musa Diniyle v Hıristiyanlıkla bir ilgilerinin olmadığının alıma çizmektedir Samimi Musa Dininde dan Yahudılmn. Siyonizmle nereye doğru yol aldıklarını orgulamalon gerek Bizim burada samimi dindar insanlara divecek bir şeyimiz yok. Çünkü bu din gerek SîyonizmTe gerekse Kabalacılıkla aslından bir hayli uzaklaştırılmış dununda. Bu durumu fark ederek İsrail Devletinin kuruluşunu onaylamayan gerçek dindar Hahamlardan bahsetmiştik. Günümüzde ise Protestanlık Evanşehk anlayışla lam bir Hıristiyan Siyonizmine dönüşmüştür. Geriye en büyük engel İslam kaldı. Nedense Hz. Muhammed hariç bütün peygoanber-ler. hep bu aydınlanmış Kabala geleneğiyle yetişmiş oldukları belirtilir. Kabalacıların İslamda yalnız İsnuililer, Haş-haşller gibi Şii guruplarla ilişkileri görülür.

‘.illerde 12 imam ve tekrar geri kurtuluş için gelecck kayıp İmam Mehdi, Mesih anlayışının bir ürünü olduğu açıkça görülmekledir. İslamın ilk dönem fitne hareketinin içindeki önemli şahsiyetin Yahudi Abdullah tbni Sebe olması, bazı konularda btzlere ipucu vermektedir. Abdullah İbni Sebe ekibinin Hz. Aliyi hemen Tanrılaştırarak. İslamda ilk büyük Şii ayrılığın doğmasında son derece büyük etkileri vardır. Tabi günümüzde ŞU gurup, şu an başlarına büyük bela ol muştur.

Şimdi gelelim Ulam Protestanlığına ve şu meşhur Mesih Sabetay Seviye. Mesih konusu işlenecekle, bu önemli şahsiyelten bahsetmemek olmaz. Bu şahslyotln ve ona mürtd olmuş kişilerin Ülkemiz geçmişinde çok Önemli rolleri olmuştur. Sabetay Sevi (1626-1676) İzmirde doğmuş, Talmud ve Kabala eğilimi almış, genç yaşta ban maczup halleriyle dikkat çekmiştir. Kabaladan Mesihin geliş tarihi olarak 1666 yılını ortaya atmış ve Meslhliğini ilan etmiştir. Günahın kutsallığı Han eden Sabetay Sevi’nin uygulamalarından. Kabalanın Mealhinln Tevrattın Mesihiyle ne kadar alakası olduğunu sanının samimi Museviler anlamıştır. Bizim ikazlarımız, şimdi daha İyi anlaşılmıştır anının. Sebatay Sevi, OsmanlIda yaşayan Yahudiler arasında karışıklığa sebep olup ölüm cezasına çarptırıldığında, bu iddiasından vazgeçerek MUs-İdman oluyor ve müritlerini de Müslüman yapıyor, ölümünden sonra da müritleri, Müslümanlıklarım sürdürerek, Türkçe isimler kullanıyorlar.

Bu cemaat daha çok Mevlevilik, Bektaşilik. Melamilik ve Oz-bekler tekkesi gibi bazı tarikatlarda şeyhlik makamına kadar yükselmişlerdir. Ne de olsa benzer tasawufu felsefeye sahipler. Yani Şiilikle başlayan macera aynen devam etmiştir. Sadece bu tarikatlarda değil; İttihat ve Terakki, Hareket Ordusu, Hürriyet ve İtilaf Fıkaa, Jön Türkler, İstiklal Harbi ve Türkçülük hareketleri İçinde hatırı sayılır sayıda yer alırlar. Meşhur Fransız İhtilalinde bile bu hareketin müritleri rol ahr. Bu çalışmalar sonucunda karşılarında önemli bir karşı güç olan Vatikandaki Papa gibi, OsmanlIdaki Halifelik de tasfiye edilmiş oldu. Böylelikle Ulam da dünya siyasetinden tasfiye edilmiş oldu. Artık sömürgecilerin yayılmacı emelleri karşısındaki en Önemli güç dünya siyasetinden çekilmiş oldu. Ama daha her şey bitmedi. Çünkü Halifelik tasfiye edilmesine edilmişti ama kaynaklan sağlam olduğundan. Ulam Dininin temelleri tam manasıyla tasfiye edilememişti Daha İslam Protestanlığı tam organize edilememişti işte asıl kaynağa donelim, Kurandaki din diyenler umanz işin sonu-nu.

Martin Luther gibi Kutsal Kitaba donelim derken, Hıristiyanlıgm vardığı yere götürmezler Tabi taaawufi çalışmalarla nefsi ıslah clnuk gayretinde olanlar da, Kuranda tanımlanan tevhld aıılayıyı korumaya dikkat etmeliler. Nefsi terbiye dip Kamil İman ya da Arif olacaftız derken. Ani imaran dini yoktur denilen noktaya i gitmemeli. Tevhidi ve ilahi vahyi koruyamayan diğer dlnienn hah ortada. Şu an bu gelişmelerin farkında olan İslam! tevekküllerde. ağk(i yer alamamaktadırlar. Ancak çeşitli temaslarla yu an Yeni Dünya Düzeni Kin, kendine dostlar devşirme ve Yeni Dünya Dini haurlama calıymalan durmakııun devam etmektedir. Medeniyetler araı diyalog. ılımlı İslam gibi çalıymalar, hep bu arayışa MıaM Kindir. Yem Dünya Düzeni aslında kendilerini dünyanın riiw gören bir avuç imanın dünyaya hükmetme vevon verme düzenidir Kendim hukümranhklanna IMndf engel teykil eden her türlü din devlet ve organizasyonu taıfi-ye çılıy ılı huU sümektedir İmarlara sumak mesajı kalmayan, sağlam kimim dayanmayan dinlerin bu tasfiye hareketine dayanması çok zor Binleri bu temeller üzerine kumlan aydınlanma hareketiyle, ekonomide kapitalizm, düşüncede Protestan temelli laik an-layıy ve yönetimde cumhuriyet ve demokrasiyi oluyturarak. dünya özerinde botun bölgesel otoriteleri yıkmışlardır Geriye önlerinde tek merkezden yom-tilccek bir dünya kalmıştır.

Krallara ve din otoritelerine verdiği mücadelede t mantık özgürlüğüne kavuymuy oldu mu bilemem. İnsanları, dinlerin tahakkümlerinden kurtanp, bizi deliler gibi özgür kılan, her turta tüketimle sarhoş ederek, istedikleri hedefe doğru yol almaktadırlar Deli ve sarhoş imanların kendileri tçin bir engel teşkil etmediklerini iyi bilmektedirler. Dünyanın büttın zenginliklerine egoistçe göz dikip, kendilerini tüm donyaran tek hâkimi saymaktadırlar. İnsanlık tarihi, kendini egosuna tıpan ve kendini Tann yerine koyan bir Sürü meczubun hiUyetcri ve enkazları ile doludur Bu kötü gidiş. İnvanlık fark ederek daha hakça bîr yola mutlaka sokacaktır. Barış, diyalog, dayanışma içinde daha paylaşıma ve aydınlık bir dünya İçin yapılan çalışmalar, bililerinin her türlü tahakküm hesaplarını boşa çıkarmalıdır.