TANRI’YI SÖZLERİ ARACILIĞIYLA TANIMAK

Küçük Arkana

Eski bir hikâyede, duvar resimleri ve kıyafetler yaptırmak üzere işçi kiralayan bir kraldan söz edilir. Çalışanlar arasında özellikle genç ve çalışkan bir çocuk göze çarpar. Kral daha güzel tasarımlar yapabilmesi için bu gence çeşitli renkte malzemeler sağlar ve herhangi bir şeye ihtiyacı olursa kendisine haber vermesini söyler.

Diğerleri birçok problemle karşılaşıp yeterince iyi iş çıkaramazken, genç çocuk inanılmaz başarılıdır. Bir gün diğerleri gencin etrafına toplanarak, “Bizler bu kadar problem yaşarken sen neden bu kadar başarılısın?” diye sorarlar. “Bizim ya ipliklerimiz karışıyor ya da boyalarımızın rengi atıyor, her zaman bir şeyler yanlış gidiyor.”
Genç bir an düşünüp, şöyle der: “Kralımızın ne zaman yardıma ihtiyacımız olsa ondan yardım isteyebileceğimizi söylediğini hatırlamıyor musunuz?”

“Evet, biliyoruz” derler çocuğa. “Karışan ipimizi günlerce çözmeye çalıştıktan ve iyice karıştırdıktan sonra onun yardımcısını çağırdık.”

“Onu benim ne kadar sık çağırdığımın farkına vardınız mı?” dedi çocuk.
Diğer çalışanlar kızgın bir şekilde, “Evet ve senin kaba birisi olduğunu ve onu rahatsız ettiğini düşündük” derler.
“Kralın sözüne güvendim ve o da her zaman bana yardım etmeye hazırdı.

Gencin başarısının sırrı buydu, en küçük bir sorunda bile kralın sözüne güvenerek, itaat edip, sık sık kraldan yardım istiyordu. Eğer dünyasal bir kral bile sözüne sadık kalınmasına bu kadar seviniyor ve yardım ediyorsa, Göksel Babamız daha ne kadar fazla sevinecektir. Göksel Babamız bizi içeri, kendi yanma çağırmaktadır. Neden çekiniyoruz? Tanrının mükemmel lütfunu ve merhametini anladığımızda Onun tahtına koşmaktan çekinmeyiz. O andan sonra bu bizim için normal bir alışkanlık haline gelecektir.

Tanrı, sıkıntı zamanlarımızda O nun tahtına kendimizden emin bir şekilde yaklaşırsak, bize yardım edeceğine söz vermiştir. Kendi hayatlarımızla ilgili dua ettiğimiz zamanlarda, başkalarının da hayatlarında zorlandıkları ve yardıma ihtiyaç duydukları konularda güç ve teselli bulabiliriz.
“Bu nedenle, ey kardeşler, İsa’nın kanı sayesinde perdede, yani kendi bedeninde bize açtığı yeni ve diri yoldan kutsal yere girmeye cesaretimiz vardır… Öyleyse yüreklerimiz serpmeyle kötü vicdandan arınmış, bedenlerimiz temiz suyla yıllanmış olarak, imanın verdiği tam güvenceyle, yürekten bir içtenlikle Tanrıya yaklaşalım. Açıkça benimsediğimiz imana sımsıkı tutunalım. Çünkü vaat eden Tanrı güvenilirdir. Birbirimizi sevgi ve iyi işler için nasıl gayrete getirebileceğimizi düşünelim İsa, Aden Bahçesinde Tanrıyla sahip olduğumuz tam birliktelik ve paydaşlıktan, günahlı düşüşe ve oradan da yine Tanrı yla paydaşlığa uzanan yolculuğumuzu tamamlamak için, dua aracılığıyla Tanrının tahtına yaklaşabilmemiz için bizlere yol açmıştır. Ona korku ve utançla değil, cesaretle yaklaşabiliriz. Ve bir kez Tanrının lütfunun huzurunu ve gücünü gördüğümüzde, hâlâ yolculuk yapmakta olan ve ait oldukları yerin Tanrının lütuf yüreği olduğunun farkına henüz varamamış canlara da rehberlik edebiliriz.

Leave a comment