Terazi Burcu Anneleri

Çocuk kıskançlığının türlü şekilleri vardır. Kimileri, daha önce tuvalet alışkanlığı kazandıkları halde, birden bire altını ıslatmaya başlar. Bana tedavi için getirilen böyle çok çocuk gördüm. Anne babaların dayak atması ve her türlü ceza vermesi onları korkutmaya yetmediği gibi daha da inatçı yapmaktadır. Hâlbuki bu anne babalar onlara sevgi dolu bir sesle artık büyüdüklerini, böyle bebekçe şeyler yapmalarının çok komik olduğunu söyleselerdi ve gülüp geçselerdi çok daha tesirli olurdu.

Geçen gün oğlunuz tuvalete yetişmeden külotunu ıslatmış. Buna aldırış etmediğinizi görünce ikinci oyununu oynamış, kakasım uzun süre tutmuş ve sonunda donuna yapmış. Daha önce bu konularda size verdiğim tavsiyelere uyarak görmezden gelmekle iyi etmişsiniz. Eğer bunda da sabır gösterirseniz kısa zamanda geçecektir. Bu günlerde oğlunuzu minik kardeşi ile yalnız bırakmamaya dikkat ediniz. Ne yapacağı belli olmaz. Bir anneden dinlemiştim. Dört yaşındaki oğlu, yeni gelen kardeşine karşı hiç kıskançlık belirtileri göstermemiş. Anne bir ihtiyaç için komşuya gitmiş. Giderken uyuyan küçük kardeşini oğluna emanet etmiş, ona iyi bakmasını, uyandığı zaman beşiğini sallamasını söylemiş.

Döndüğünde bir de ne görsün. Oğlu küçük yumruklarıyla minik kardeşini bir güzel dövüyor. Anne, hiddetinden: “Ne yapıyorsun?” diye bağırıyor. “Ah anneciğim sorma,” diyor. “Bu bebek hiç söz dinlemiyor. Ben susmasını söyledikçe o bağırıyordu. Bir güzel patakladım işte.” Çocukların kıskançlık konusunda bizlere olmadık oyunlar hazırlayabileceğini unutmayalım.

Dr. Klaus’tan dinlediğim dikkat çekici bir olayı nakletmek istiyorum. Ölüm döşeğinde yatan üç yaşındaki bir çocuğu muayene etmesi için doktoru çağırıyorlar. Baba, çocuğun otuz altı saattir ağzına bir lokma koymadığını, arada bir baygınlık geçirdiğini, yataktan kaldırdıkları zaman yere yıkıldığını anlatıyor. Doktor o sırada annenin sesli bir şekilde dua ettiğini duyuyor. Kadının duasını dinledikten sonra meseleyi anlıyor. Meğer üç sene önce bu çocuk dünyaya geldiği gün onun büyüğü hastalanıp ölüyor. Çocuk bu hikâyeyi, anne baba aralarında konuşurken, tesadüfen duyuyor. Ancak duyduğundan anne babanın haberi yok. Bir gün çocuk oyundan eve döndüğünde annesinin bir çocuk dünyaya getirdiğini görüyor, içinden, “demek bir kardeşim dünyaya geldiğine göre ölme sırası bende,” diyor ve ölüm döşeğine yatıyor.

Doktor işin sırrını öğrendikten sonra çocuğun başına dikilip bağırıyor: “Boşuna heveslenme, ölmeyeceksin! Hadi bakalım, çık yataktan!” Çocuk yataktan sıçrayıp kalkıyor, ağlayarak annesinin boynuna sardıyor. Çay ve yağlı ekmek istiyor. Hayretler içinde kalan baba, “Allah razı olsun doktor, diyor, çocuğun içindeki cinleri kovdunuz.”

Çocuk gerçekten öleceğine inanmış mıydı, yoksa rol mü yapıyordu? Bunu bilemeyiz, ancak bildiğimiz bir şey varsa, ölmek fikri hoşuna gitmiş olmalıydı. Çünkü yeni bir rakip gelmişti ve bu gelişi hiç sevmemişti. Kendisinden habersiz bir rakip getirdikleri için anne babaya bir ceza vermeliydi. O anda gizlice duyduğu ölüm hikâyesi akima gelir. Bundan daha iyi bir fırsat olamazdı.

Çocuklar, karın ağrısı, çişini kaçırma, baş ağrısı, peklik gibi durumlarda anne babanın telaşa kapıldığını ve kendileriyle meşgul olduğunu keşfettikleri an artık onları küçük kardeşe bakmaktan alıkoymak için bu vasıtaları kullanmaya başlar, çok güzel hasta taklidi yaparlar. Bu durumu sezen anne baba ne yapmalıdır? Onlarla büyük insanla konuşur gibi konuşmalı, yaptıkları oyunun farkında olduklarını anlatmalı, ciddiye almadıklarını göstermek için gülüp geçmelidirler.

Terazi Burcu Anneleri_18.jpg

Bir önceki yazımız olan 16-17-18 Şubat Tarihinde Doğanların Burcu Ve Özellikleri başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.

Leave a comment