Uzayın sonsuz ve büyük ölçeği

Uzayın sonsuz ve büyük ölçekte maddeyle düzgün olarak dolu olduğunu varsayarak, Tegmark sizin en yakın “ikizinizin” 10’un 1029 kuvveti kadar metre uzaktaki bir gezegende yaşadığını hesaplar. Bu kavranamayacak kadar büyük bir sayıdır. Tegmark, astronomların teleskoplarıyla incelediği her şeyi içeren Hubble hacminin yarıçapından çok daha büyük olduğu için, buna “astronomik seviyeden daha fazla” demeyi sever. Ama yine de sonsuzlukla karşılaştırıldığında son derece küçüktür; Tegmark’ın belirttiği üzere, sayının büyüklüğü ikizinizi daha az gerçek yapmaz.

Aynı varsayımları kullanarak, 100 ışık yılı genişliğinde yarıçapa ve Dünya üzerinde merkezlenmiş 100 ışık yılı yarıçapındaki uzay bölgesindekine özdeş içeriğe sahip dünyadan 10’un 1091 kuvveti kadar metre uzaklıkta uzayın küresel bir hacmi olmalıdır; ve aynı şekilde 10’un 10115 kuvveti kadar metre uzaklıkta tüm Hubble hacminin özdeş bir kopyası olmalıdır. Sizin kopyalarınızın gelecek hayatlarını etkiledikleri değişik seçimler yaptıkları, Evrenimizin biraz daha kusurlu birçok kopyası ve Everett yorumundaki kuantum gerçekliğinin farklı versiyonlarından benzersiz olmayan çeşitlemeler olmalıdır. Tegmark’ın ortaya koyduğu gibi, “burada prensipte olabilmiş olabilecek her
şey, aslından başka bir yerde olmuştur,” tıpkı piyangoyu kazanmanız veya “Dünya” üzerindeki yaşamın büyük bir asteroitin çarpmasıyla beraber bir hafta önce yok olması gibi.

Tegmark bu durumu bir “1. Tür” Çoklu Evren olarak tanımlar, ki böyle her şeyin aynı Büyük Patlama’dan ortaya çıktığı sonsuz ve genişleyen bir metaevrende her şeyin başka kopyalan vardır ve her şey aynı fizik yasalanna uyar. İsmin ima ettiği gibi, Çoklu Evren’in başka türleri de vardır ve Everett tarzı kuantum fiziğinin paralel evrenleriyle (Tegmark bunlan “3. Tür” olarak sı nıflandınr) daha sonra açıklayacağım farklı olasılıklar bunlara dahildir. Ama bu Çoklu Evren teması üzerine en basit çeşitlemedir ve Tegmark 1. Tür Çoklu Evren fikrinin tam olarak gözlemsel kanıtlan yorumlayan kozmologlann varsayımlan üzerine kurulduğunu savunur. Örneğin kozmik ardalan ışıması gözlemleri gökyüzünde biraz daha sıcak ve biraz daha soğuk parçalar gösterir. Bu parçaların büyüklüğü uzayın eğriliğine bağlıdır ve gözlemler kuvvetli bir şekilde uzayın bir kürenin yüzeyi gibi eğri olmadığı fikrini destekler.

Kozmologlar tarafından kullanılan dilde, küresel model yüzde 99,9 güvenle göz ardı edilir. Bunun anlamı, standart hesaplamalara göre bizim gördüğümüz büyüklükte sıcak ve soğuk parçalar binde bir kez şans eseri küresel bir evrende gözükebilirler. Ama Tegmark bu sayılar yorumunun ancak gözlemlenebilecek 1.000 tane başka küresel evren varsa anlamlı olacağını söyler. “Yüzde 99,9 güven aralığının” tam olarak anlamı, her bin taneden 999 küresel evrenin bizim gördüğümüz değişik büyüklükte lekeler gösterme olasılığıdır ve bizim lekelerin uzayın düz olduğunu düşündürdüğü ender küresel bir evrende yaşıyor olmamız pek olası değildir. Burası sonsuz uzay ile gidebileceğimiz son nokta; peki, ama ya sonsuz zaman? Zaman kozmolojik hesaplamalara nerede girmektedir?

logo (1)

Bir önceki yazımız olan Akrep Burcu Ağustos Yorumu başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.

Leave a comment