Mart 2015

İlluminati kitapları

fal bak

Hall’un kitabında atıfta bulunduğu konularla alakalı bir başka kitap ise, 19. yüzyılın sonlarında yaşayan Rus mistik ve masonu Helena P. Blavatsky’nin derlediği okült (esrarengiz) inançlar ansiklopedisidir. Blavatsky, içeriğinin kendisine “üs tadlar” veya “bilinmeyen efendiler” tarafından verildiğini de iddia ettiği15 bu kitaba Gizli Doktrin ismini vermiştir.

Blavatsky’nin Gizli Doktrin kitabı pek çok yönden Albert Pike’ın hür masonluğun kutsal kitabı kabul edilen hacimli eseri Ahlak ve Dogma kitabı ile karşılaştırılabilir. Her iki kitap da insanları daha yüce bir ruhani bilgiye eriştirecek gizemli gerçeklerin yol haritasını gösteren bir kitap olma iddiasındadırlar. Gizli Doktrin ve Ahlak ve Dogma kitablarmda savunulan ruhani bilgiyi özümseyen ve gayretli bir çalışma gösteren yüksek bilinç düzeyinin yeni üyelerinin, Tanrılık katma yükselecekleri iddia edilir.

Bu şekilde yarı tanrı haline gelen kişiler, sihirli güçlere hükmeder ve olağanüstü bir zekâya sahip olurlar. İnsanlar bir kere bu şekilde aydınlandığında ve yüksek bilgi sahibi oldu Onlara “Sen Tanrısal bir varlıksın,” der, onlar da coşkun ve heyecanlı bir ruh hali içerisinde buna inanırlar. Şeytan daha sonra bu insanlara, büyük ve esrarengiz sırrın taşıyıcıları olduklarını da fısıldar.

“Bu ruhani bir sırdır ya da gizlenmiş bilgidir,” der. “Bayağı, cahil ve sıradan insanlar bu konuda hiçbir şey bilmezler. Bu ruhani sır kadim bilgeliğin temelini oluşturur ve benim kardeşlerim ve kara meleklerim tarafından asırlardır muhafaza edilmektedir. Şimdi bu sır şenindir,” der onlara.

“Sen akıllı kimseler arasında bir devsin,” diye yumuşakça ikna eder. “Sen yüksek bir bilinç ve algı düzeyinin insanısın. Sen hayranlık verici ve tamamen güçlü yeni bir insansın. Dün yayı idare etmek ve aşağı düzeydeki ırkların efendisi olmak senin kaderindir.”

Scottish Rite Journal dergisinin ölüm ilanları sütununda, ken disi için “20. yüzyılın en büyük masonik üstadı ve filozofu” diye yazılan ve 33. dereceden mason olan Manly P. Hail, The Phoenix isimli ufuk açıcı kitabında; bu gizli doktrinden ve aydınlanmış tanrı insan (yarı tanrı) ırkının aklının üstünlüğünden bahseder.11 Gizli Doktrin bölümünde Hail; “Çağlar ve zamanlar üstü bilgelik, görebilecek göze sahip kimseler için açıklanmıştır,” diye yazar. Devamında ise Gizli Doktrin’in antik zamanlardan beri var olan ama asla sonu gelmeyecek bir hikâye olduğunu belirtir. “Ölmüş ve unutulmuş inançların küllerinden ölümsüz bir Phoenix doğacaktır, 12 diye açıklar.
Hail ayrıca; cahil ve bayağı halk kitlelerinin, Gizli Doktrin’in gerçek anlamını ve amaçlarını değerlendirmede yetersiz kalacağını alaycı bir dille belirtir:

“Gizli Doktrin’in unsurlarını anlamada yetersiz kalan hiç kimse, az bir gayretle zirvelere tırmanmayı başaramaz. Manevi Leadbeater’e göre; İmparatorlar Konseyi 1761 yılında Step han Morin’i Büyük Ustad olarak tayin etti. Daha sonra Morin, Amerika’ya esrarengiz ritüelleri getirmekle görevlendirildi. 19. yüzyılda ise siyah kurukafa ayininin tüm ritüelleri büyük üstad Albert Pike ve merkezi Washington’da bulunan Büyük Dünya Konseyi tarafından kabul edildi.

Akrep: Tutkulu âşık

fal bak

Akrep kişisi ilişkilerinde derin paylaşımlar içersinde olmak ister. Çok derin, sahiplenici, tutkulu ve paylaşımcı olduğu için, asla yüzeysel ilişkilerden keyif almaz. Partnerinin sadece ona ait olduğunu bilmek, sadakatinden emin olmak ister. Çok güvenmediği sürece, ona karşı açık ve net olmayacaktır.

Su grubundan olan Yengeç ve Balık kişileri ile ilişkilerinde, arzu ettiği duygusal derinliği ve uyumu yakalayabilir. Toprak grubundan olan Başak ve Oğlak kişileri ile ilişkilerinde, arzu ettiği güvenilirliği ve sadakati bulabilir. Boğa kişisi ile ilişkisinde, kendini tamamlanmış hissetmekle birlikte, empati sorunlan ile karşı karşıya kalabilir. Boğa kişisinin sahip olma ve stabilite ihtiyacı ile Akrep kişisinin elimine etme, bırakma ve dönüştürme ihtiyaçları arasında uyumsuzluk vardır. Cinselliğe önem vermekle birlikte, Boğa kişisinden farklı olarak sadece duyusal hazlar peşinde koşmayacak, ancak bütünleştiğini hissettiği kişilerle beraber olmak isteyecektir. Ancak Boğa kişisinden kriz deneyimlemeye takıntılı olmamayı, ilişkilerinde daha fazla huzur ve istikrar yaratmayı öğrenebilir.

İkizler ve Terazi kişileri ile ilişkisinde, uyumsuzluk ve krizler devrede olacaktır. Bu kişileri yüzeysel ve havai olarak algılayacak ve arzu ettiği derinliği bulamayacaktır. Kova kişisi ile ilişkisinde ise, inatlaşma ve güç savaşları devrede olabilir. Ancak beraberce değişme ve ilişkiyi dönüştürme imkânı yakalayabilirler.

Koç ve Yay kişileri ile uyumsuzluk ve empati eksikliği devreye girebilir. Bu kişilerin doğrudan ve net iletişim tarzı Akrep kişisinin ketumluğu ve gizemli yapısı ile uyumsuzdur. Aslan kişisi ile ilişkisinde ciddi çatışmalar ortaya çıkabilir.

Hatalı ve işlemeyen Bir Plan

fal bak

Illuminati hem aldatan, hem de kendilerinin tanrı olduğunu söyleyen şeytanın yalanlarına aptalca teslim oldukları için kandan kaynaklanmaktadır. Illuminati bir anlamda; yüzyıllar boyu nesilden nesile aktarılan ve yeryüzündeki ticaret ve zen ginliğin üzerinde âdeta bir tekel hüviyeti kazanmış kan ve soy bağları demektir.

Beklenen Sahte Mesih
Hitler bir yalancıydı ama yine de o, bu yalanın farkında olmaksızın talihsiz ve trajik bir kurbanı oldu. Onun içi boş hayallerini, Blavatsky’nin Gizli Doktrin kitabı ile ateşleyen ise İlluminati’ydi. Hitler aslında Illuminati için başarısız olmuş bir tecrübeydi. Kendi şartları ve imkânları ile başarı arayan, efendilerine karşı çıkmış, güç delisi bir havari, başarısız bir öğrenciydi.

Tarih ve Illuminati’nin şeceresi hakkmdaki çalışmalarım bana göstermiştir ki şeytani bir dünya düzeni kurmak ve bu düzene hükmetmek için saf kan felsefesini temel alan ilk ha vari Hitler değildir. Napolyon, Büyük Frederik, Şarlman, II. Wilhelm, Lenin, Stalin ve Mao da vardır. Tüm bu kişiler ve bunların yanı sıra başka kişiler, insanoğlunun evrensel Mesihi olmak istemişlerdir.

Amerikan tarihinin en ilginç kısımlarından biri de George Washington’m başkanlığı sırasında ABD’nin, İlluminati’nin jakoben gizli ajanlarının saldırı ve tahribatlarına maruz kalma sidir. Bu durum bir noktada Başkan’ın, Fransa’ya büyükelçisini ABD’den geri çekmesi talebinde bulunmasına yol açmıştır. Gerekçe ise Fransa büyükelçisinin Avrupa Illuminati’si adına ihanete varan davranışlar içerisinde bulunmasıdır.20 1798’de George Washington şöyle yazmıştı:

“Illuminati doktrininin ve Jakobenizm prensiplerinin Amerika Birleşik Devletleri’nde yayıldığından bir an bile şüphe varsa, Onun emirlerine itaat edecektir. Hatta hava ve tüm elementlerdeki kimyasal bileşenler bile O’nun emri altında olacaktır.

Böyle Üstün insanlar yeryüzünün seçkini, gözetimi altın dakilerinin efendisi olacaktır. Onların yükselen ruhlarından hiçbir şey gizlenemeyeceği gibi, yeryüzündeki hiçbir güç onlara üstün gelemeyecektir. “Onlar Tanrimn oğullarıdır,” der Hitler.

Peki bu neredeyse inanılmaz gibi gözüken potansiyelin insandaki belirtisi nedir? Bu belirti, insanın doğası ve kanının kalitesi ile anlaşılabilecektir.

Aslan: Eğlenceli âşık

indir (1)

Aslan kişisinin, aşk hayatındaki temel ihtiyacı takdir görmek ve kendisinin özel olduğunun hissettirilmesidir. İltifat etmeyi seven, romantik ve eğlenceli bir partner sahip olmayı arzu eder. Ayrıca yanındaki kişinin hem iyi görünmesini hem de iyi bir sosyal statüye sahip olmasını tercih edecektir. Beraberce sosyalleşip insan içine karıştıklarında adeta “ışıldamak” ve bolca eğlenmek, hayatın keyfini çıkarmak isteyecektir.

İlişkilerinde sosyalliği ve popülerliği ön planda tuttuğu için, Hava grubundan olan İkizler ve Terazi kişileri ile birlikteliğinde mutlu olacaktır. Kova kişisi ile ilişkisinde ise, tamamlanmış hissetmekle birlikte, zaman zaman empati sorunları yaşayacaktır. Kova kişisinin aşırı özgürlük ihtiyacı ile Aslan kişisinin sahiplenme ihtiyacı arasında uyumsuzluk vardır. Yine de bu iki kişinin birbirinden öğreneceği çok şey vardır.

Ateş grubundan olan Koç ve Yay kişileri ile birlikteliğinde ise oldukça uyumlu olacaktır. Bu ilişkide arzu ettiği heyecanı, coşkuyu, sosyalliği ve dinamizmi yakalayacaktır.

Su grubundan olan Yengeç ve Balık kişileri ile ilişkisinde, oldukça zorlayıcı etkiler ve uyumsuzluk devrede olacaktır. Bu kişileri fazla edilgen, bağımlı ve anlaşılmaz görecektir. Akrep kişisi ile ilişkisinde ise, çatışmalar, inatlaşma ve güç savaşları devrede olacaktır.

Toprak grubundan olan Boğa, Başak ve Oğlak kişileri ile ilişkileri de uyumsuzdur. Bu kişilerin garantici, maddiyatçı ve monoton yapısı onu tatmin etmez. İlişkisinde arzu ettiği heyecanı ve eğlenceyi bulamaz.

İlluminati’nin düşünceleri

fal bak

Tanrı Tarafından Takdir Edilmiş

Kuzey Amerika gibi demokratik ülkelerde yaşayan insanlara, kahramanlar ve mükemmel insanlar ailesine mensup, “ilahi bir ırkın soyundan gelen” erkek ve kadınların var olduğu fikri, hayal mahsulü hatta saçma gelecektir. Bununla birlikte, bu insanlar ve onların ataları ile ilgili bu kadar araştırma yaptık
görüş) kurucusu Helene Blavatsky; İlluminati’nin düşünceleri ne ve eylemlerine rehberlik eden hasta ve sakat felsefeyi kısa ve öz bir biçimde anlatmıştır.

İnsanoğlu şüphesiz Tanrı tarafından bilgilendirilenler ve aşağı tabaka kimseler olmak üzere iki gruba ayrılmıştır… Ruhlarında kutsal kıvılcım çakmayan kimseler, Tarot falı ve işte onlar yeryüzünün aşağı düzey ırklarındandır… Hakikaten tüm insanlık aynı kandandır ama aynı cevherden değildir. Bizler ruhlarında kıvılcımlar çakan eşsiz kimseleriz. Başkalarında bunlar yoktur.

Gizli Doktrin kitabında İllüminati için yapılan tasvirler, George Orwell’in Hayvan Çiftliği isimli müthiş kitabında anlatılanlarla mükemmel bir uyum sağlar. “Tüm hayvanlar eşittir,” dedi domuz. “Ancak bazı hayvanlar diğerlerinden daha eşittir.”

İllüminati Eski Ahit’te yazıldığı gibi tüm insanların aynı kandan geldiğini kabul eder. Ancak üstün ırkın kanındaki kimya Blavatsky’nin terminolojisini kullanırsak, fal ve cevher o ırka mensup insanların damarlarında akan ilahi kıvılcım, bu seçilmiş kimseleri diğerlerinden farklı kılar. Bu insanlar “Tanrı tarafından bilgilendirilmiş” insanlardır. Diğer insanlar ise aşağı düzey ırklardandır.

Kanlarında taşıdıkları ilahi kıvılcıma dayanarak İlluminati, kendisini aydınlanmış bilge insanların ırkından kimseler olarak görür ve diğer insanlardan üstün olduklarını iddia eder. 33. dereceden mason olan Manly P. Hail, Amerika’nın Gizli Alınyazısı kitabında; bu yüce ve asil insanların, gönülsüz ve tembel insanlığı altın bir çağa taşıyacağını iddia eder.

Eski insanlar bilge kişilerin ayrı bir ırk olduğuna inanırlardı. Bu ırka dâhil olabilmek için insan aklını, aydınlanmış bir zekâ düzeyine eriştirmek gerekliydi… Bu geniş ve gelmekte olan ırk bir gün tüm yeryüzüne hâkim olacak ve işte o zaman “Altın Çağ” başlayacaktır.

tem o kadar yaygındır ve kılcal damarlara kadar işlemiştir ki, toplumsal ve ekonomik piramidin tüm seviyelerinde etkin bir şekilde hükmünü icra eder,” diye uyarır.2 Yine Grace, bu entrika çemberini oluşturan insanların kendilerini, küresel toplum piramidinin kapak taşı olarak gördüklerine inanır.

Toplum bir piramit gibi kat kat düzenlenmiştir. Pek çok fakir insan, görece aşağı orta gelir grubu ile birlikte en tabanda yer alır. Onların üzerinde orta ve görece yüksek gelir grubundan insanlar bulunur. Daha üstte ise yüksek gelir grubuna dâhil az miktarda insan vardır. En üstte ise bir dolarlık banknotun üzerinde gösterilen piramidin kapak taşı gibi seçkin insanlar bulunur. Bu seçilmiş insanların kardeşliği, uyanık gözlerini bir an bile kırpıştırmadan tüm toplumu gözetler.

Dean Grace doğru söylüyor olabilir mi? Temel amacı tüm insanlığı köleleştirmek olan, acayip bir dinî ve politik tarikat tarafından gözleniyor ve yönlendiriliyor olabilir miyiz? Atalarına ait kan ve soy bağlarını yüzlerce yıl gerilere kadar takip edebilen ve kendilerini doğal bir aristokrasinin üyeleri olarak kabul eden dâhi ve süper zengin bir avuç insan, dünyayı kontrol ve işgal etmek için ustalıkla planlanmış bir komplonun fikir babaları mıdır?

Bu iki soruya da benim cevabım müspettir. Evet, biz gizlice gözetleniyor ve farkında olmaksızın yönlendiriliyoruz. Bizi zorbaca kontrol eden bu sinsi sistem, kötülük ve aldatma pi ramidinin en tepesinde oturan bir avuç insanın eseridir.

Boğa: “Sahiplenici âşık”

indir

Boğa: “Sahiplenici âşık”

Stabilite ve maddi emniyet ihtiyacı oldukça ön planda olan Boğa kişisi, rastgele ilişkiler içinde yer almak istemez. Oldukça seçici davranmap ve dengesiz kişilerden mümkün olduğunca uzak durmap tercih eder.

Duyusal hazlar onun için, cinsel uyum da öncelikleri arasında yer alacaktır. Bu yüzden partnerinin cinsel cazibeye sahip olmasını ister. Ancak oldukça sahiplenici bir yapıda olduğu için, partnerinin aşırı sosyal ve flörtçü bir yapıda olmasını tercih etmeyebilir. Onun sadece kendisine ait olduğundan emin olmak ister. Bu garantici ve kıskanç yapısı, karşı tarafın bazen ilişki içerisinde boğulmasına sebep olabilir.

Özel hayatında istikrar ve huzur arayan Boğa kişisi için karşı tarafın güvenilir olması son derece önemlidir, eğer emniyet ihtiyacı karşılanmazsa ilişkiye devam etmesi neredeyse imkânsızdır. Bu yüzden, Boğa burcunun, havai özellikleri ön planda olan İkizler, Terazi ve Kova kişileri ile ilişki yürütmesi oldukça zordur. Özellikle Kova kişisi ile arasında ciddi çatışmaların ve güç savaşlarının devreye girmesi mümkündür, çünkü Kova kişisinin özgürlük ve değişime karşı duyduğu ihtiyaç ile Boğa kişisinin sahiplenme ve tutarlılık ihtiyaçlarının yoğun olması, birbirleriyle uyumsuzdur. Ateş grubundan olan Koç ve Yay burcu kişileri ile ilişki yürütmesi de oldukça zordur, bu ilişkilerde ciddi krizler devreye girebilir. Aslan kişisi ile ilişkisinde ise, güç savaşları, meydan okuma ve inatlaşma ortaya çıkabilir.

Oğlak ve Başak burcu kişileri ile ilişkilerinde arzu ettiği istikrara ve huzura kavuşabilir. Su grubundan olan Yengeç ve Balık burcu kişileri ile de arzu ettiği uyumu, sadakati ve tutarlılığı elde edebilir. Akrep kişisi ile ilişkisinde ise, kendini tamamlanmış hissetmekle birlikte, empati kurma bağlamında zorlanabilir. Çünkü Akrep kişisi dönüşüm, Boğa kişisi ise stabilite odaklıdır.

İlluminati anlamı

Hanedanlığın kurucusu olan Mayer Rothschild’ın bir zamanlar şöyle söylediği rivayet edilmişti: “Bir ulusun parasının basma hakkını bana verseler, kanunları kimin yaptığı hiç umurumda olmazdı.”

fal bak

Charlotte de Rothschild 28 Şubat 1994’te, Almanya Frankfurt Yahudi Müzesi’ndeki bir operada soprano olarak sahne almıştı. Burada varlıklı mirasçı, büyükbabası N. M. Rothschild’ın yaptığı bir tabloda ön sırada, ailesiyle birlikte görülmektedir.

Bugün hâlâ Rothschild hanedanı, küresel politika ve finans dünyasının pek çok alanlarında gizli manipülasyonlarına devam etmektedir. Örneğin bir süre önce Baron Eric De Rothschild ile dünya elmas ve altın kralı Harry Oppenheimer’ın, Güney Afrika’nın Vergelegen şehrinde gizlice buluşarak “içimi hoş ve zengin Chateau Lafitte 1976” şarabının tadına baktıkları basma yansımıştı.

Benim Güney Afrika’daki özel kaynaklarım, bu toplantının sadece şarap tadımından daha öte bir şey olduğunu bana söylediler. Rothschild ve Rockefeller aileleri, Güney Afrika devlet başkanı Nelson Mandela’nın temel finansal destekçileridir ve şu anda Başkent Johannesburg yakınlarında fantastik bir “kayıp şehir” inşa etmektedirler Monaco’ya, Las Vegas’a, Atlantik City’ye, Frankfurt’a ve onların tamamına rakip olabilecek, hatta onlardan daha iyi olacak bir tatil şehri .

Bunların yanısıra, Wall Street Journal ve USA Today gazetelerinin Avrupadaki bir benzeri olan The European gazetesinde; Lord J. Rorhschild ile Wall Street yatırım devi olan James Wolfenson’un, milyar dolarlık şirket birleşmeleri ve devralmalarını etkilemek ve yönlendirmek üzere bir araya geldiklerine dair haberler yer almıştı.

Ingiltere eski maliye bakanı Norman Lamont’un da bir ticaret bankası olan N. M. Rothschild’da yöneticilik yaptığı Ingiltere’den gelen haberler arasındadır.

Kıta Avrupa’sında, İsviçre’de ise Emma Rothschild, yakın zamanlarda gizli Bilderberg Grubu’nun yıllık toplantısına onur konuğu olarak davet edilmişti. Yakın akrabası Charlotte de Rothschild da, bu sırada Frankfurt’taki bir konser ve sergide Rothschild ailesinin müthiş resim koleksiyonunu sergilemekteydi. Elan dergisi Rothschild’ın galasını okuyucularına şu şekilde duyurmuştu:

Sahip oldukları güç ve nüfuzu anlatması bakımından son derece öğreticidir.
Sovyet Komünizmi’nin Bolşevik kurucularından biri olan Christian G. Rakovsky Kızıl Senfoni isimli önemli eserinde; henüz yeni kurulmuş olan uluslararası komünizmin karşısında yer alan bir Uluslararası Finans Sistemi bulunduğundan bah seder. “Bu Uluslararası Finans Sistemi’nin temel gücü para ve bankacılık sistemidir ve bu sistemin liderliğini de Rothschild hanedanından olan beş kardeş yürütür,” der.

“Aklınızdan hiç çıkarmayın, Avrupa’nın üzerinde parıldayan ve Sovyet Rusya’nın da sembolü olan beş köşeli yıldız, aslında tarihin şimdiye kadar kaydettiği en büyük zenginliğin sahibi olan beş kişilik Rothschild biraderleri temsil etmektedir,” diye uyarır Rakovsky.

Daha sonra diktatör Stalin tarafından tasfiye edilip idam edilen Rakovsky’nin bu akıbetinin; Rothschild hanedanının bahsedilmeye cesaret edilemeyen güç ve servetleri ile ilgili bilgileri açıklamış olması sebebiyle olduğu, tartışılmaz bir hakikattir. Ayrıca onların siyasi eğilimleri ile ilgili yorumlar yapması da, Rakovsky’nin bu acıklı sonuna katkıda bulunmuştur. Burada ilginç olan durum ise Rothschild hanedanının aynı zamanda dünya üzerindeki tüm devrimci hareketlerin de onlarca yıldır temel sponsorları ve destekçileri arasında olmasıdır.

Bronfman Hanedanlığı: Viski ve Para

Kupaların Uşağı

Bronfman Hanedanlığı: Viski ve Para
“Edgar Bronfman Sr., Amerika’nın kaderine ve borçlarına karar verme gücünü elinde bulunduran çok az sayıdaki seçimle gelmemiş yöneticiler listesinin bir adayı olarak değerlendi

Juan Carlos Deccal Kral mı?
Kral Juan Carlos, 5 Ocak 1938’de Roma’da doğdu, Fransız kraliyet ailesi olan Bourbon ailesinin ve şu anda ölmüş bulunan devrik İspanya Kralı XII. Alfonso’nun soyundan gelir. (Avrupa’nın pek çok bölgesinde soyluluk kan bağı ile bağlantılı olarak nesilden nesile aktarılır). 23 Temmuz 1969’da İspanya askerî diktatörü General Francisco Franko, hınca hınç dolu İspanya Parlamentosu’nda ayağa kalkmış ve “Tanrı’nın ve tarihin önündeki sorumluluklarımın bilincinde olarak Prens Don Juan Carlos de Borbon y Borbon’u varisim olarak önermeye karar verdim,” demiştir.

Habsburglara benzer şekilde, Juan Carlos da “Kudüs Kralı” ünvanını kullanmak istemektedir. Daha da ötesi, kendisini “Katoliklerin Kutsal Topraklardaki Çıkarlarının Koruyucusu” olarak ilan etmektedir. Yine Habsburglara benzer şekilde Juan Carlos da Yahudi ve siyonistlerin çıkarlarının savunucusudur. İspanya Kralı, Tarot falı ve İsrail devlet başkanı Haim Herzog ile birlikte, aralarındaki bağları kuvvetlendirmek için Madrit’teki bir Yahudi sinagogunu ziyaret etmiştir.

Habsburglarla ilgi çekici bir başka benzerlik ise bazı kimselerin, Kral Juan Carlos’un da Deccal ya da 666 numaralı canavar olabileceğini iddia etmeleridir. Bu iddiayı ileri sürenler arasındaki en önemli kişilerden biri de Kaliforniya’da yaşamış ve İncil kehanetleri konusunda uzman olan Dr. Charles Taylor’dur. Dr. Taylor’un Deccal Kral’Juarı Carlos isimli kitabı 1993’te yayımlanmıştır. Bu kitapta Dr. Taylor; Juan Carlos’un, Deccal’la ilgili Kitab ı Mukaddes’te belirtilen tüm özellikleri taşıdığını iddia etmektedir. Ölmeden önce, Dr Taylor’la, Kral Juan Carlos üzerine yaptığı çalışmalarla ilgili defalarca etkileyici görüşmeler gerçekleştirdim. Kişisel olarak, Dr Taylor’un, Kral Juan Carlos’la ilgili Deccaliyet tezini tamamen ikna edici

Habsburg Kraliyet hanedanlığının varisi Arşidük Kari von Habsburg, 1993’te Baroness Francesca Thyssen Bonemisza ile evlendiği düğün töreninde. Lon don Daily Mail gazetesi bu olayı “Avrupada yılın düğünü” olarak nitelendirmişti.

Otto van Habsburg, Charles V isimli kitabında; amacının dinî ve politik birlikteliği temel alan birleşik bir Avrupa olduğu nu, böyle bir devletin “doğaüstü bir devlet” olacağını yazmıştı.

Görünen mirasçı Kari von Habsburg’un ise “Tarih bize göstermiştir ki para kimdeyse güç de ondadır,” dediği rivayet edilir.

Bu Entrika Çemberi kitabında Deccal’in kim olduğuna ya da olabileceğine dair somut bir iddia ileri sürmüyorum, ama yine de. R. Church’un; 26 harfli Ingiliz alfabesine ve ebced hesabına benzeyen garip numaralama sistemininin hesaplamalarına dayanarak diyebilirm ki “Kari von Habsburg” isminin harflerinin nümerik karşılığının o meşhur 666 sayısı olduğu iddiası bana ilginç gelmektedir.

1912 yılında doğan yaşlı Otto van Habsburg’un Illuminati’nin gizli Has Daire’sinin bir mensubu olduğuna inanıyorum. Uygun zaman geldiğinde, büyük torunu Arşidük Kari von Habsburg da bu şeytani on kişi arasında yerini alacaktır.

Yahudi Komplosu

Kavram olarak gayb

İsrail’i ve onun yurttaşlarını seven, onların İsa Mesih’i tanımalarını ve kabul etmelerini tüm kalpleri ile arzu eden Hıristiyanİar, karşılaşacakları dehşet verici olaylar ve kor’ kunç tehlikelerle iligili olarak İsrail’i ve Yahudileri uyarmayırilmelidir.” Bu sözler Dr. Dennis L. Cuddy ve Robert Henry Goldsborough’un yazdığı, kısa ama etkileyici bir kitap olan The Network of Po

İlluminati’nin kan bağlarını

Tanrıların Toplantısı: Bilge Üyesinin Yükselişi

Ve gördüğün on boynuz, henüz krallık sahibi olamamış on kraldır. Fakat canavarla birlikte bir saat hüküm sürmek için yetki alacaklardır.

Vahiyler 17:12
Yeryüzündeki Krallar, Tanrıya karşı geldiklerinde hükmetme güçlerinden de vazgeçmiş sayılırlar. Ve insan olarak değerlendirilmeye layık değillerdir. Böyle kimselere karşı çok sert bir mukabelede bulunmamız icap eder.

fal bak

John Calvin Hıristiyanlığın Kurumlan
Yıllardır İlluminati’nin kan bağlarını (soylarını) ve hane danlıklarmı etraflıca araştırmaktayım. Sürpriz olmayan bir şekilde, araştırmalarım; bu etkin ve zengin ailelerin yaptığı eski pagan (putperest) ayinlerini, şeytani ritüellerini ve inançlarının özelliğini ve mimarisini gün yüzüne çıkarmıştır. Rocke fellerlar, Tarot falı ve Rothschildlar, Vanderbiltsler, Astorlar, Habsburglar kendilerinin sıradan ölümlülerden çok çok farklı olduklarına samimiyetle inanırlar. Kendilerinin bir tanrı olduklarına kesinlikle iman etmişlerdir.

4 Kasım 1994 tarihinde, David Meyer, Kuzey Caroline eyaletindeki Asheville kentinde bulunan fal bak ve Biltmore malikânesini ziyaret etti. Eski bir esrarengiz inançlar astrologu olan Meyer, nülden bağlıdırlar. Onlar insanlığı; “faydasız tüketiciler” olarak görür, aynı zamanda kendi dünya hâkimiyeti arzuları için kullanılacak bir atlama taşı olarak değerlendirirler.

Incil’in emirlerine uyan Hıristiyanlar için, vatanseverler için, milliyetçiler için düşündükleri şeyleri, bizlerin hayal etmesi ve ifade etmesi bile ürkütücüdür. Eğer bu insanların planları 2000’li yıllarda gerçek olursa, bu durumdan İsrail ve Yahudi toplumu da büyük zarar görecektir. Dünyanın tüm büyük dinleri birleştiğinde ve akıllara seza, iğrenç Canavar Din Sistemi yaratmak amaçlı birbirleriyle sentezlendiğinde, zaten Ortodoks Musevilik diye bir inanç sistemi de kalmayacaktır. (İncil, Tesalyalılar Bölümü 2). “Farklılık içinde birliktelik” şeklinde ifade edilen ve her yerde duyulan, yeniçağın en meşhur sloganının anlamı da budur.

Has Daire’yi oluşturan on “Kral”, kukla olarak kullandıkları dünyanın önde gelen siyasi liderleri vasıtasıyla pek çok sözler verecekler fakat bunları asla yerine getirmeyeceklerdir. İsrail vatandaşlarını şımartacaklar ve dünya üzerindeki Yahudiler arasında tehlikeli bir etnik gurur ve kibir duygusu oluşmasını sağlayacaklardır. Sözde Hıristiyanları kolaylıkla kandıracaklar, çok yaygın olan Tarot falı ve yeniçağ toplumlarını da kendilerine hayran bırakacaklardır. Sonrasında ise büyük ve tahammül edilmesi zor bir hayal kırıklığı gelecek, kaos ve karmaşa, âdeta her yeri harap eden bir kanser gibi yeryüzüne yayılacaktır. Ardından Has Daire’nin vaftiz edilmiş ve görevlendirilmiş lideri sahneye çıkacak, her şeyi düzelteceğine söz verecek ve “kaostan doğan bir düzen” kuracağını ilan edecektir. Sonuçta da beklenen son gelecek ve her şey bitecektir.

cömertçe ödüllendirilmişlerdir. Bu kitabın ilerleyen bölümlerinde, bu kukla ve yardakçıların faaliyetlerine ve suçlarına bir göz atacağız.

Lucis Trust’ın kurucusu Alice Bailey, Esoteric Psychology (Ezoterik Psikoloji) isimli ufuk açıcı kitabında bu zavallı hizmetkârlardan Clintonlar, Yeltsinler, Bushlar ve Gingrich lerden bahsetmektedir. Bailey kitabında şöyle yazar, “Üyelerin, örgütün amaçlarına ve ihtiyaçlarına tamamen uyum sağlaması, örgütün çok önem verdiği bir konudur. Bu sayede üyeler, kardeşliğin (örgütün) dünyayı yeniden biçimlendirme amacının kendileri sayesinde gerçekleşeceğine inanırlar.”42 Bailey, bu insanları, çok yerinde bir isimlendirme ile “hizmetkârlar” olarak tanımlamaktadır.

“Bu hizmetkârlar… Büyük Plan’dan haberdar olan kimselerdir. Bu kişiler, her organizasyonda, yeni ve yavaş öğrenen hizmetkârlar grubunu teşkil ederler. Dünyanın geleceğini kendilerinin kurtaracaklarına olan inançları tamdır,” diye yazar Bailey.

On Kralın Bakış Açısından: Küresel Bir Vizyon

Dünyamızı fark ettirmeksizin yönlendiren, ancak bununla yetinmeyip 2000 yılma kadar tam bir küresel hâkimiyet kurmak isteyen belli başlı hanedanlıkları ve aileleri derinlemesine inceleyebilmek için bu şeytani grupların geleceğimizle ilgili neler planladıkları konusunda daha geniş açılı bir yaklaşım sergilemeliyiz. Has Daire’nin üyeleri, bir Dünya Hükümeti hatta Başkenti, tarihî Kudüs şehri olan Tarot falı gibi bir Dünya imparatorluğu kurmak için planlar yapmış ve yol haritaları hazırlamışlardır. Siyonizmi överler ve Yahudilerin Büyük Tapınağı’m yeniden inşa etmeyi bir hedef olarak görürler, Ama aslında, ne Tevrat’a ve Musa’nın emirlerine ne de Isa Mesih’in söylediklerine gö

Daha Derinlemesine Araştırma ihtiyacı
Başarılı bir komplonun olmazsa olmaz şartı, faillerin isimle rinin gizli tutulması ve kendilerinin ortalarda gözükmemesidir. İllüminati komplosunu araştıran en yetkin araştırmacılar bile, birbiri ile iç içe geçmiş karmakarışık veriler ve labirentlerle karşılaşır. Ben, Tanrimn yardımı ve kolaylaştırması ile bu kitapta pek çok komplocunun ismini ortaya koydum, faaliyetlerinin Tarot falı ve izlerini takip ettim, esrarengiz felsefelerini ve karanlık planlarını açığa çıkardım. Bu Entrika Çemberi kitabından sonra hazırlayacağım bir kitapta ise son bulgularımı yazmaya niyet ediyorum. Tanrimn yardımı ile daha fazla ayrıntıya girecek, Has Daire üyelerinin maskelerini düşürecek ve onların tüyler ürpertici planlarını, programlarını ve suçlarını aydınlatmaya devam edeceğim.

Mantık Tanrıçası

Krallık Sarayı: Soytarılar ve Rol Yapanlar
Has Daire’nin üyeleri veya muhtemel üyeleri arasında; Ross Perot, Ted Tumer, Mikhail Gorbaçov, Paul Volcker, Henry Kissinger, Alan Greenspan, Robert McNamara, Peter Peterson, James Wolfensohn, Robert Rubin gibi isimleri ve bunların yanı sıra; Clinton, Chirac, Majör, Kohl, Chretian vb. dünyanın önde gelen fal bak ve politikacılarını saymamış olmamdan dolayı hayal kırıklığına uğrayan okuyucularım, lütfen emin olun ki ben bu kişilerin içeriden bağlantılara sahip olduklarının farkındayım.

Bu insanların, İlluminati’nin amaçlarını gerçekleştirmek için ne kadar sadakatle hizmet ettiklerinin de farkındayım.

Ancak şunun da bilincindeyim ki bu gözlerini hırs bürümüş insanlar, sadece yardakçı ve kukladırlar. Onlar sadece efendilerinin emirlerini ve isteklerini yerine getirirler. Bu şekilde sadakatle ve gözü kapalı hizmetlerinden dolayı geçmişte

Eski Dış İşleri Bakanı Henry Kissinger, pek çok İllüminati şefleriyle bağlantılıdır. Zaten onu politik bir yıldız yapan kişi de David Rockefeller’dır.

ahlaki kurallar sistemi vazedecek “Tek Bir Dünya İncili” geliştirmektir.)
Roma şehrinin papazı ve dünya üzerindeki neredeyse bir milyar civarındaki Roman Katolik inancı mensuplarının Başpiskoposu olan Papa II. Jean Paul de, üzerinde özel olarak durulması gereken biridir. Henüz kitap olarak basılmamış olan, “Papa II. Jean PauPün Son Günleri” ve “Hepsi Boşa Gitti: Papa’yı Barış Prensi İlan Etme Planı” isimli ses kaydı raporlarımda, kurulması planlanan Yeni Dünya Düzeni’nde Papa’nın oynayacağı rolü etraflıca inceledim.

Şimdilik şu kadarını söyleyebilirim ki Vatikan, İllüminati ile yakın işbirliği içinde olup Has Daire’nin işlevlerine yardımcı bir rol ifa etmektedir. Fakat Papa’nın kendisine ait küresel ölçekte bir finans, politika ve haberalma ağı ve bağlantıları da mevcuttur. Aslında bu şebeke, İlluminati’nin küresel operasyonları ile zaman zaman ortak hareket etmekte, zaman zaman da rakip olmaktadırlar. Ama her şeyden önemlisi, Has Daire üyelerinin ve Papa’nın ortak kaderinin, Kudüs ve İsrail’in geleceği ile ilgili ortaklaşa yaptıklara planın kaderine sıkı sıkıya bağlı olmasıdır.41