Bilinmeyen bir çağlar

Kraterin çevresinde araştırmalar yapan Thor He ycrdahl binlerce taf balta bulmuştur; bu buluş bir yoruma yol açmıştır Heykeller kraterin İçinde oyulup kesilmiş, sonradan belirli yerlere yerleştirilmiştir.

Bilinmeyen bir çağda, birkaç yüz. birkaç bin yerli ilkel taş baltalanyla yıllarca çalışarak, hattâ bu çalışmalarım kuşaktan kuşağa sürdürerek, bu heykelleri oydular; kraterin duvarlarından ayırdılar, daha da büyük bir çabayla bu dev heykelleri çektiler, yuvarladılar ve diktiler. Son olarak da boşlarına 10 tonluk başlıktan yerleştirdiler. Az çok eski Mısırlıların. İnkaların. Mayaların, Aztekler’in v b. uyguladıktan teknikle. Şu var ki Paskalya Adası hiçbir zaman bu çeşit uzun süreli birleşik bir çalışmaya yetebilecek insan gücüne sahip olamamıştır. Üstelik. kurak bir yer olduğundan, heykelleri dikmek ve taşımak için ağaç kütüklerinin kullanılmış olması da pek düşünülemez.
Başlıklar konusunda arkeoloji toprak setler’den söz ediyor; heykeller bilinmeyen bir sistemle dikildikten sonra, başlannm hizasına kadar toprak setler çekiliyor ve başlıklar yerleştiriliyor.

Gerek Thor Heyerdahl, gerek Frands Mazicre araştırmalan boyunca toprak altında kalmış birçok heykel bulmuşlar ve genel bir anlamda bu set görüşünü destekler gibi olmuşlardır. Aslında insan gücüne dayandığından set görüşü de tatmin edici olmaktan uzaktır.

Heykellerin taş ocaklarının içinde oyulduğu ocaklarda bulunan yanm kalmış heykellerden açıkça anlaflıyor. Yine de
verdahl obun Van istediklerinde taş üzerinde birkaç hafif çizikten öteyeo demediler, o da oldukça yorucu bir çalışmadan sonra. OtC yandan Heyerdahlın 18 gün ören bir uğraşıdan sonra, direkler ve halatlar kullanarak, orta boy bir heykeli dikmek için uyguladığı ilkel istem deçok daha büyük ve ağır heykeller için imklrmz sayıldı ve boylere teknik torun kendiliğinden bir çıkmaza girdi.

Uyar instn mantığına imkânsız görünen olaylar Paskalya Adam yerlileri için çok basitti: Çünkü heykeller Mana gücü ile hareket etmişlerdi.

Mana nedir? Doç. Dr. Sedat Veyis Omekin tanımlamasıyla. Mana: “Bazı insanlarda, hayvanlarda, bitkilerde ve doğa unsunlannda alışılmışın dışında birtakım belirti ve fonksiyonlarla kendini gösteren doğaüstü gücün Ma İane ya dilindeki karşılığıdır… Mana, tanrıların, insanların, hayvanların, bitkilerin, hatta cansız nesnelerin içlerinde bulunabilir Mana ya kuşaktan kuşağa geçer ya da çeşitli dini ve büyüsel pratiklerle sonradan elde e dilir. Polinezyalı’larda soylu sınıfın şefleri, tanrıların kuşağından gelen kimseler olarak kabul edildikleri i çin, bunların çoğu zaman büyük ve özel bir mana ile yüklü olduklarına inanılmaktadır.

Kuşkusuz bu inanç da, pratik olmadığından dununu aydınlatabilecek cinsten değiL Ada yerlileri, Rapanuisler, kayaların üzerine kazılmış insan eklilerini göstererek, adalarına Kuş Adamlar ülkesi derler. Efsaneye göre, yüzyıllarca önce gökten “ annlar yerlilere ateş yakmasını öğretmişlerdir. Bu bir efsanedir ve kayalarda rastlanılan desenlerin her biri ayn bir efsanenin, bir inancın örneğidir.nsanı düşündüren bir nokta var; Hc Daniken olsun, taş baltalan kullanmak Kayalarda uçan adamlar, balina adamlar, timsah a damlar ve ayaklı balıklar vardır. Geleneklere göre insan, iklim değişimlerine uygun on değişimden sonra, bu balıktan türemiştir. Maziere’in çok yerinde işaret ettiği gibi:

Bir önceki yazımız olan Kahve falında uçak başlıklı makalemizde falda bozuk para, falda jeton görmek ve Kahve falında jilet hakkında bilgiler verilmektedir.

Leave a comment