Genel

MÜŞTERİ (JÜPİTER)

Gezegenin etkisi altında doğanlar:
Bunlar güçlü ve orta boylu, tenleri beyaz ve taze, gür sesli, iri gözlü, sevimli ve güleç olurlar. Saçları kestane renginde, kıvırcık ve sakallan da kıvırcık, burunları normal ve doğru, ağız ve dişleri büyük, dudakları kalın, yanakları etli ve dayanıklıdır. Yaşları ilerledikçe şişman olurlar. Saçlan erken dökülür. Çabuk konuşurlar, masa oyunlanndan hoşlanırlar, eğlenceye düşkündürler. Büyüklük sevdasındadırlar. Herkese hükmetmek isterler. İnsanlara tepeden bakar, hor görürler. Şan, şeref ve ün kazanmak hırslarını yenemez ler. Lükse meraklıdırlar.

 

YILDIZLARA GÖRE İNSAN KARAKTERLERİ: ZUHAL (VENÜS)’ÜN BELİRTİLERİ

Bu yıldızın solgun olduğu kadar, yavaş yavaş ölüyormuş görünümündedir. Merih (Mars) gezegeni gibi Zuhal de bizim için kötülüğün işaretidir. Aralarında şu fark vardır: Merih, maddî ve manevî şiddetten, baruttan, yıldırımdan; Zuhal ise soğukluktan, tembellikten ve ölümden ibarettir.
Zuhal’a bağlı olanlar zayıf, solgun, büyük olup, tenleri gayet esmerdir. Hatta bazen de toprak rengini alır. Bundan başka sert ve kuru olup kolayca buruşur. Saçları sert, kara ve kaba olup erken dökülür. Bu yıldıza bağlı olanlar ağır ve dizleri bükük yürürler.
Çokluk yere bakarlar, zayıf ve yorgun düşerler, soğuktan çabuk etkilenirler. Sesleri boğuk çıkar, dilleri kaba, başları uzun, yanakları ve gözleri çukur olup gözleri kara ve koyun bakışlıdır. Burunları ince, uzun ve sivridir. Burun delikleri etli ve az açıktır. Dudakları ince ve ağızları büyük olur. Sakalları siyah ve yanaklarında seyrek bulunur.
Bu yıldıza bağlı olanlar vücutça zayıf, fakat kemikleri iridir. Vücutları öne eğiktir. Elleri kuru ve boğumludur. Ayaklarının damarları görünür, ekseriya varise tutulurlar. Bu yıldız etkisi altında bulunurlar üzgün düşünceli, gizli bilimlere hevesli hurafelere düşkün, hayal kurmaya düşkündürler.
Çalışkan, tedbirli olurlar. Bu yıldızın kötü etkisi altında doğmuş olanların tenleri kirli ve siyahtır. Tamahkâr, tembel ve hileci olurlar. Parmakları uzun, kuru, kemikli ve boğumlu çirkin yapılıdır.

 

YILDIZ FALI ÜZERİNDE KISA TARİHSEL BİLGİ

İnsanlar dünyaya gelip, etrafındakileri görüp anlar hale geldiklerinde, yukan baktıkları zaman yüksekte ve boşlukta parıldayan, hareket eden, bazen görünen, bazen de görünmeyen, güzel, sevimli, parlak görüntülere şaşkınlıkla bakmışlar ve bunların oluş ve duruş nedenlerini araştırmaya merak sarmışlardır. Bunlar nedir? Niçin var olmuşlardır? Neye yararlar? Sayıları ne kadardır? Bunların insanlara faydası, etkisi var mıdır? Ay, güneş nedir?
İşte insanlardaki bu kaçınılmaz merak, onlardan, onların hareketlerinden, bir kaçının bir arada bazı şekiller göstermesinden, bir çeşit sonuçlar çıkarmaya sürüklemiştir. Bu araştırma sonraları sanki bir bilim olmuştur. Buna yıldız hareketlerinden hüküm çıkarma bilimi veya dünyaca kullanılan deyimle Astroloji denilmiştir.
Yıldız falı insanlık tarihi kadar eskidir. Yıldızlar ilmi (astronomi) yıldız falı ilmi (astroloji)’nin kaynağı Babil şehridir. Astrologlar (Yıldız falcıları) sanki önlerinde açık bir kitaba bakıyormuş gibi, başlarım göğe çevirirler ve sanki onlarla konuşurlar, durumlarından çeşitli anlamlar çıkarırlar. Her yıldızın bir adı olduğu gibi İbranî alfabesinden birini de gösterirdi. Böylece hükümdarların ve devletin ileri gelenlerinin gelecekleri üzerine bilgiler verirlerdir.
Orta çağda Yahudiler bu yıldız falından büyük kazançlar sağlamışlardır. Bilindiği gibi tabiatta her şey orantılı ve ölçülüdür. Tabiat (doğa) kanunlarının etkisinden hiçbir yaratık ayrı kalamaz. İstek ve dileklerin öyle bir etkisi vardır ki insanı o ihtiyaca kadar sürükler.
Yıldız ve gezegenlerden en çok yedi gezegenin hareketleri ve özellikleri, etkileri astrolojinin doğmasına ve talih tablosunun meydana gelmesine sebep olmuştur.
Şehirler ve memleketler ile hayvanlar, bitkiler yıldızların etkisi altına konulmuş ve ister tek tek olsun, ister bir arada olsun ve her kişinin, canlı ve cansız her yaratığın bir yıldızın hükmü ve etkisi altında olduğu kanısı ortaya çıkarılmıştır.
Bu etki ne dereceye kadar doğrudur? Güneşin, ayın ve öteki yıldızların bu günkü bilime göre bitkilerin hayvanların yetişip gelişmesine özel bir etkisi olduğunu red edecek miyiz?
Astroloji, her yer ve zamanda değerini tanıttırmış ve Araplar bu bilime pek çok katkıda bulunmuşlardır. Bu gün Avrupa’da bile astroloji ile uğraşanlar çoktur.

 

TALİH BURÇLARI

DELİV (Kova) Hut ve Cedi burçları arasında olup güneş şubatta bu burca girer.
HÛT (Balık) On iki burçtan biri olup, güneş buna Şubat ayında girer.
CEDİ (Koç) On iki burçtan biridir. Güneş buna 9 Aralıkta girer.
MEDARI CEDİ (Cedienlemi) Cedi burcuna paralel olarak gökte ve dünya üzerinde bulunduğu var sayılan bir çizgidir ki sıcak iklim ile güneydeki ılıman iklimi birbirinden ayırıp güneşin güneye doğru en aşağıya vardığı dereceyi gösterir. Bunun karşıtı Medara Seretan (Yengeç enlemi) dır.
SERETAN (Yengeç) On iki burçtan biri olup, Cevza (ikizler) ile Esed (Arslan) burçları arasında olup, güneş bu burca Haziranın başında girer.
SERETAN MEDARI Seretan burcunun bulunduğu nokta hizasında olarak dünyanın kuzey yarımında sıcak iklim ile ılıman iklimi birbirinden ayıran ve güneşin Kuzeye doğru en çok yatık olduğu durumu gösterdiği, var sayılan çizgidir. Bunun güneyindeki karşıtı Cedi Medarıdır.
ESED (Arslan) Burcu Güneş bu burca Rumî Temmuzun on birinde girer.
AKREP Burcu Güneş bu burca Ekim ayında girer.
CEVZA (İkizler) Burcu İkiz iki biçiminde tasarlanır. Güneş bu burca Mayısın 9’unda girer.
SÜNBÜLEL (Başak) Burcu Güneş bu burca Ağustosta girer.
HAMEL (Koç) Burcu Güneş bu burca mart ayında girer.
BURÇ: Gökteki güneş medarının on ikiyi bölünmesinden meydana gelen parçalarının adı olup, bulunduğu biçime göre bir resim ve şekille gösterilip o adla anılır: Akrep, Terazi gibi..
Utarit (Merküri) ile, Zühre (Venüs)’ün medarları dünya çevresine girdiğinden bu ikisine “aşağı yıldızlar” ve Merih (Mars), Müşteri (Jüpiter) ve ötekilerine yüksek yıldızlar denir.
Hadid Yahut Hadiyd ve eve (uç) noktaları:
Gezegenlerin her birinin medarları birer elips çizer. İşte bu medarların birleşiminde de güneş vardır. Bu medarların güneşe en yakın noktasına Hadiyd yahut (allt) noktası, en uzak noktasma da eve yahut uç noktası denir.
İÇTİMA (Birleşim)
İSTİKLAL (Gelecek)
TERBİ (Dörtte bir)
Gezegenlerin hangisi olursa olsun bize göre güneş ile eşit bir uzaklıkta bulunduğu vakitki durumuna İçtima (birleşim) ve gezegenin uzaklığı güneşin uzaklığından 180 derece kaydığı zamanki durumuna İstikbâl (gelecek) denildiği gibi, güneş uzaklığından 90 derece olduğu zamanki durumuna da o gezegen “terbi” denir.

 

BURÇLAR

1 Hamel (Koç)  Mart    0 Derece
2 Sevir (Boğa)  Nisan    30 Derece
3 Cevza (İkizler)  Mayıs    60 Derece
4 Seretan (Yengeç)  Haziran    90 Derece
5 Esed (Arslan)  Temmuz    120 Derece
6 Sünbüle (Başak)  Ağustos    150 Derece
7 Mizan (Terazi)  Eylül    180 Derece
8 Akrep (Akrep)  Ekim    210 Derece
9 Kavis (Yay)  Kasım    240 Derece
10 Cedi (Oğlak)  Aralık    270 Derece
11 Deliv (Kova)  Ocak    300 Derece
12 Hut (Balık)  Şubat    330 Derece
Burada 1  6’cıya kadar olan burçlar göğün kuzey bölümünde bulundukları için kuzey 712’inci burçları da güneyde bulunmalarından ötürü güney burçları denir.

 

PARMAKLARIN ÜZERİNDE BULUNAN HATLARIN İFADE ETTİĞİ MÂNÂLAR

Bilindiği gibi, parmaklar, tırnaktan itibaren üç kısma, yani boğuma ayrılır:
A.BAŞ PARMAĞIN İŞARETLERİ: Birinci kısımda görülen, yıldıza benzer işaret hayra, zenginliğe alâmettir. Şayet (+) gibi bir işaret varsa geçici sıkıntıyı iyi kalpliliği gösterir.
B.İŞARET PARMAĞIN ÇİZGİLERİ: Üçüncü boğumdaki yatay çizgiler (yani ufkî hatlar) zahmetsizce kazanılacak parayı gösterir. Bu hattın sonunda dikey bir çizgi keser, yani haç gibi bir işaret teşkil ederse umulmayan bir yerden iyi bir servetin geleceğine alâmettir. İkinci kısımda görülen yatay hatlar, kıskançlık, huysuzluk, yalancılık ve vasıflarına işarettir. Paralel ve dikey çizgilerin, aile efradının ve bilhassa evlâtların sayısını takriben ifade eder.
C.ORTA PARMAĞIN ÇİZGİLERİ: Birinci kısımda görülen (+) işareti kadınların çocuk sahibi olmadıklarım, orta boğumdaki küçük küçük dört köşeli şekillerin de huzur ve gürültüsüz geçen bir hayatı ifade eder.
D.YÜZÜK PARMAĞINDAKİ HATLAR:    Üçüncü
boğumdaki görülen yatay hatlar, şayet vâsıh bir surette ise şan ve şöhrete, zekâya alâmettir. Bunun sahibinde para hırsı yoktur. Kadınların bu parmaklarında görülen dik çizgiler yakın bir zenginliği gösterir.
E.SERÇE PARMAĞINDAKİ HATLAR: Üçüncü kısımda az çok M ve A harfine benzeyen işaretler, sahibinin kuvvetli bir konuşma kabiliyetine malik olduğunu gösterir. Birinci kısımda görülen (+) işareti fakirliği, ikinci kısımda ise müthiş bir zekâ ve seziş kabiliyeti ifade eder.

 

TARİT ÇİZGİSİ

TARİT ÇİZGİSİ: Sağlığı ifade eder. Hayat çizgisine yakınsa kalp zafiyetini gösterir. İnce ve hafif olursa fena olan bir sıhhate alâmettir. El kenarına kayıyorsa, çok âni kararlara, maymun iştahlığa işarettir.

ZÜHRE HALKASI
Bazı ellerde kalp çizgisinin üzerinde servet ve Müşteri parmaklarının altında yarım daire şeklinde bulunur. Bu çizgi barizse aşkta adeta bir kötülüğü ifade eder. Eğer bu bir elde bulunmazsa aşkın nezahetini kaybedeceğine alâmettir.

 

 

SERVET ÇİZGİSİ (GÜNEŞ)

Bu çizgi sahibi olup da sanatla uğraşmayan bir adam için, o adamın ince zevkini duyuşu belirtir, açıklar. Sanat adamlarında hep bu çizgi vardır. Güneş çizgisi olan insanın istikbâli çok parlak ve zengindir. Fakat bu çizginin düz, iyi aşikâr renkli ve net olması lazım gelir. Eğer güneş çizgisi kalp çizgisi hizasında iki çizgi ile birleşiyorsa, hem servete, ve hem de şeref sahibi olacağını gösterir. Bu üç çizgi güneş tepesini aşıyorsa tam bir şöhrete alâmettir.

HAYAT ÇİZGİSİ (ZÜHRE): Bu çizgi karakteri belirtir. Bu çizgi iyi renkte ve net çizilmişse, güzel bir sıhhate alâmettir. Bu çizgi derin ve soluk olursa iyi olmayan bir sıhhat, ve inatçılığı gösterir. Hayat çizgisinin birden kesilmesi, aklın durgunluğuna işarettir. Kesilme her iki elde de görülürse ağır kazaya alâmettir. Eğer bu hayat çizgisi çift olursa, kuvvetin timsalidir.
Muhteris bir insanın hayat çizgisi müşterit tepesine doğru dalar çıkarır. Her bir hastalık hayat çizgisi üzerinde ufak kesiklerle gözükür. Sıhhatimize iyi bakarsak bunu önleyebiliriz. Eğer hayat çizgisi bilek çizgisi üzerinde dallanırsa fukaralığa ve boş yere vakit geçirildiğine alâmettir. Yine dışarıya doğru her bir dal halindeki doğru bir ideali ifade eder.

 

BAŞ ÇİZGİSİ (MERİH)

Baş çizgisi, dümdüz olduğu zaman bunun sahibi olan insan, sağlam bir muhakeme kabiliyetine sahiptir.
Bir çizgi, insanın kudretinin ölçüsüdür. Bu çizgi umumiyetle Merih’te nihayet bulur. Baş çizgisi başka bir yönde uzanırsa, o insan delice projeler, çılgın teşebbüsler, olmayacak aşklar ve imkansız işler peşinde koşar. Bunun sebebi, baş çizgisi Ay tepesine doğru muvazenesizce yön alır, hayat mefhumunu kaybeder. Ay tepesi avucun dibinde parmakların uzağındadır. Hususiyeti, hayal, muhayyüe ve zihin dinlemesini mümkün kılar. Halbuki burada bunun ifratına kaçıyor, zararlı oluyor.
Ara sıra Baş çizgisi, Hayat hattıyla birleşmez. Bu takdirde bu elin sahibi olan adam, kendine aşırı derece itimat besliyor, herkesle mücadele eder.
Baş çizgisi soluk renkte olursa, az bir zekânın, düşüncesizliğin timsalidir. Zühal tepesi altında üst üste gelen ve kesik olan bir Baş çizgisi kaba yaradılışlı bir elde ahlâkın bozulmuş olduğunu gösterir. Uzun bir Merih çizgisi, hafızanın iyiliğini belirtir. Eğer Baş çizgisi çatal olursa, o adamın kurnazlığını gösterir.
Baş çizgisi zühal altında kesilirse bu havaîliğe işarettir. Eğer baş çizgisi kalp çizgisini iki defa kesiyorsa, sahibinin genç yaşta başka bir âleme intikal edeceğine delâlet eder.
Eğri büğrü bir baş çizgisi kabalığı ve zihin bozukluğunu gösterir. Canilerin ellerinde yuvarlak işaret bir cinayeti, kırmızı noktacıklar da yaralanmayı, kazaları gösterir.

 

MÜŞTERİ (SAADET ÇİZGİZİ)

Müşteri hattı, yani kalp çizgisi, belirtili ve uzunluğu tabiî ise, sahibinin iyi kalpli, hüsnüniyet sahibi olduğunu gösterir. Bunun aksi, yani yer yer kırık ve belirtisiz olursa, süiniyete ve kötümserliğe delâlet eder. Bu elin sahipleri geçimsiz olurlar ve hiçbir şeye kolay kolay karar vermezler. Bazen de tehlikeli adamlar vasıflarını taşırlar. Müşteri çizgisi, bazen elin ters tarafına kadar uzanır, bu halde elin sahibinin kalbi çok yumuşak ve merhametlidir. Aynı zamanda engel dinlemeyen bir aşkın yolunu muvaffakiyetle aşacaktır.
Kalp çizgisi, uzun ve derin olursa, o adamın iç hayatı korkunçtur. Bazı ellerde bu hat, çok belirtili ve kırmızı renkte olur. Bunun sahibi, ağır suçlar işleyerek bir karaktere maliktir.
Eğer kalp çizgisi, hayat ve yaş çizgileriyle birleşiyorsa, o adamın ânî olarak bir gün hayata vedâ edeceğini gösterir. Kalp, çizgisi dallı olursa, bunun sahibinin birçok gelip geçici aşk maceraları geçireceğine alâmettir. Kalp çizgisi dümdüz uzanırsa, hissizliği, lâkayıtlığı gösterir.

 

AVUÇ İÇİNDEKİ ÇİZGİLERİN MANALARI

TALİH VE KADER  ZUHAL ÇİZGİSİ: Kader hattı, bütün avucu boydan kateder ve hayatta, talih, şans, istikbal, servet, saadet ve bedbahtlığı gösterir. Bu çizginin boyu parmak hattını geçerse o elin sahibinin çok büyük bir saadet ve refah içinde yaşayacağım gösterir. Şayet, o çizgi, tırnak boğumuna kadar uzayıp orada yıldıza benzer bir işaret taşınsa, bu el sahibinin bir suç işleyeceğini haber verir, bu çizginin dallan fazla ise, fakirlikten ve züğürtlükten kurtulup zengin bir adam olacağını müjdeler.
Şayet, zuhal çizgisi, hayat çizgisi üzerinden başlarsa, o el sahibinin şahsî kıymet ve kabiliyeti yüzünden büyük bir başarı kazanacağını gösterir. Bu çizgi, bilekteki üç çizgiyi keserse, can sıkıcı bir olayın vukuuna işarettir. Eğer çizgi, kalp hattında kınlıyorsa, bir buhrana alâmettir. Eğer zühre çizgisi düz ve âşikar ise, o avuç sahibinin iyiliğini ifade eder. Şayet geniş ve belirsiz ise birçok güçlüklere rastlanacağım gösterir.
El çizgileri mütehassıslarına göre, zuhal çizgisi olmayan bir elin sahibi ekseriya hayatı mânâsız tatsız geçermiş (*) Bazı insanların avuçlarında bu çizgi, diğer parmaklarla doğru yön alır. Meselâ, müşteriye doğru yön alan çizginin bulunduğu elin sahibi büyük bir gurur ve azamet sahibidir. Eğer güneşe doğru yükseliyorsa, resim, müzik gibi ince sanatlarda muvaffakiyet ve istidada işarettir. Bu kader çizgisi âdeta vâdeye bağlıdır. Şöyle ki, üç yılda bir değişebilir. Bu çizgiden el mütehassısları, insan yaşını da tahmin ederler, bunlara göre:
Meselâ, kader çizgisinin, baş çizgisiyle karşılaştığı yer, yirmi yaşı gösterirmiş. Orada, bir kayma oluyorsa, yirmi yaş sahibinin hayat hakkmdaki fikirlerinin değişeceğine alâmetmiş. Çizginin iki noktası, hayatm uzunluğunu gösterirmiş. Nerede kesiliyorsa, insan
o    kadar sene yaşarmış (*)Yapıları tetkiklere göre, bazı iptidaî hayat yaşayan insanların avuçlarında Zuhal çizgisinden eser yoktur.