Görmek, İşitmek, Dokunmak inanmaktır, Değil mi?

Hayalet gördüğünü söyleyen görgü tanıklarının anlattıklarına ne demeli? Ne de olsa görmek inanmaktır, değil mi? Bu durumda, görgü tanıklarının anlattıkları, herhangi bir mahkeme yargıcının söyleyeceği gibi hiç de güvenilir değildir, insanlar, genellikle ve bilinçsizce zihinlerinde gerçek olaylardan farklı anılar yaratır.

Kişi görsel boşlukları ve hafıza boşluklarını, tam bir resim yaratmak için ayrıntılarla doldurma eğilimindedir. Görgü tanıklarının anlattıkları, belli koşullar altında yanılsama eğiliminde oldukları için de güvenilmezdir, özellikle uyku ve tam uyanıklık arasındaki durumlarda oldukları zamanlar. Algılanan görüntüler (hayalet, vs.) aniden oluşabilirve istemli denetim altında değildir; çoğu kez canlı ve gerçekçidir.

İnsanların, evlerin ve apartmanların başka yerlerinden gelen gıcırtılar, tıpırtılar, patırtılar ve çatırtılar işittiğini, görünüşe göre kendiliğinden açılıp kapanan kapılar olduğunu söylemesine ne buyrulur? Böyle olayların, çok sayıda doğal açıklaması bulunmaktadır: Isı değişmelerinin neden olduğu genleşme ve büzüşme sonucu ahşap gıcırtıları, kapıların yüzeyine çarpan ani rüzgârlar, duvarlara ve pencerelere sürtünen ağaç dalları, vs.

Ve insanların, bir yerlere girerken oluşan, tuhaf ve ürpertici duygularına ne dersiniz? Yine, bu duyguların, doğal açıklaması vardır: Önceki beklentiler, hayal gücü tarafından doldurulan karanlık (karanlık korkusu), yabancı bir ıslaklıkla eşlik edilen tuhaf kokular, vb. Bütün bunlar, sözdegözlemlerin klasik örnekleridir: Gözlemciler, uygun biçimde eğitilmemiştir. Olayları abartıyor ya da düşlüyor olabilirler. Kişisel anekdotlar ana kanıt olarak kabul edilir. Gözlemler, yinelenebilir değildir.

Dolandırıcılar, insanları aldatmaya yönelik şeyler anlattıklarında da böyle sözdegözlem yapılmış olur. New York,
Amityville’deki durum buydu. DeFoe ailesinden altı kişi, 1974 yılında, orada bir evde öldürülmüştü. 1975 yılında George ve Kathy Lutz, bu evi satın aldılar. Lutzlar eve taşındıktan sonra tüyler ürpertici olayları, hayaletlerin evi ele geçirmesi ile ilgili yaşadıklarını anlattı. Bu deneyimler o kadar kötüydü ki, 28 gün sonra evden taşınmaya karar verdiler. Deneyimleri hakkındaki bir , Amityville Dehşeti, en çok satan lardandı ve sonra bir fil mi de çekildi. İki yıl sonra öykünün tamamının, Lutzlar tarafından para kazanmak amacıyla uydurulmuş bir aldatmaca olduğu ortaya çıkarıldı.

Sonra, Columbus, Ohio’da, Tina Resch adındaki 14 yaşındaki bir genç kızın durumu söz konusudur. Önce, Poltergeist isimli, tipik hareketli, gürültülü hayaletlerin etkinlikleri gibi görünen etkinlikleri anlatan filmi görmüş, sonra da kendi evinde benzer olaylar anlatmıştı. Gözlemciler, Tinayı izledikleri sürede, nesnelerin hiçbir gizemli hareketine tanık olmamıştı. En sonunda, Tina, video filminde gizlice nesneleri fırlatırken suç üstü yakalanmıştı.

Bir önceki yazımız olan DİŞİ KEÇİ’NİN KALBİ başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.

Leave a comment