Uzaylı Görüntüleri

Eğer uzaylılar dünyaya geldilerse, acaba neye benziyorlardı? Doğal olarak insanlara benzediklerini düşünme eğilimi ağır basar. Uzay yolculuğunun zorlu sorunlarını aşabilmek için bizden teknolojik olarak daha ileri olduklarını varsaymamız gerekir.

Bu insansıların, uzak evrimsel gelecekte bizim olacağımız şekilde olacakları varsayılır.
Bunların başları bizimkilerden büyük (daha büyük, daha zeki beyinlerini barındırmak için) ve bedenleri daha incedir (özellikle uzay yolculuğu sırasında azalan fiziksel etkinlikleri nedeniyle). Günümüzde, Rosvvell ve başka yerlerde satılan tişörtlerde ve diğer hediyelik eşyalarda standart görüntü olarak betimlenmiştir.

Uzaylı yaşam biçimlerinin günümüzdeki görüntüleri, öncekilerden önemli ölçüde farklıdır:
Uçan daire modası 1947 yılında başladığında uzaylılar küçük yeşil insanlar olarak betimleniyorlardı. Bunlar, daha sonra, ışık saçan dünya dışı varlıkları (1952), kıllı cüceler (1954), cinler (1955), küçük peltemsi yaratıklar (1958), 3 metre boyunda tepegözler (1963), güve adamlar (1966), üç gözlü devler (1970), böceksiler (1973), robotlar (1977), sürüngenler (1978), periler (1979) ve kertenkele adamlar olarak (1983) evrimleşmişlerdir.
Sonuç olarak, uzaylılar ya akıllara durgunluk verecek biçimde hızla evrimleşmiş ya da tekrar tekrar icat edilmiştir.

Hoş Bir Sonuç
Evrende yalnız olmadığımız fikrine, “hoş bir sonuç” da denilmektedir; eğer bu doğruysa bunlar yaşamı daha ilginç kılacak bir inançtır, bunun çekici bir akla yatkınlığı bulunmaktadır. Bu düşünce bilim adamlarına olduğu kadar, herhangi bir kimseye de keyif verir. Akıllı, dünya dışı yaşam biçimleri tarafından dünyamızı bir ziyaret olasılığı, bize göz kamaştırıcı olanaklar sunmaktadır. Bilimsel ve teknolojik yararlan bir yana, böyle ziyaretlerin evrendeki konumumuzu anlamamız bakımından karşılıklı yararlı olabileceği konusunda umutlar vardır.

Bunu tamamen dışlamak yanlış olacaktır. Dünya dışı yaşam biçimleri tarafından gelecek bir zamanda ziyaret edilmemiz ya da bizim başka bir güneş sistemini uzaylı yaşam biçimi olarak ziyaret ediyor olmamız olasılığı çok küçük olsa bile, vardır.

Bununla birlikte, dünya dışı yaşam biçimlerinin, yıllar önce bizi ziyaret etmiş olduğuna dair bir kanıt kırıntısı bile yoktur.Olağanüstü savlar, olağanüstü kanıtlar gerektirir.

Bir önceki yazımız olan DİŞİ KEÇİ’NİN KALBİ başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.

Leave a comment