Burçlar

İkizler Oğlak Burcu Aşk Uyumu 2016

İkizler Oğlak

Oğlak burcu tutucudur. Buna karşılık siz akla ve bilgiye önem veren, yeniliklerden hoşlanan birisiniz. Bu yüzden Oğlak burcu biriyle anlaşmanız zor olacaktır. Eskiye bağlı olan Oğlak burcunun sizi sınırlamasına dayanamayabilirsiniz. Daima aynı şeyleri yapmak sizi sıkabilir. Çok yönlü olmanız, maddeye fazla değer vermemeniz, daima çevrenizi genişletme isteğiniz de Oğlak insanını rahatsız edeBazen iş hayatında, Oğlak ile İkizler birliği çok başarılı sonuçlar verebilir. Bu, yeni fikirlerin sebatla uygulanması anlamına da gelir.

ikizler Burcu Uyumu - İkizler Burcu İkizler Burcu

Başak ve İkizler Burcu Aşk Uyumu 2016

Başak sözleriyle İkizler’i çok çabuk etkileyebilir. İkizler de çok yönlü ki Başak burcu da tıpkı İkizler burcu gibi cıva etkili Merkür’ün özelliklerine sahiptir. Yalnız İkizler burcu Merkür’ün zekâ, mantık, bilim özelliğini temsil ederken Başak’ta bu yıldız maddeye düşkünlüğü vurgular. İki taraf da konuşmayı sever. Ama zaman zaman üstün İkizler tipi sözleriyle Başak insanını rahatsız edebilir. Ayrıca hayal gücüne önem veren İkizler insanı, Başak insanının ısrarlı gerçekçiliğinden de sıkılabilir. Bu iki tip işte ve bazen dostlukta başarılı olurlar.

İkizler Burcu Özellikleri Nedir ? | Ne Nedir Ne Değildir

İkizler ve İkizler Burcu Aşk Uyumu

İkizler ve İkizler

İstediğiniz gibi bir eş arıyorsanız İkizler tipini seçebilirsiniz. O her bakımdan sizi anlar. Hareketli, canlı, neşeli bir hayatınız olur. Yalnız İkizler erkeği, İkizler kadınına hayatında fazla yer vermelidir; yani kadın, eşinin amaçlarını da paylaşmalıdır. İşinde ona yardım etmelidir. Hatta işte ortak olmaları daha da iyi sonuçlar verebilir.

Aynı şeylerden zevk alan, amaçları bir olan, fakat kişilikleri farklı İkizler insanlarının beraberliği tam anlamıyla mutlu sonla biter.

İkizler Burcu Kadını

Terazi Boğa Aşk Uyumu

Terazi insanını ilk bakışta beğenebilirsiniz, çünkü ikinizin yıldızı da Venüs’tür. Ama bir süre sonra Terazi tipi, talepkâr olmaya başlayacaktır. Sevgiye çok önem veren bu tip daima ilginizi çekmeye çalışacak, tatlı sözler duymak isteyecektir. Bunu yapmazsanız bu dengeli insan, önceleri ses çıkarmasa bile bir süre sonra tepki gösterebilir. Eğer ömrünüz boyunca sevgili rolü yapabilirseniz, bir Terazi’yle mutlu olursunuz. Bu arada Terazi kadınının ateşli Boğa erkeğiyle mutlu olması olasılığı daha yüksektir.

aŞk ve Sevgi Seviyorum SENİ Bir Aşk Bana Şimdi Sus Deme

Boğa burcunun aşk hayatı

Boğa burcunun aşk renkleri

Burcunuzun rengi kırmızı. Aşk renkleriniz; açık yeşil, pembeye yakın eflatun, gümüş gri ve elektrik mavisi. Aşkı kendinize çekmek için şans veren renkleri kullanmanız sizi ilgi odağı yapacaktır.

Doğum tarihlerine göre aşk yaklaşımı

21 Nisan-20 Mayıs tarihleri arası Boğa burcu dönemidir. 21 Ni-san-30 Nisan tarihleri arasında doğan Boğalar Venüs’ten güçlü etki aldıkları için aşkta estetik davranışlara önem verirler. Şık, güzel ve nazik yaklaşımlardan etkilenirler. Bu dönemde doğan Boğaların dikkatini eğlenceli ve neşeli tipler daha çok çeker. Bu dönemde doğan Boğa burcu kadınları aşkta oldukça kıskanç ve şüpheci olabilirler. Erkekleri ise işlerine çok zaman ayırır, fakat başarıya yavaş ulaşırlar. İdeal eşleri Yengeç ve Terazi burçlarıdır.

I Mayıs-10 Mayıs tarihleri arasında doğan Boğalar ise akla ve mantığa, yani gerçeklere önem verirler. İş hayatına diğer Boğalardan daha fazla zaman ayırırlar, maddeye de daha bağlı tiplerdir. Bu dönemde doğan Boğaların aşk burçları Başak ve Balık’tır.

II Mayıs-20 Mayıs tarihleri arasında doğan Boğalar ise gözlerini zirveye dikerler; onlar için iş başarısı, toplumsal statü diğer şeylerden daha önemlidir. Aşkta daha tutkulu ve inatçı bir tutum sergileyerek kolay vazgeçmezler. Bu dönemde doğan Boğaların aşk burçları Yengeç ve Oğlak’tır.

2016'da Boğa burcu aşk hayatı nasıl olacak? - YouTube

Koç Ve İkizler Aşk Uyumu

Koç Ve İkizler 2016

Hava burcu olan İkizler, Koç’un elementi olan ateşi körükler. Özgürlüğüne düşkün olan İkizler aynı zamanda meraklı bir yapıya sahiptir. Koç’un çocuksu coşkusu İkizler’in başını döndürebilir. Koç sahiplenici olduğu için partnerini yönlendirmek isteyecektir. Ama İkizler bu baskıyı bir süre sonra kaldıramayabilir.

Ayrıca Koç, herkesle dost ve arkadaş olabilen İkizler’i kıskançlıklarıyla kendinden uzaklaştırabilir. Bu ilişki her daim taze, sıcak ve coşkuludur, ama romans payı eksik kalabilir. Hareketli, ele avuca sığmayan, aklına geldiği gibi hareket eden iki yetişkin çocuğun oyun bahçesindeki eylemlerini anımsatan bir beraberlik ortaya çıkar.

Yükselen Burçların Aşk Hayatına Etkileri

indir (1)

Yükselen burca da bakalım…

Doğum tarihiniz, doğum yeriniz (ülke, şehir) ve doğum saatinizde dünyanın doğu ufkunda görülen burç, yükselen burcunuzu oluşturur.

Varoluşunuzun ana planını (Güneş’in bulunduğu burç) öz burcunuzda çizilse de dışarıdaki insanlar sizi yükselen burcunuzla tanır. Vücut tipiniz, görünüşünüz, hal ve tavırlarınız yükselen burcunuzda belirlenir. Genellikle ilk Satürn döngüsünü tamamladığınız 28-30 yaşma kadar yükselen burcunuz öz burcunuza göre daha ön planda yer alır. Bu konu oldukça tartışmalı ve göreceli olmakla birlikte gözlemlerimden elde ettiğim bir arşiv bilgisi olarak değerlendirmenizi öneririm. Öz burç ruhun, benliğin bilgisini barındırır. Yükselen burcunuz ise günlük tutumunuzda hal ve hareketlerinizde belirir. Astrolojide burçlar, gezegenler (yıldızlar) dışında “ev” olarak tanımlanan alanlarda bulunur.

Evler

Astrolojinin yorumlanmasında önemli yeri olan evler, yaşamın uygulama alanlarıdır. Bu ev diye adlandırılan yerleri 12 derslikli bir okul olarak tarif edersem, gün içinde bu sınıfların derslerine girilir, çıkılır. Her ev, bir burcun alanı ve gezegenin enerjisini iç uzayımızda uyandırdığı yer olarak bir sayıyla ifade edilir.

1. Ev: Koç burcunun gezegenini Mars’ın enerjisi bu alanda rahatça açığa çıkar. Tabiattaki canlanma, ağaçların çiçeklenme-si, kırların yeşermesi, rengârenk ortamlar burcun özelliğinin gözle görüldüğü alanlardır. Kişiliğin sergilendiği, ortaya çıktığı yerdir. Kişinin doğumu, beden yapısı, kendini nasıl tanıttığı, nasıl göründüğü 1 .Ev’de belli olur. Örneğin; serbest kıyafetle iş toplantısı, davet, düğün vb. yerlere giderken giyilen kıyafetler, dış görünüşün değişmesi öz benliği değiştirmez, değişen sadece görünüştür. Kılıktan kılığa girerek oluşan tavır burada olur. Kişinin öz burcunun özelliğini burası maskeler, örter, hassas yönlerin korunmasını sağlayıcı etkisi vardır. Kişilik alanı ve yükselen burç olarak tanımlanır. Şifresi “Ben buyum” cümlesidir.

2. Ev: Boğa burcunun ve Venüs gezegeninin yerleşim yeridir. Bireyin sahip olduğu ve sahip olmak istediği mal, mülk, para bu evin uygulama alanında yer alır. Kişisel gelirin biçimini gösterir. Maddi olanaklar, lüks ve zevkler bu evin konusudur. Verimli ovalar, hububat depoları, tohumluk ve fidanlıklar, maden ocakları başlıca konularından sayılabilir. Şifresi “Bunlar benim” cümlesidir.

3. Ev: Bu alanın konusu hayli yüklüdür; İkizler burcunun ve Merkür’ün yerleşim alanıdır. Akıl yürütme, sözlü anlatım, kardeşler, çocukluk arkadaşları ve komşu ilişkileri bu evin başlıca konularıdır. Meraklar, günlük gazeteler, haber alıp vermeyle ilgili her türlü araç gereç burada sergilenir. Oyuncakçı dükkânları, kitapçılar, ulaşım araçları, basımevleri, çarşı pazar yerleri 3. Ev’in sergi alanlarıdır. Şifresi “Merak ediyorum, öğreniyorum” cümlesidir.

4. Ev: Bu evde aileyi ve aile köklerini görürüz. 1. Ev doğum ve bedeni gösterirken burada ilk varoluşu ve anneyi tanırız. Evin sahibi Yengeç burcu, öğretmen olarak da Ay bulunur. Başlangıç ve son bu sahnede sergilenir. Bireyin taşınmazlarını, evini, yuvasını ailesini tanıtır. Bireyin ailesinden bağımsızlaşarak kendi ailesini kurduğu yer olarak da önemli sınıflardan biridir. Mutfak araç gereçleri, ocaklar, yapı malzemeleri bu sınıfın öğretisini sergiler. Şifre kelimeleri “evim, yuvam, ailem, annem” olarak tanımlanır.

5. Ev: Burası kelimenin tam anlamıyla ışıltılı sahne, neon ışıklarında adın yazılı olduğu yerdir. Gösterilen, verilen, sunulan sevgi bu alanda açığa çıkar. Çocukluktan ergenliğe ulaşarak birey olmanın tecrübeleri kazanılır. Yetenek ve üstünlüklerin yarıştınldığı, göstermek istenilenlerin sergi salonu gibidir. Her türlü eğlence, tatil ve spor gösterilerini burada görürüz. Sahne sanatları gösterilerini uygular, şenlik ateşleri burada yakılır. Bu sınıfın burcu Aslan, hâkim yıldızı Güneş olduğundan hem sıcak hem de aydınlıktır. Şifresi “Gösteririm, yönetirim” cümlesidir.

6. Ev: Başak burcunun alanı Merkür’ün öğretmenliğinde bir sınıf olarak çalışma ortamı, hizmet alıp verme, nasıl bir işkolunda mutlu olunacağı ve pratik yetenekler burada fark edilerek uygulanır. Beslenme türü, doktordan otomobil tamircisine, kuaförden kırtasiyeciye kadar servis alınan yer ve kişilerle irtibatın biçimi bu alanda görülür. Evcil hayvanlarla birlikte yaşamayı veya onlardan korkmayı da ifade eder. Çalışma ve hizmet evi olarak tanımlanır. Şifresi “Hizmet ederim” cümlesidir.

7. Ev: Koç burcunda “ben” olan kişi, bu alanda “sen” olduğunu fark eder. Birey burada başkalarını da görür ve yalnız olmadığının farkına varır. Terazi burcunun yerleşim yeri Venüs’ün sosyallik enerjisinin açığa çıktığı alandır. Sen, ben bireyselliği “biz” kavramına ulaşır. Bu sınıfın ana konusu, beraberce bölüşüp paylaşmayı öğrenmek olarak ifade edilir. Bu beraberlikten uyum, sanat, evlilik ve ortaklık kurulur. İhtiyacı olanlara üretilenlerden zarifçe sunmanın hazzına varılır. Kendini belli eden dost ve rakip evin açık sahnesinde yer bulur. Yeteneklerin takım ruhuyla ortaya konulmasını, strateji geliştirmeyi de öğretir. İş ortakları, evlilikle ilgili her yer ve nesneler bu alanın içinde yer alır. Şifresi “Tartar, dengeler ve paylaşırım” cümlesidir.

8. Ev: Bu öğrenim alanının başlıca öğretisi cinselliği kapsar. Doğum ve ölüm konuları yaşanarak, görülerek, hissedilerek denenir. Ölümün illa bir kişinin ölümü olmadığı; bir düşüncenin, alışkanlığın, bağlılığın ölüm gibi bir değişim ve dönüşüm geçirebileceği ifade bulur. Bireye yeni oluşumlar için farklı kavrayışlar kazandırmaya uygun etkileri uyandınr. Balayı yerleri, doğumevleri, mezarlıklar, ulaşılması zor dağlann zirveleri burcun mekânlarına örnek olur. Burcun sembolü akrep, cinselliği ve üremeyi, bedensel arzudan sıyrılarak kartal gibi yükseklere uçarak ölümü, gezegeni Plüton sayesinde küllerinden yeniden var olan mitolojideki Anka kuşu gibi dönüşebilmenin ustalığını öğreten sınıftır. Şifresi “Arzuluyorum” cümlesidir.

9. Ev: Yaşam felsefesini edinebilmek ve başkalarının desteğini beklemek bu alanın işleyişinde önemli bir yer tutar. Zorluklar karşında iyimser tutum kazanmak, konuları derinlemesine kavramak, inançla topluma, yasalara uyum sağlamak, vicdani sorumlulukla hayata katılmak, dini ve ahlaki kuralların alanıdır. Yay burcunun ve Jüpiter’in enerjisini hissetmekle orantılı şekilde, akademik düzeyde öğrenme yeridir. Şehir dışı ve yurtdışı yolculuklar bu alanın kapsamında yer bulur. Şifresi “Öğreniyorum” cümlesidir.

10 Ev. Ev: Bireyselliğin kariyerle ve sosyal statüyle taçlandırma çabalarının, ayrıca aileden bağımsız kimlik kazanma mücadelesinin alanıdır. Tam bir tırmanma rampası olarak en çok tutkuların, hırsların ve egonun kimlik vurgusunun öne çıktığı, bayrak açtığı bölüm burasıdır. Burada baskılı ve otoriter ebeveyne kendini kanıtlamak öğrenilir. Oğlak burcunun özelliği, Satürn enerjisiyle evin öğretisi birleşince, disiplin ve iradeyle sabır ve istikrar kazanılan sınıfa uğramadan daha ileri gidilemeyeceği kavranır. Olumlu veya olumsuz ünlenme bu alanda gelir. Şifresi “Burası benim” cümlesidir.

11. Ev: Yoğun çaba ve disiplin ustalığına erişildiği için bu alanda eğlence, başlıca konu olarak özgürlük hissiyle kendini belli eder. Sosyallik ve işbirliği, hümanist yaklaşımlar, cemiyet hayatı, arkadaş toplantıları ve partiler bu alanda açığa çıkar. Alınacak sevgi de buradan sunulur. Sorun şudur ki, bir yanda özgürlüğün hafifliği ve cazibesi, diğer yanda verilen sevgiyi almak; bu çelişki, çocuksu kalmak ile olgunluğu içselleştirememeye ve inatlaşmaya dönüşebilir. Arkadaşlara uyum sağlamak, onların istediği gibi davranmak fark etmeden tutsaklığa dönüşebilir. Kova burcunun yerleşim yeri, Uranüs’ün öğretici enerjisi ve Satürn’ün disiplini iç uzayda uyanır, bireysellik kazanılır. Dernekler, insani yardımlaşma sınıfın başlıca dersleri arasında yer alır. Şifresi “Ben özgürüm” cümlesidir.

12. Ev: Bu evin öğretmeni olsa da öğrenciyi serbest bırakır. Kişinin gizli bahçesi, bilinç ötesi ve çocuklukta oluşan travmaların ifade edildiği yerdir. Burcu Balık, Zodyak’taki son burç gezegeni ruhsallığın enerjisine sahip Neptün olduğundan duygusallık, içgüdüsellik, merhamet ve fedakârlık, adanma vb. duygularla temas söz konusu olur. Kişinin kendini tanıma ile kendinden saklanma arasında kararı tek başına almaya yöneldiğini ifade eden bu alan, psikolojiyle ve sezgilerle de ilgilidir. Hastaneler, hapishaneler, ruh sağlığı merkezleri, dergâhlar, manastırlar bu alanın içinde bulunur. Şifresi “İnanıyorum” cümlesidir.

Kümeleşme (Stellium)

Üç veya daha fazla gezegen aym burç veya evde toplandığında bir kümeleşme (stellium) oluşur. Sadece on adet gezegen ve bunların dağılabileceği oniki adet ev olduğu düşünürsek, kümeleşmenin kesin bir zihinsel enerji yoğunlaşması sağladığım anlamak kolaylaşır.

Gezegenler güçsüz olsalar bile, kümeleşme içinde yer aldıklarında doğum haritasında etkin bir rol oynarlar. Kümeleşmenin kendisi bir fokalizör olur ve o burcun gereksinimleri ile o evin olayları bireyin deneyiminde egemen nitelikler haline gelirler.

Genellikle Güneş Venüs ve Merkür ile kümeleşme oluşturur. Çünkü bu iki gezegen hareketleri esnasında Güneş’ten fazla uzaklaşamazlar (buram nedenlerini 6. bölümde gözden geçirebilirsiniz). Bu astronomik gerçek Güneş etrafında kümeleşme olasılığını arttırır. Ama başka kümeleşmeler de olabilir. Bir somaki bölümde Jüpiter, Satürn ve Uranüs’ün Terazi burcunda, birinci evde kümeleşmesini inceleyeceğiz.

Hangi gezegenleri içerirse içersin, bir kümeleşmenin analizi tuzaklarla anlarız.

BAŞAK BURCU 2016

indir (1)

BAŞAK

24 Ağustos 23 Eylül

2016’dan itibaren sizin için önemli bir değişim ve dönüşüm sürecine gireceksiniz. Gezegenler sizin de içinde bulunduğunuz değişken burçlar üzerinde ilerlerken sizi bu değişime zorluyor. Ancak bu yıl Jüpiter’in burcunuzda ilerlediği 9 Eylül’e kadar burçlar arasında en şanslı olanı sizsiniz. Zira Jüpiter her türlü zor duruma karşın size şans ve destek getirecek. Her şeyden önce özgüveniniz yerine geliyor. Kişiliğinizi çok daha öne çıkarmak, ilişkilerinizde söz sahibi olmak istiyorsunuz. Kendinizden emin olduğunuz bu dönemde kişisel tüm konularda kontrolü ele alıyorsunuz. Daha önce uğradığınız haksızlıkların, yaşadığınız kötü tecrübelerin acısını çıkarırcasına kendinizi, çevrenizi ve ilişkilerinizi değiştirme arzusunda olabilirsiniz. Yeni uğraşlar edinebilirsiniz. Görünümünüzle ilgili kozmetik ve estetik değişiklikler yapabilirsiniz. Spora, fiziksel aktivitelere daha fazla zaman ayn

YENİLENME SÜRECİ

2015 sonunda Yay burcuna geçen Satürn hayatınızın temellerini yeniden yapılandıracağınız bir dönemi başlatıyor. 2016 boyunca Satürn bu burçta ilerleyecek. Bu süreçte evinizi, yaşadığınız yeri ve ortamı değiştirebilirsiniz. Ailenizle birlikte yaşıyorsanız ailenizden ayrı eve çıkabilirsiniz. Kendinize yeni bir yuva ve ev kurabilirsiniz. Kendi ailenizi ve yuvanızı kurmak için önemli bir başlangıcın eşiğine. Bu yıl şans sizden yana. 9 Eylül’den itibaren Jüpiter maddi kaynaklarınızı ve imkanlarınızı destekleyecek. Jüpiter’in burcunuzdan çıktığı 9 Eylül sonrasında bu yalnızlığı daha fazla hissedebilirsiniz. Diğer yandan Jüpiter maddi kaynaklarınızı ve imkanlarınızıdestekleyecek. Daha çok kazanma fırsatları yakalayabilirsiniz. Gerek bu zamana kadar edindiğiniz bilgiler ve öğrendik Burcunuzun da yöneticisi Merkür’ün geri gideceği dönemler leriniz gerekse Başak’taki Jüpiter’le birlikte gelen daha fazla iş hayatınıza yavaşlama getirebilir.

Merkür 626 Ocak ayı öğrenme iştahınız sizi başvurulan kişi haline getirecek. Beceri da Oğlak burcunda geri giderken kariyerinizde dilediğiniz lerinizi, ellerinizi, yeteneğinizi, sözel ve yazınsal kabiliyetinizi adımları atmanız, düşlediğiniz girişimlerde bulunmanız zor de kullandığınızda pek çok kişiye tavsiyede bulunabilir, ilham taşabilir. 29 Nisan23 Mayıs arasında Merkür, Boğa burcunda verebilirsiniz. Ancak Satürn bu yıl Mars’la birlikte Yay burcun gerilerken iş ve para konularında ihtiyatlı davranmanız gereki da ilerlerken kendinize ve sağlığınıza dikkat etmeniz gerekiyor. Buna karşın plan, proje yapmak, geçmişi ve geleceği birlikte de ziksel koşullar olduğu gibi, t ğerlendirmek için gayet uygun bir dönem geçirebilirsini Hastalıklara direnciniz, yaşama dirayetiniz artıyor. Her şeye bir parça kaygı, karamsarlık ve temkinle yaklaşan siz, Jüpiter’in etkisiyle daha emin ve neşeli bir duruş sergiliyorsunuz ü, stres ve gerginlik gibi duy gusal hareketler de olabilir. Dolayısıyla hangi şartta olursanız olun gerek fiziksel gerek de zihinsel ve ruhsal sağlığınıza diğer burçlara kıyasla daha fazla dikkat etmeniz gerekiyor.

Burçlar Ve Açılar

images (1)

Eğer burçlar, gezegenler ve evler astroloji dilinin temel sözcükleriyse, açılar da bu sözcükleri nasıl birleştireceğimizi gösteren gramer kurallandır. Açılar tutarlı bir astrolojik cümle kurmamn birinci somut adımını temsil ederler.

Açılar nedir? Fiziksel anlamda, gezegenler arasmdaki geometrik açılardır. Her doğum haritası bir dairedir. Her dairede 360 derece vardır. Bu daire üzerinde, örneğin Mars ve Venüs birbirlerinden 90 derece uzakta olabilirler. Bu bir açıdır.

Yüzyıllar boyunca astrologlar gezegenler arasmdaki bazı açıların hiçbir özelliği yokken, bazılarının güçlü etkileşimlere neden olduğunu keşfetmişlerdir.

Örnek olarak Mars ile Venüs arasmdaki 90 derecelik uzaklığı alalım. (Yan sayfadaki şekil) Bu, kritik açılardan birisidir. İki gezegeni ayıran bu sayıdaki bir dereceden söz ederken, bir gezegeni anlamadan diğerini anlayamayız. İkisi birbirine bağlıdır. Bu birleşime sahip bir insanda Mars’a özgü bir sorun, aym zamanda Venüs’e özgü bir sorundur ve Venüs’ü güçlendirmek Mars’ı daha uyumlu çalışır bir duruma getirmenin bir yolu olabilir.

Geleneksel astrologlar açıları iki kategoriye ayırırlar: iyi ve kötü. Bütün açılar işlevseldir; hepsinin hizmet ettiği bir gaye vardır. Bazıları daha iyi hissedilirler, ama tali bir konudur. Genellikle en iyi hissedilenler, bizi en karmaşık durumlara sokanlardır. Aklınızdan iyi ve kötüyü silin, en azından astrolojik düşünceden çıkarın. Şimdi bu açıların her birine kolay ve zor hissedilişlerine göre değil, fonksiyonları açısmdan bir bakalım.

0 Derece: Kavuşum

Açıların en basiti kavuşumdur. Bu açı iki gezegen tam birbirlerinin üzerindeyken gerçekleşir. İkisinin fonksiyonu birarada kaynaşır. Birisi diğerini etkiler ve bunların birleşiminden bir çeşit “makrobirim” oluşur, bu tek bir burç-gezegen-ev kombinasyonundan daha karmaşıktır.

Füzyon, kaynaşma kavuşumun özü budur. İki “birim” bir olur.

ASTROLOJİ ONUNCU EV (MIDHEAVEN)

fal bak

ONUNCU EV (MIDHEAVEN)

Oğlak

Satürn

Kariyer, meslek Toplum içindeki yer; ün Kader

Toplum içinde kendini ifade etmeyi ve kişisel doyumu sağlayan bir statü. Kişinin kaderini gerçekleştirdiği duygusu. Anlamsız ve yabancılaştırın bir sosyal role kısılıp kalmak. Güç, statü ve görünüş saplantısı.

Midheaven. Gökyüzünün ortası. Daha önce gördüğümüz gibi, bu bir gezegenin gökyüzünde ulaşabileceği en yüksek noktadır. Buraya ulaştıktan sonra gidebileceği yalmzca bir yol vardır: o da aşağıdır. Mid-heaven’daki bir gezegen en açık seçik görülebileceği yerdedir.

Ağaçlar, binalar eğer bu engelleri aşıp, görülebileceği bir zaman varsa, o şimdidir.

Sembolik olarak, gökyüzünün ortası bizim hakkımızda en aşikar olan şeyi temsil eder. Bu, sanki bizi uzaktan birinin gözlemesi gibidir. O birisi ne görür? Boyumuzu. Saçımızın rengini. Kadm veya erkek olduğumuzu. Midheaven da buna çok benzer. Tek fark burada mesafenin fiziksel değil, sosyal olmasıdır. O, sosyal bir mesafeden nasıl göründüğümüzü temsil eder. Daha basit bir anlatımla, midheaven bizi tanımayan insanların bizi nasıl gördüğünü gösterir.

O insanlar ne görürler? Biz onlara neyi simgeliyorsak onu görürler. Bizi bir insan olarak değil, toplum içindeki farklı fonksiyonların bir temsilcisi olarak görürler. Kişisellikten uzaklaşmış. İki boyutlu. Bir sınıfın temsilcisi. Onlar statümüzü görürler. “O, CIA ajanı.” “O bir antropolog.” Doktor, avukat, kızılderili reisi.

Kariyer Evi – ev sembolizminde bu evin geleneksel ismi. Ancak bu isim onu kısıtlıyor. Mesleğimiz statümüzü belirleyen etkenlerden sadece birisi. Başkaları da var. “O bir feminist” bu ifade de onuncu evi anlati-yor. Aynı şekilde “O bir cumhuriyetçi” veya “Nükleer silah karşıtı” da. Bu tanımlamalar insana beş kuruş kazandırmazlar. Ama toplumsal arenada kimliğimizi oluştururlar. Onuncu evin kapsamı da bunu anlatır.

Bu tanımlar bize zorla kabul ettirilirler. Beğenelim veya beğenmeyelim, bunlarla başa çıkmamız gerekir. Hepimiz sosyal varlıklarız. Çoğumuz “Eğer toplum içinde bir fonksiyon üstlenmezsek, dünyaya kiramızı nasıl ödeyeceğiz?” noktasına geliriz. Ve bunu gerçekleştirdiğimiz anda, hayatımızım akışım etkileyen söylenceler ve baskılardan oluşan bir ağa takılırız.

Onuncu evi başarıyla uygulamak için, kaderimizi bulmamız gerekir. Bir başka deyişle, iç dünyamızla uyum içinde olan bir toplumsal rol bulmalıyız. Kendimiz olduğumuz için bize para ödenecek bir yol çizmeliyiz.

Çok zor bir iş. Ama onuncu evdeki gezegenler ve burçlar bize yol gösterirler. İki amaca hizmet ederler: bir düzeyde kaderimizi formüle ederler. Bir başka düzeyde, kaderimizi bulmadan önce geliştirmemiz gereken kişilik özelliklerimizi tanımlarlar. Hedefi işaret ederler. Ve hedefe giden yolu gösterirler.

Midheaven’ı gerçekleştirmek asla kolay değildir. Tipik olarak, bu geliştirmemiz gereken evlerin sonuncusudur. Filizlenebilmesi için, önce kendimizi çok iyi tanımamız gerekir. Kendi kaderimizi, büyürken programlanan, “doktor, avukat, kızılderili reisi” şartlanmalarından kurtarmamız gerekir. Eğer başarırsak, dünyada kendimizi evimizde hissederiz. İşimiz, statümüz, toplumsal kimliğimiz – hepsi içimizi dışarıya yansıtır. Benliğimizin bütün gücünü toplumsal rolümüze taşıyabiliriz. Ve bu bize orada güç, yaratıcılık ve özgürlük verir. Bize doğal otorite verir. İçinde yaşadığımız kültürün kaderim ve söylencelerim şekillendiren insanlardan biri oluruz.

Eğer onuncu evde başarısız olursak, bu, paçavralar giyip, sulu çorbalar içeceğimiz anlamına mı geliyor? Hayır. Hiç de değil. Zengin olabiliriz. Ünlü olabiliriz. Etki sahibi bir insan olabiliriz. Ama bunlar bizim kim olduğumuzu yansıtmaz. Sadece oynamamız için bize verilen rolü gösterirler. Ve bu rolü oynadığımız sürece kendimizi saçma, sahte ve güvensiz hissederiz. Bir sahtekar gibi hissederiz. Ve bir bakıma, sahtekarızdır. Güvensizlik duygusu gücümüze ve pozisyonumuza sıkı sıkıya, umutsuzca sarılmamıza neden olur. Bu tutunmamızın gerçekte ne kadar anlamsız olduğunu sezer ve daha fazla kemikleşiriz. Her yerde çekişme görürüz. Düşmanlar. Rekabet. Dolandırıcılar. Sanki o anda kaybolsak, yerimizi dolduracak yüzlerce kişi varmış gibi hissederiz. Ve bu doğrudur. Bu rolü biz yaratmadık. Bu rolün oyuncusuyuz.

Eğer onuncu evde başarılıysak bu asla olamaz. Bizim rolümüzü kimse oynayamaz. Bu rol, ne olursa olsun, bizim bireyliğimizde köklen-miştir. Kim olduğumuzun ifadesidir. Bize özgü içsel süreçlerimizden ayrılamaz. Bunun bilincinde olarak toplumsal kimliğimizde kendimizi güvende hissederiz. Onu bizden kimse çalamaz, çünkü onu kimse yapamaz. O bizimdir. Biz ölünce, o da bizimle ölür.