Ocak 2015

Beyin gücü ile mutlu olma sanatı

Yürekten gelen bir çift söz ve otel masrafının çok üstünde bir miktarda para. Bunu kabul edemezlerdi fazlasıyla cömertti ama parayı, geri verecek olsalar dostlarını kırabilirlerdi. Hem bu parayla gecikmiş borçlannı da kapatabilirlerdi. Nasıl da beklenmedik bir hediyeydi. Bir hafta kadar sonra işsiz kalmış dul bir annenin ocağa ihtiyacı olduğunu duydular. Ona aldıkları ocaktan sonra ellerinde fazla bir şey kalmamıştı. Bu cömertliklerine kadın da inanamamış, bunun üzerine onlar da başlarına gelenleri anlatmışlardı. Sonradan işsiz dostlannm bir iş bulduğunu öğrenince bunu ona da anlattılar. Cömertlik çemberi tamamlanmıştı işte.

Anima grubunun uygulamaya koymaya çalıştıktan üçüncü bir alışkanlık da cömertlikte erken davranmaktı. Bunun sonucu olarak hem konuşmacı altmış kişiye, hem de bilet alıp konferansa katılan yüzlerce insana yakın ilgi gösterdiler. Bu hizmetlerinde Assisi’li St. Francis’ in “anlaşmak için fazla anlamaya gerek duyulmaması gerektiğini” tavsiye eden görüşünü benimsediler. Organizasyon ekibi kendilerini bütün bu insanlann yerine koymaya çalıştı. Önceliklerin belirlenmesinde empati temel kriter olmuştu. Konuşmacılar zamanlannı ve bilgilerini vermenin karşılığında her türlü rahatlık, ilgi, mahremiyet, onur ve saygıyı alacaklardı. Burada ev sahibi olarak yaptıklan, sunulan hediyeleri dağıtmaktan başka bir şey değildi aslında.

Dağıtım ilkelerine uygun olduğu düşünülen beşinci bir uygulama da para akışı meselesiyle ilgiliydi. Organizatörler başlangıç için bir miktar para ödünç almak zorunda kalmışlardı. Bilet satışı başladığında da katılmak isteyen pek çok insan bunun için yeterli parayı bulamamıştı. Vermek, almak ve dağıtmak ruhuna uyarak ihtiyacı olanların güçleri yettiğince vermesi, daha fazlasına gücü yetenlerin de daha fazla vererek aradaki farkı kapatması istendi. Fazlalık eksikleri gidermede kullanılmış olduböylece: ihtiyacı olanlar istediklerini aldı, fazlasını verebilenler de konferansın ruhuna bu şekilde katılmış oldular. Bu sayede hem kimsenin haysiyetiyle oy nanmamıştı, hem de konferans başlamadan çok önce birlik olma ruhu oluşturulmuştu.

sayesinde hem ressamların tablolarını sergilemelerini sağladı hem de satıştan alman ufak bir kısmın diğer projelerde kullanılmana önayak oldu.

Mutluluğa açılan kapı cömertlik

Dairesel ekonomiyle ilgili bu deneyde ikinci girişim takdir konusunda olmuştu. Grup en cömert iki ifadeden biri olan “teşekkür ederim”i seçerek her bir üyeye yaptıkları için teşekkür etmeye girişti. Aralarından biri özel hayatını tehlikeye atıp rahatsız edici bir gerçeği itiraf ettiğinde grubun geri kalanı böyle değerli bir şeyi paylaştığı için teşekkür ediyordu ona. Dolayısıyla gruptaki herkes konuşmanın derinleşmesine teşvik ediliyor, diğer üretken imkânların da serbest kalması sağlanıyordu böylece. Mantık dünyasında gerçek bir noktayı vurgulamak ya da bir tartışmayı kazanmak için çekiç güç olarak kullanılır. İlişkiler çemberinde ise diğerlerini özgür kılan bir armağandır gerçek.

Üçüncü reform ise dairesel semboller ve kucaklayan bir dil seçimi üzerineydi. Eski moda hiyerarşiler ve rekabetçi alışkanlıklardan kaçınmak için savaş ve kavgayla ilgili bütün sözcükler ayıklanıp yerlerine yeni alternatifler a raştınldı. Dilimize geçmiş onca sözcüğü ayıklamak gerçekten zorlu bir işti ancak yeni sözcükler araştırmak, dağıtmanın bir parçası sayıldığı için önemle üzerinde duruldu. Diğer bir zorlu görev de birlik için gerekli bağışların toplanması meselesiydi. Grup bu bağış toplama sürecini ağacın içindeki halkalara benzeterek yeniden tanımlamaya çalıştı. İki yıl süren yoğun planlama aşamasından sonra, bu organik gelişim örneğiyle de birlikte artık bilinçli olarak büyümeye başlayabilirlerdi.

Adam, yaşlı çiftin yaşadığı şehirde iş arıyordu. Zor bir dönemden geçiyordu. Hayat son zamanlarda yaşlı çiftin yüzüne de gülmüyordu aslında. Ne kadar kemer sıkmak zorunda kalsalar da Noel gelip çatmış, çocuklar ye torunlar eve doluşmuştu. Aslında yemek hazırlayıp insanları ağırlamaktan yorulmuşlardı, ama o özel bir dostlarıydı ve yeri her zaman başköşedeydi.

Terazi burçları için 2015 sonu

Kasım:
Size iş yerinde ihtiyaç duyuldu koştunuz, akrabanızın hastalık sorunları oldu yetiştiniz, ailenizin yardıma ihtiyacı oldu uçarak gittiniz. Ama kendinize dikkat etmediyseniz bağışıklık sisteminizin zayıflamasıyla hastalıklara davetiye çıkardınız demektir. Ayrıca eklem yerlerinizde sızılar ve ağrılar yaşabilirsiniz.

Bu ay kendinizi fazla yormamaya çalışın, fal ve iş yükünüzü biraz azaltın. Zaten hazır Kasım ayı partnerinizle olan ilişkinizde pozitif sinyaller veriyorken zamanınızı onunla geçirerek dinlenmeye ve beyninizi boşaltmaya çalışın.
İş ve kariyer için şanslı günleriniz: 12,13,18,20 Kasım Para için şanslı günleriniz: 25,26,27 Kasım Aşk için şanslı günleriniz: 4,10,22,23,24 Kasım.

Aralık:
2015 yılının ilginç olaylarından birini de bekâr Teraziler yaşayacak. Bulunduğunuz bir ortamda zaten tanıdığınız ama pek fazla samimi olmadığınız birisi ile sohbeti ilerletebilir ve onu daha yakından tanıma fırsatı bulabilirsiniz. Birliktelik düşüncesini aklınızdan bile geçirmediğiniz bu kişi sizi etkileyebilir ve kalbinize yeni bir aşkın tohumlarını yerleştirebilir.

Teraziler, Aralık ayında yeni dostluklar da kurabilme şansını elde edeceksiniz.
İş ve kariyer için şanslı günleriniz: 18,26,27,28,29 Aralık Para için şanslı günleriniz: 2,17,30 Aralık Aşk için şanslı günleriniz: 6,14,15,16,17 Aralık.

Teraziler İçin Dilek Köşesi
Sevgili Terazi Burcu, aşağıda uygulamanızı tavsiye ettiğim 21 günlük bir çalışma ile dileklerinizin gerçekleşmesini hızlandırabilirsiniz.

Çizgisiz beyaz bir kâğıda sizin için önemli olan 3 tane dileğinizi yeşil renkli bir kalem ile detaylandırarak yazın. Ne dilediğinizi, dileğinizi nasıl gerçekleştirebileceğinizi, neler yapmanız gerektiğini, adım adım aşamaları, mümkün olduğunca ayrıntılara girerek kâğıda dökün. Dileklerinizin imkânlar dahilinde olmasına özen gösterin.

Bu çalışmaya yeni ay döneminde başlayın. Yeşil renkli bir mum yakın ve dileklerinizi yazdığınız kâğıdı elinize alarak okuyun. Bu çalışmayı 21 gün boyunca her gece aynı saatte tekrarlayın. 21. günün gecesi son kez okuduktan sonra dilek kâğıdınızı evinizdeki bir tablonun arkasına görünmeyecek şekilde asın.

Bu çalışma sonucunda dileklerinizi hızlıca ve planladığınız gibi gerçekleştirebileceğinizi göreceksiniz.

Terazi burcu 2015 Eylül Ekim yorumları

Eylül:
18 Eylül 10 Ekim arası Merkür gerilemesi gerçekleşecek. Söylememe bile gerek kalmadığını düşünüyorum, ama yine de uyarmadı demeyin; maalesef Merkür gerilemesi dönemleri bizi genelde olumsuz yönde etkiliyor. Hatta durup dururken fal bak ve ve bozulan elektronik aygıtlar, yaptığımız aptalca sakarlıklar, ufak tefek kazalar canımızı yakabilir.

Eylül ayının ilk haftaları son derece hareketli ve yorucu olacak. İşinizi iyi yapmanın getirdiği bir yükle yorulacaksınız, ama herkes gibi siz de işin gerekliliklerini yerine getirmek durumunda olduğunuzu zaten biliyorsunuz.

Ama akşamları, iş saatinden sonra eve geldiğinizde ve hafta sonları dinlenmenizi engelleyecek kimse yok. Partnerinizle birlikte evde geçireceğiniz sakin ve kaliteli zamanlar bedenen ve ruhen yenilenmenize yardımcı olacaktır.

İş ve kariyer için şanslı günleriniz: 5,6,16,17 Eylül Para için şanslı günleriniz: 19,20,21,22 Eylül Aşk için şanslı günleriniz: 2,6,18,24 Eylül.

Ekim:
Ekim ayında ev ve aile ilişkilerinin ön planda olacağı bir dönem yaşayacaksınız. Her zaman iş olmaz biraz da ailenize vakit ayırmanın zamanı gelmişti zaten. Ailenize destek olmayı kendinize görev edineceksiniz. Her zamankinden daha fazla yanlarında olup her zamankinden hızlı yardımlarına koşacaksınız.

Uzak aile fertlerinden birisi ile ilgili sağlık sorunları haberi alabilir ve bu duruma oldukça üzülebilirsiniz. Bir yandan çekirdek ailenizin yardımlarına koşup onlara destek olurken, diğer yandan da akrabanızın sağlık sorunlarına elden geldiğince yardım etmeye ve yol göstermeye çalışacaksınız.

Ay sonuna doğru, sizin bile unuttuğunuz, beklemediğiniz bir para girişi ile şaşıracaksınız. Unutmanız da gayet normal; konu aile ve hastalık olunca insan başka bir şey düşünemiyor. Ama bu beklenmedik paranın size çok faydası dokunacak.

İş ve kariyer için şanslı günleriniz: 9,20,23,28 Ekim Para için şanslı günleriniz: 24,25,26,27 Ekim Aşk için şanslı günleriniz: 6,12,14,15 Ekim.

Mutluluğun gizli anahtarı

En yakın arkadaşının oğlu evleniyordu ve o da düğünde yardım edeceğine söz vermişti. Zaten organizasyon yeteneği kuvvetli olduğu için en can sıkıcı işleri üstlenip aileye rahat bir nefes aldırmanın güzel olacağını düşünmüştü. Bu da bir çeşit hediye olacaktı onlara.

Bir konuk gibi değil hizmetlilerden biriymiş gibi girişti işe. İçeriden biri olduğu için arka tarafta çalışanların her sıkıntısında başvurduğu kişi olmuştu. Uzatma kablosu bulamayan müzisyenler ona geliyordu. Servis şirketleriyle o ilgileniyordu. Düğünden önce oturma düzenini kurmak için bizzat sandalyeleri, masaları bile kaldırıp indirmişti. Bir sıkıntıları olduğunda garsonlara yardım ediyor, yemekten sonra masaları temizliyordu.
Şerefe kadeh kaldırılırken onu unutmuşlardı. Eş dostla birlikte çekilen resimlerde onu ça ğırmamışlardı. “Öyle olsun, zararı yok,” diye düşünmüştü düğünden sonra insanlar evlerine dağılırken. Ancak aradan aylar geçmesine rağmen kimseden bir teşekkür duymayınca bu hediyesinin hiçbir değeri olmadığını, daha doğrusu, kendisinin ve dostluğunun önemli olmadığını hissetmişti.

Zor ve acılı zamanlarda minnet duygulan ihtiyaçlardan çok önce solmaktadır. Bazen sahip olduklarınızla istedikleriniz aynı şeyler olmadığı için, hisleriniz şükrandan çok huzursuzluk ve kırgınlıkla dolu olacaktır. Böyle sıkıntılı zamanlarda önemli olan yüreğinizi ferah tutmak, mümkün olanı göz ardı etmeden ihtiyaçlarınızı ve umutlarınızı yeniden değerlendirmektir. Minnet, insan olarak vazgeçilmez bir parçamız olan acı ve kederi silip götürememektedir belki; ancak çekilen acılara kendi varoluşumuzun üstünde anlamlar katarak daha kolay katlanabilir hale getirmektedir. Başkalanna karşı cömertliklerinin bir göstergesi olarak kendi hayatlann dan vazgeçebilen kahramanların her zaman var olduğunu görüyoruz. Sırf kendileri için değil, herkes için umut ve kurtuluş isteyen insanlarhâlâ var.

Bir arkadaşımıza, göğüs kanseriyle mücadele içinde geçen yılların sonunda birkaç aylık ömrü kaldığı söylenmişti. Doktorlar son günlerini gözetim altında geçirmesini tavsiye etmişti ama o bu sözlerin hiçbirine kulak asmadı. Evine dönüp kendini kocasının ve oğullarının bakımına bıraktı. Bunun onlar için zor olacağını biliyordu ama özellikle oğullarının bu deneyimi de yaşamalarını istiyordu. Oturup taziyeleri bekleyeceği yerde arkadaşları arasında bir dikiş grubu organize etti; Sri Lanka’daki yoksullara göndermek üzere toplayacakları bozuk paraların koyulacağı torbalar diktiler hep birlikte. Başkalarına yardım ederek geçen bir ömrün ardından, aynı şeyi sevdiği insanların da devam ettireceğini bilmenin verdiği bir huzurla, yüzünde o bildik gülümsemeyle öldü. Böyle bir cömertlik, kayıpların ve kederlerin sürekli bir durum değil bir geçiş olduğunu gösterir bize.
“Özür dilerim” de “teşekkür ederim”le akrabadır aslında. Hepimiz hata yapanz. Ve insan olarak eksiklerimizin ve kusurlarımızın acısını çekeriz. Vicdanımızın sızladığı anlarda, zaman huzursuz edici bir gerçeği ortaya çıkardığında unutulan, hor görülen cömertlikler için pişmanlık duyarız. “Özür dilerim” bilinçsizliğimizin ve bencilliğimizin yarattığı uçurumların üzerine bir köprü olup birbirimize ne kadar borçlu olduğumuzu hatırlatır. “Teşekkür ederim” nasıl ki bir hediyenin kabul edilmesini ifade ediyorsa, “özür dilerim” de aramızdaki bir uçurumun fark edildiğinin ifadesidir. Her iki duyguda da vermek ve almak vardır. “Özür dilerim” dediğinizde karşınızdakini, affetmeye davet edersiniz. “Affetmek” bozulmuş bir ilişkinin, karşılık beklenmeden tamirine önayak olur. Bu da her haliyle bir lütufîtur aslında. Birini affettiğimizde, aslında hepimizin kusurlu olduğunu, her zaman haklı olamayacağımızı kabul etmiş oluruz.

Evlilik hayatında mutluluk

Dürüst bir özür risklidir. “Özür dilerim”, yanılmış olmanın sorumluluğunu her yönüyle kabullenen bir sürecin başlangıcıdır. Kabahati işleyenin kendini bir yana koyup işin aslını görmesi ve bunu, özrünün kabul edilmesinin garanti olmadığını bilerek yapması cömertliğin ta kendisidir. Bu, pişman olan birey için anlamlı bir öğrenme sürecidir. Hata yaptığımızı fark ettiğimizde, bu hatanın temelindeki nedenlerin üzerinde de düşünürüz. Kendisinden özür dilenen kişi içinse bu pişmanlık ifadesi bir rahatlama ve yaraların iyileşmesi için bir fırsattır.

Her “özür dilerim”in hayatımızı temelinden değiştiren sonuçlar doğurmasına gerek yoktur. Zira her özür, işleri düzeltme yolunda küçük de olsa önemli bir adımdır. Paylaşılan bağışlanma hem geçmişi iyileştirir, hem de geleceğe yapılan bir yatırımdır aslında.

Kadın, küçükken çocuk felci geçirdiği için topal kalmıştı. Bir gün, hastaları beklerken odasının kapısı çalındı.
“Girebilir miyim?” Geçmişten gelen tanıdık bir yüzdü bu ilkokul öğretmeniydi. “Bir şey söylemem gerekiyor.”

“Oturun lütfen.”
Öğretmen bir mendil çıkarıp yaşlı gözlerini sildi. “Aradan uzun zaman geçti ve çok şeyler oldu. En önemlisi de kızım kızımm hastalığı. Onunla geçen her günüm ayrı bir sınav!” İkisi de belli belirsiz gülümsedi.
“Seni dün hastane koğuşunda gördüğümde vicdanımda sızlayan bir yara olduğunu anladım. Durdu. “Özür dilemem gerekiyor.”

“Ne için?”
“Çocuklar sınıfta seninle dalga geçerken hiçbir şey yapmadığım için. Çok utanıyorum.” “Ben hiçbir şey hatırlamıyorum,” dedi doktor kibarca.
“Bense unutamıyorum,” dedi öğretmen. “Özellikle de kızımın yaşadığı zorlukları gördüğümde.”
“Bu sözleriniz için teşekkür ederim.” “Senin çok iyi bir doktor olduğunu duydum.”
“Elimden geldiğince.”

Öğretmen çıktıktan sonra başını avuçlarının içine alıp ağladı huzur ve minnetle.

Bir özür dile getirilmediği sürece açık yara kapanmayacaktır. Özür dilemeyi bilmemek hatalardan ders almamaya direnmekten başka bir şey değildir. Hatanın farkında olup da özür dilememek ise düpedüz zalimliktir. Katılaşmış bir yürek hem şefkatin akışına engel olur hem de karşısındakinin onurunu zedeler. Gittikçe daha çok insan hatasız olduğuna inanmakta, hatta kusurları yüzüne vurulduğunda saldırganlaşmaktadır. Öfke ve hiddet de bundan doğmaktadır. Her zaman haklı olduğunda ısrar eden saldırgan bir tutuculuktur bu. Yanlış bir şey yaptığımızda sonunda kendimizi haklı çıkaracak baha neler buluruz her zaman. Kendi kendini sevmek, asla özür dilememektir bir anlamda. Yanlış yapılan bir şeye kafa tutup düzelteceğimiz yerde, bu mantığı tersine çevirip başkalarını ve şartları suçlamaya ve de kendimizi sonunda kurban göstermeye eğilimliyiz.

Bu şartlar altında dilenen bir özür samimiyetsiz kalmakta, karşımızdaki mağduru düşünmekten çok kendi yükümüzden kurtulma şekline bürünmektedir. Özgüven hızla yozlaşarak bir takıntıya dönüşmektedir. Sonuç kişinin kendini geliştirmesine de engel olmaktadır. Aynı oyunu ülkeler oynadığında sonuç ölümcül olmaktadır: Japonya İkinci Dünya Savaşı’nda fahişeliğe zorlanan Koreli kadınlar için özür dilemeyi reddediyor; Türkiye Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkılışı sonrası bir hesaplaşma sayılabilecek Ermeni soykırımı için özür dilemeyi reddediyor; Kanada yerli halklarla yapılan anlaşmalann ihlali sonucu yürütülen asimilasyon için özür dilemeyi reddediyor. Sessizlik ve inkâr geçmişi değil bugünü etkilemektedir en çok. Haksızlık sürdürülmekte, adalet susturulmakta, kolektif
anlayışa yönelik bütün iyileşme ihtimalleri ortadan kalkmaktadır.

Her yönüyle Terazi burçları

Gezegeni: Venüs

Elementi: Hava

Uğurlu Rengi: Yeşil

Venüs
Aşk ve güzelliğin gezegendir. Duyguları, ilişkileri, güzelliği, cinselliği, sanatı ve eğlenceyi temsil eder. Sabah yıldızı olarak da bilinen Venüs gün doğumundan önce doğuda görülen en parlak yıldızdır.

Venüs, insanları güzelleştirir, onlara çekici bedenlerle güzel gözler verir. Venüs tarafından yönetilen insanlar canlı, duygusal, duyarlı, sevecen, saygılı ve kibar olurlar.

Merkür ile Satürn, Venüs’ün dostlarıdır. Jüpiter, Venüs’e karşı tarafsız olurken; Venüs, Jüpiter’i karşıt görür.

Hava Elementi
Hava elementi fikir alışverişi ve haberleşmeyi yönetir. Hava elementinin etkisinde olan insanlar akıl yönünden çok gelişmişlerdir. Zekâlarının gelişmişliği entelektüel yönlerini de arttırır. Meraklı ve hareketlidirler.
Devamlı yeni fikir arayışındadırlar. Bilgi toplamak ve yaymak onların işidir.

Tatlı sözleri ile istediklerini yaptırabilme özellikleri vardır. Ama bu tatlı dilleri ve konuşkanlıkları karşılarındaki kişi aynı fikirde olmadığı zaman agresifleşmelerine ve tatlı dillerinden uzaklaşmalarına neden olabilir. Bazen bu kızgınlıkları öfke patlamalarına dönüşebilir.

Zor durumları becerileri ile kendi lehlerine çevirebilme yetenekleri vardır.
Aynı zamanda duygusal ve tarafsız kişilikleri ile de tanınırlar.

Yeşil
Yeşil renk huzur ve dengeyi temsil eder. Doğadaki en hâkim renktir. Yorgun ve bitkin olduğumuzda bizi dinlendirir ve rahatlatır. Ne sıcak ne de soğuk olduğundan gözle görünen ışık spektrumunda nötr bir renktir. Spektrumun ortasında yer alır. Kırmızı turuncu ve sarının sıcaklığını; mavi, mor ve eflatunun serinliğini verir.
Duygusal dengemizle ve doğanın şifalı gücüyle ilişkilendirilir. Kalp Çakrası’na karşılık gelir. Bu sebeple aşk, neşe, huzur ve birliktelik gibi olaylarla bağlantılıdır.

Gözün en kolay gördüğü renk yeşildir. Gözümüz yeşil ışığı neredeyse doğrudan retina içine odaklar. Yeşil çok eski çağlardan beri yorgun düşmüş gözleri dinlendirmek için kullanılmıştır.

Yeşil, renk olarak sevgi aşk duygusunu temsil eder. Aşk, sevgi ve ilişkiler ile özdeşleştirilen Venüs gezegeniyle bağlantılı bir renktir. Ortaçağ düğünlerinde yeşil renk aşkı, sadakati ve huzuru temsil ettiği için kullanılırdı.
Akla ve ruha huzur veren, kırık kalplerin iyileşmesine yardımcı olan bir renktir.
Yeşil aynı zamanda bahar aylarında tekrar uyanmanın ve sonsuz huzurun rengidir.
Kalp Çakrası’yla olan ilişkisi aşk, sevgi, huzur ve uyum kavramlarıyla bağlantılıdır. Bu durumda doğal huzur ve anne sevgisini bir araya getirir.

Aşkın, şefkatin ve hayatımızdaki birlikteliklerin bütünlüğünü temsil eder. Yaşamın desteklenmesi açısından yeşil vazgeçilmez bir renktir.

Büyüme ve sağlıklı kalma yönündeki gayretleri sürdürebilmemize olanak verebilir.

Eylül ve Ekim aylarında doğan Teraziler

Zodyak’ın yedinci burcudur. Öncü kişilikleri vardır. Güzellik onlar için çok önemlidir, güzelliğe değer verirler ve her şeyin güzelini sever, güzelini tercih ederler.

Güzelliği önemsemesine rağmen biraz da maymun iştahlıdırlar. Herhangi bir şeye büyük bir hevesle başlar, ama çabucak tüketir ya da sıkılırlar.

Renkli kişilikleri vardır. Sosyal olmayı, oyunlar oynamayı severler. Nerede bir toplantı, parti varsa Teraziler oradadır.

Duygusal hayatlarında ise içine kapanıktırlar, duygularını göstermekte zorluk yaşarlar. Eleştirilmekten ve özgürlüklerinin kısıtlanmasından nefret ederler.

Âşık oldukları kişiye tutkuyla bağlanırlar. Her konuda ön plana çıkan maymun iştahlıkları, konu aşk olunca yok olur. Romantizm ve cinselliği tutku derecesinde önemserler.

Eylül ayında doğan Teraziler
Şakalaşmalar ve oyunlar kendini hayal dünyasına kaptırmış bir çocuk gibi hoşlarına gider.
Terazilerin çocuksu yönlerinin arkasında dünyanın en parlak zihni yatar. Hiç umulmadık zamanlarda bilgece kelimeleriyle insanları kendilerine hayran bırakır ve âdeta peşlerinden sürüklerler.

Ekim ayında doğan Teraziler
Düşüncelerini net bir biçimde ifade ederler. Konuşurken her zaman özenli kelimeler seçmeye dikkat ederler. İletişim becerileri gelişmiş olduğundan çoğu zaman konuşma ve ikna etme görevleri onlara düşmektedir.
Ses tonları net ve yüksek olduğu için karşılarındaki insanlara kendilerini kolayca dinletirler. Eğer dinlenmediklerini fark ederlerse, ses tonlarını daha da yükselterek konuşurlar. Hâlâ dinlenmediklerini anlarlarsa, o zaman kendilerine olan güvenleri azalmaya başlar. Konuşurken parmak gösterme huyları zaman zaman eleştirilere neden olabilir.

2015 Yılı Terazi İçin İlginç Olaylarla Dolu Bir Yıl Olacak

2015 yılı Terazi burçları için ilginç ve bir o kadar da şaşırtıcı bir yıl olacak. Karşılaşacakları olaylar, rutinler dışında gerçekleştirecekleri aktiviteler de olabilir. Olaylar üzerinde tamamen kendi kontrolleri bile olsa yine de yaptıkları ilginçlik kendilerine şaşırtıcı gelecek. Örneğin hep yazları tatil için güneye gidiyorlarsa bu sefer tam tersi denizle ilgisi olmayan bir yere gidebilecekler.

Hiç ummakları bir ilişkiye başlayabilirler. Hatta o kişi ile kendilerini yan yana düşünmemiş bile olabilirler. Halihazırda bir ilişkileri varsa gebelik haberi ile şaşırabilir ve sevinebilirler. Hiç planlamadıkları bir gebelik haberi alabilirler, ama sevinci daha fazla olacaktır.

İşlerinde kendi alanları ya da sorumlulukları olmayan bir konuda başarı sağlayabilir, kendilerini olduğu kadar iş arkadaşlarını da şaşırtabilirler. Yıl boyu ilginç, değişik çıkış ve atılımları, karşılaşacakları ilginç olaylar 2015 yılı bittiğinde oturup “Ne garip bir yıl oldu bu yıl,”diye düşünmelerine neden olabilecek.

Başak burcu Ocak Şubat 2015 yorumu

Ocak:

Yılın ilk ayı genelde gergin ve sıkıntılı geçen bir aydır, ama sizin için daha da bir gergin ve sıkıntılı geçecek. Belki de bu durum; hayatınıza yeni bir şeyler katma, yeni heyecanlar yaşama arzusunun bir türlü pratiğe dökememiş olmanızın getirdiği hüsranın sonucudur.

22 Ocak-12 Şubat arasında gerçekleşecek olan Merkür gerilemesi de sizi etkileyecek ve “bu kadar da olmaz” dedirtecek şekilde iki kat daha gergin hissedeceksiniz.

“Dost acı söyler.” misyonumu tamamladığıma göre iyi haberlere geçeyim. Hayatınızda bir değişiklik olmaması durumu

Ocak ayının bitmesiyle yavaş yavaş sonlanmaya başlayacak ve 2015 yılının ilerleyen aylarında, “Artık hayatıma yeni bir şeyler katmayayım,” diyecek duruma geleceksiniz.

Bu ay, günlük rutin işlerinizden uzaklaşın ve partnerinizle birlikte kalabalıktan uzak baş başa zaman geçirmeye çalışın. Sıkıntı ve gerginliği uzak tutmanın bundan daha iyi bir yolu olamaz sanırım.

İş ve kariyer için şanslı günleriniz: 2,18,20,21,22,23 Ocak
Para için şanslı günleriniz: 4,19,24,28 Ocak

Aşk için şanslı günleriniz: 5,10,11,12,13 Ocak

Şubat:
Sizi epeydir sıkan gerginliğe neden olan kara bulutlar yavaş yavaş dağılıyor. Güneş bulutların arasından ışığını göstermeye başlıyor. Tabii ki hava durumundan bahsetmiyorum, ruh halinizin düzelmeye başlayacağından ve gergin yüz ifadenizin yerini, aydınlık bir gülüş alacağından bahsediyorum.

Bu ay yaptığınız bazı planlar hiç hesapta yokken altüst olabilir. Negatif bir cümle gibi duruyor, ama aslında çok da istediğiniz bir iş değişikliği ya da işinizde bir pozisyon değişikliği nedeniyle planlarınızı yeniden gözden geçirmek durumunda kalabilirsiniz. Planlarınızı bozacak bu beklenmedik durum hayatınızı değişime sevk edecek son derece olumlu bir gelişme olacaktır.

Bu ay partnerinizle birlikte bolca sosyal ortamlarda bulunacaksınız. Partnerinize karşı arzularınız yüksek olacak ve onu bir an olsun rahat bırakmayacaksınız. İyi bir anlamda tabii.

İş ve kariyer için şanslı günleriniz: 15,16,17,18,19,20,21 Şubat
Para için şanslı günleriniz: 22,24,25 Şubat
Aşk için şanslı günleriniz: 3,6,8,10 Şubat

Başak burcu Mart Nisan 2015 yorumu

Mart:
Sevgili Başaklar, “Mart ayı dert ayı” diyenleri dertleriyle baş başa bırakın, çünkü oldukça keyifli bir döneme giriyorsunuz. Mart ayının ilk yarısında oldukça çalışkan, fal bak ve cesur ve atak olacaksınız. Yarım kalmış veya bitirmekte zorlandığınız işlerinizi kolaylıkla halledebileceksiniz.

Ayın ikinci yarısı; reklamcılık, kitap editörlüğü gibi yaratıcılık gerektiren işlerle uğraşan Başaklar için oldukça üretken ve başarılı bir dönem olacak. Bu ay yaratıcılığınızı konuşturmak ve konuşan yaratıcılığınızı dinleyerek en iyiyi üretmek için çok doğru bir zaman.

Özel hayatınızda keyifli dönemden payını alacak ve partnerinize yeniden ve yeniden âşık olacaksınız. Bekâr Başakların da, “Peki, biz ne olacağız?”diye sorduklarını duyar gibi oluyorum. Özellikle 20 Mart’da gerçekleşecek olan yeni ay ile birlikte bekâr Başakların aşk konusunda şansı artacak.

İş ve kariyer için şanslı günleriniz. 2,10,19,28 Mart Para için şanslı günleriniz: 4,24,25,26 Mart Aşk için şanslı günleriniz: 8,11,13,20 Mart.

Nisan:
Biraz zor ama dinamik bir ay olacak. Bu zorluk beklediğiniz çok önemli haberlerin bir türlü gelmek bilmemesinden kaynaklanacak. Devlet işleri, mahkemedeki bir dava, bir iş teklifinin başvurusunun bir türlü olumlu ya da olumsuz sonuçlanmaması olabilir.

Sizin için beklemek oldukça zor olacak ama sonucunda beklediğinize değecek güzel haberler alacaksınız. Özellikle bir miras davanız varsa, sonucunu beklemenizin karşılığını cebinizi doldurmakla alacaksınız.

Partnerinizle olan ilişkiniz Nisan ayının ilk haftası biraz gök gürültülü ve yağmurlu olabilir. Gereksiz tartışmalar gereksiz gerginliklere yol açar ve gereksiz gerginlikler de ilişkinizi zedeler, kopma noktasına kadar getirebilir. İş hayatınızdaki gerginliğin ve sonucunu beklediğiniz kararların yarattığı stresi eve getirirseniz olacağı da budur zaten. Her zaman söylediğim gibi iş yerinin stresini iş yerinde bırakın, nasıl olsa ertesi gün yine orada olacaktır. Eve getirmeyin.

İş ve kariyer için şanslı günleriniz. 2,10,19,28 Nisan Para için şanslı günleriniz: 4,24,25,26 Nisan Aşk için şanslı günleriniz: 8,11,13 Nisan.

TAROT FALI KUPALARIN KRALİÇESİ

KUPALARIN KRALİÇESİ

Suyun simgesi mavi renk ve medcezirin dalgalandığı sahil, Tarot falı Kupa kraliçesinin tabiatını akla getirir, su, onun sandığının biçimini alır. Bura daki düşünce, Kupa Kraliçesinin en çok göze çarpan özelliğinin hassas ve duygusal yapıda olması ve bu nedenle de çoğunlukla çevresinin etkisi altında kalmasıdır. Diğer insanlann ruh halini ve hissettiklerin kendi üzerine alarak, onlar incindiğinde incinir, sevindiğinde sevinir. Cesaret gerektiğinde oradadır, eğer anlayış gre kirse bunu sezgileri ile hisseder ve karşılık verir. Genellikle, ona yakın olan insanlar ve on lann yaşamlan üzerine kehanette bulunur. Kupa Kraliçesi uyumu ve banşı sever. Macera arayan ve hayatın heyecanını seven Asalann Kraliçesinin tersine, sessizliğe, hayaller kurduğu anlara ve düşünmeye değer verir. Sev diklerinden kalan hatıraları bağnna basar; çevresi arkadaşlan ve ai lesinden kalan yadigârlar ile süslenmiştir. Sevgi, onun hayatında önemli bir rol oynar.

Zamanının ve gücünün büyük bir kısmını sevdikleri için harcar. Bu Kraliçe, sezgileri ve hassaslığı ile, çoğunlukla sevdiğinin düşüncelerini hisseder ve büyük bir hoşnutlukla ona ihtiyacı olan kişilere destek olur. Onun hayatı, çoğunlukla, kendi hayallerini belki bir gün gerçekleşir diye içine atmak ve başkalanmn düşlerini gerçekleştirmek doğrultusundadır. Hayalleri yaratıcı karakterdedirSanat, müzik, şiir, yazı ve yaratıcılıkla ilgili diğer alanlar. Ruhsal duyarlılığı ve sezgileri çok güçlüdür ve pek çok amacına bilinçaltının kuvvetini keşfederek ulaşabilir. Büyü, psikoloji, felsefe ve mistisizm diğer ilgi alanlarıdır. Saltanatıyla denizi kaplayarak sahilde tek başına oturan bu Kraliçe, güçlü hayallerinin psişik ve bilinçaltı derinliklerinin etkisinde yaşar ve isterse bu kuvvetler onu içine alabilir. Sevgisi tamdır ve sadıktır.

Sıcak bir dalganın etkisi gibi yumuşak ve sakinleştiricidir. Gerektiğinden fazla duyarlı olması onu kararsız ve incinebilir bir ruh haline sokabilir. Bu kadın dünyaya açıldığında, hassasiyeti ve psikolojisi incinmeden diğer insanlann yaşantısına ayak uydurması zordur. Belki de, evinde kendini güvende hissederek inzivaya çekilmesinin sebebi budur. Çevresini çok yakın arkadaşlan ve ailesi ile sınırlar, sadece onlann hislerine ortak olur. Aksi taktirde, diğer insanlara karşı sürekli açık olacak ve karşılık verecektir. Onlardan sezdiği titreşimlere devamlı maruz kalacağından, duygulan da devamlı çalkantı içinde olacaktır. Bu Kraliçe hassas, sempatik, duygulu ve hayalcidir. Genellikle müzik, şiir, edebiyat ve sanatı, kendini evine ve ailesine adamayı sevdiği kadar sever. TersHassasiyeti çekilmez bir hal alabilir. Ters çevrili Kupa Kraliçesi, kendini başkaları için feda eden, duygusal zayıflıklar içinde, kızgın ve incinmiş bir kadındır.

Duygusallığının ve kabul edilme isteğinin içine düşürdüğü problemlerden uzaklaşmaya çalışır. Şaşkınlık ve kararsızlık içinde, illüzyonlar, düşler ve fantezilerle dolu bir dünyaya adım atar. Belki alkol ve uyuşturucu veya kendi kuruntuları, onu bu küçük ve gerçek olmayan evrene sokar. Hastalıklı kaygı ve tasalar, psikolojik yetenekleri ile karşıtlık gösterir, sık sık gördüğü rüyalar onu korkutur. Gündüzleri olabilecek en kötü ihtimalleri düşünerek olumsuz hayaller kurar. Kederli geçmişini unutabilecek veya terkedecek güce sahip değildir. Ters çevrili Kupa Kraliçesi, duygusal açıdan dengesizlik içinde olabilecek bir kadını temsil eder. Yanlış, korkunç ve gerçeğe uymayan hükümler verebilir. Gerçekler ondan uzaktır ve o da, gerçeklerden uzak durmaya çalışır. Duygusal problemleri onu, büyük bir dalganın üzerindeymişçesine yukan ve aşağı çeker, şaşkınlık ve düzensizlik içinde batınr. Kalbi değil, aklı ona yol göstermelidir. Ters çevrili Kupa Kraliçesi, eleştirici olmaktan ve yaşamındaki her şeyin ona karşı olduğunu düşünmekten vazgeçip objektif olmayı öğrenmelidir.